YES, DADDY | Bang Chan✓

#21

Seninle yaşamak...

"Taş, kağıt, makas!'

İki taş, bir makas ve kağıt gösteren ellerle birbirlerine hırsla baktı dört ev arkadaşı. Bu akşam film geceleri vardı ve geceye özel hazırlık yapmaları gerekiyordu. Bir kişi akşam izlenecek filmi seçmesi, İki kişinin alışverişe çıkmasıve son kişide aburcuburları hazırlaması gerekiyordu. Ve bunu seçmek için en adil yol olarak taş, kağıt, makası seçmişlerdi. Ancak inatla bir türlü yenilgi olmuyordu.-ki bu 35. Denemeleri mi neydi-

"Tanrı aşkına ben spor salonunda bu kadar kolunu hareket ettirmiyorum!"

Jisung isyanına diğerleri başlarını sallayarak destekledi. Gerçekten bu kaçıncı deneyişleriydi?

"Sen spora mı gidiyorsun?"

     Genç kızın şaşkınca sorduğu soruyla bakışlar ona çevrildi. Jisung bunun neden bu kadar şaşırması gereken bir durum olduğunu  anlamamıştı ancak kızı onaylamak için başını sallamasıyla kızın aklına gelen şey Bangchan'ında aklına düşmüştü. Yan tarafında oturan Jisung'un kafasına sertçe geçirerek konuştu Chan.

" Lan ibne spor salonuna gidecek parayı nereden buldun? Geçenlerde 'hyung param yok benim yerime de kirayı ver. Ben sana öderim' demedin mi?"

    Bang Chan'ın konuşmasıyla Jisung kırdığı potun yeni farkına varmıştı. Sıkıca gözlerini kapatıp oluşacak kaosu beklemeye başladı.

" Bir dakika bir dakika geçen ay da bana aynısını söyledi."

     Minho konuştuktan sonra soru sorarcasına bakışlarını Jisung'a çevirdiginde Jisung sanki daha da yapabilirmiş gibi gözlerini daha sıkı yumdu.

" Benden söz etmeme gerek yok diye düşünüyorum. YAH! HAN JİSUNG! Umarım bir açıklaman vardır."

    Na Ree'nin bağırması ile jisung yerinde sıçrasa da gözlerini sımsıkı kapatmaya devam etti.

" Jisung gözlerin kapalı olduğu zaman sen bizi görmüyorsun. Hani görünmez falan olduğunu düşünüyorsan diye söylüyorum."

     Chan'ın elini Jisung'un omzuna koyarak söylediği cümleyle Jisung bir gözünü açarak karşında ona kızgın kızgın bakan üçlüyü süzdükten sonra konuştu.

" O zaman sizde kapatın gözlerinizi!"  

" Tanrıım! Lan salak aç şu gözlerini! Deve kuşu bile senden daha iyi saklanma becerisine sahip!"

    Chan söylenerek konuştuğu sırada yavaşça yerinden kalktı minho. Durumu kavrayan Na Ree çoktan sinsi bakışlar atmaya başlamıştı bile. Yavaşça Chan'ın kulağına yaklaşıp fısıldadı Ree.

" Jisung'un kucağına otur "

     Chan, genç kızla olan yakınlıktan dolayı gerilirken  kızın söyledikleriyle şaşkın bakışlarla Ree'ye döndü. Ne dedi o?  Ree hadi anlamında başını salladığında Chan bir iki sn genç kıza bakmış ardından kızın isteği üzerine ayağa kalktı. Yanındaki kıpırtıları fark eden Jisung meraktan gözlerini açtığında başındaki Chan'ı görmeyi beklemiyordu. Birbirlerine anlamsız bakışlar atan ikilinin bakışmalarını elinde Jisung'un cüzdanıyla gelen Minho bozmuştu. Jisung ne yapacaklarını anladığı sırada kucağında hissettiği ağırlıkla kucağında olan Hyunguna baktı.

"Oha Chan Hyung! Tamam benimle olmayı istediğini tahmin ediyordum  da bu kadar istekli olduğunu bilmiyordum."

    Chan anlamaz bakışlarla Jisung'a bakmaya devam ederken Jisung derin bir nefes alıp yerinden kalkmaya çalıştı. Ama okuduğunuz gibi ÇALIŞTI. Sadece nefes aldığıyla kaldı.