28. Bölüm: Gizli Hazırlık

70 9 31
                                    

Mafyaya ikimizde nasıl geldiğimizi hatırlamıyoruz.

Sadece arabaya koşup ordan son hız uzaklaşmamız var.
Mafyaya varınca hemen Grillbynin barına girdik ve arkaya gidip asansörü çağırdık.

Asansör gelince hemen bindik ve babamın odasına koştuk.
Onun odasına son hız girdik.
Içeride kim olduğuna bile bakmadık. Sadece nefesimizi toparlamaya çalışıyorduk.

Birazdaha kendimize gelince başımı kaldırdım.
Odada babam ve Gaster vardı. İkiside bize baktılar .
Ben nefesimin altında konuştum.
"Getirdik . . . Bütün . . . Bilgiler ve . . . Artık . . . Ne varsa." Dedim bu konuşma nedeniyle öksürürken.

Babam yanıma geldi ve bana bir bardak su verdi.
Suyu hemen aldım ve içtim.
Kendimi toparlamıştım.

"Neler oluyor ?" Dedi Gaster Sansın yanında onun ruhuna bakarken.

Ben ona baktım.
"FBI .  Neredeyse yakalanıyorduk. Son hız koştuk buraya. " dedim hemen.
Birden Gaster ayağa kalktı ve oğluna baktı.
"Anlaşılan ruhundaki bu küçük çatlak nedeni açıklandı." Dedi Gaster onu yerden kaldırırken.

Sans babasına baktı ve onlar odadan çıktılar.
Babamda bavulu eline alıp kilidi kırdı ve içini açtı.
Bütün dosyalara burdaydı.
Babam bana gülümsedi.
"Biraz dinlen . Teşekkürler ." Dedi babam gülümseyip.
Bende ona gülümsedim ve başımı arkaya yaslayıp biraz gözlerimi dinlendirdim.











Sansın gözünden

Babamla onun labına geldik .
Ben hemen masaya oturdum ve babamın bana ruhum için dengeleyici getirmesini bekledim.

"Sans lütfen daha dikkatli ol." Dedi babam bana bir hap verirken.
"Biliyorum. Ama acımadı ." Dedim hemen .
Babam bana baktı .
"Tamam belki biraz." Dedim .
Babam dahada şüpheci baktı.
"Biraz?" Dedi Babam.
"Tamam dayanılır bir acı." Dedim .
"Dayanılır." Dedi babam.
Derin bir nefes aldım.
"Tamam . Öleceğimi sandım ." Dedim en sonunda.

Babam bana gülümsedi.
"Sadece ilacı iç." Dedi .
Dediğini yaptım.
İlaç vücuduma girince bir titreme beni sardı. Bu ilaçtan nefret ediyorum.

Kendimi daha iyi hissedince ayağa kalktım ve labdan çıktım.
Ben ilerlerken telefonum titremeye başladı.
Hemen telefonu elime aldım ve arayana baktım.
Arayan kişi Asrieldi. Telefonu açtım.

"Hey Asriel." Dedim .
"Hey Sans. İşiniz bitti mi ?" Dedi Asriel merakla.
"Evet şimdi bitti. Neden ?" Dedim merakla.
"Sana bahsettiğim mücheverciyi aradım. İşin bittiğinde gelelim dedi." Dedi Asriel.
Yüzümde bir gülümseme oluştu .
"Tamam geliyorum." Dedim ve telefonu kapatıp dışarı çıktım.





Bir süre sonra Asrielin attığı adrese gelmiştim.
Arabadan indim ve beni bekleyen keçiyi gördüm.
Ona doğru yürüdüm.

Asriel beni görünce gülümsedi.
"Hazırmısın Sans ? " dedi Asriel .
Ona gülümsedim.
"Evet . Hadi gidelim." Dedim ve birlikte içeri girdik.


Içeride birçok güzel şey vardı.
Parıl parıl parlayan elmaslar ve daha birçok şey.
Ben bakınırken bir adam yanımıza geldi.
"Hoş geldiniz. Prens Asriel sizden bahsetmişti. Ben Jack. Size uygun ürünü seçmede yardımcı olacağım." Dedi .
Ben sadece elimi tokalaşmak için uzatıp başımı salladım.

Jack bizi yüzüklere yönlendirdi.
Ben beyaz elmaslara bakıyordum. Hiçbiri ilgimi çekmemişti.
Bir süre sessiz kaldıktan sonra konuştum.
"Şey. . . Kız arkadaşım için özel birşey olmasını istiyorumda . Acaba böyle birazdaha farklı bir model bulma şansımız varmıdır ?" Dedim meraklı bir sesle.

Jack biraz düşündükten sonra bize dönüp gülümsedi.
"Arkadada bazı yüzüklerimiz var . Neden oraya bakmıyoruz?" Dedi .
Ben ayağa kalktım. Asrielde beni izledi.
En son Jack kalktı ve bizi arkaya götürdü.

İçeri girince neye uğradığımı şaşırdım .
Heryerde birçok mücevher vardı.
Ben etrafıma bakınırken yüzüklerin durduğu bir bölüme geldik.

Ben bütün yüzüklere teker teker baktım .
Ama ilgimi çeken birşey olmadı.
Tam pes etmek üzereydimki arkalarda kalan ve hiç ışık vurmayan bir yüzük dikkatimi çekti.
Jacke döndüm.

"Şu arkalarda kalmış yüzüğe bakabilir miyim ?" Dedim hemen.
Jack başıyla onayladı ve cam kafesi açtı.
Içeride kalan en arkadaki yüzüğü aldı.
Ben yüzüğü elime aldım ve ışıkta inceledim.
Cidden çok güzeldi. Taşı koyu maviydi . Çok güzel duruyordu.

Asriele bakıp gülümsedim.
"Asriel . Sanırım aradığımı buldum." Dedim yüzümde bir sırıtma oluşurken.

"Efendim elinizde tuttuğunuz yüzüğün taşı safir taşıdır . Genel olarak özel günler yada sadece bendede var diyen kadınlar tercih ediyor. Evlilik yüzüğü olarak isteyen hiç görmemiştim. Eminmisiniz ?" Dedi Jack bunu garipseyen ama nazik olmaya çalışan bir yüzle bakarak.

"Evet . Eminim." Dedim .
Jack bana gülümsedi.
"Peki efendim. Ozaman gelin işlemleri yapalım." Dedi ve geri yürüdü. Bizde onu takip ettik.





İşimiz bitince dışarı geri çıktık. İçimden bir yük kalkmış gibi hissediyordum.
Ben rahat bir nefes alırken Asriele baktım.
"Teşekkürler Asriel.  Sen olmasan ne yaparım bilmem." Dedim .
Asriel bana bir kolunu benim omzuma attı.
"Herzaman. Bu senin içinde olman gereken tek şeydi. Gerisi bende . Bir haftaya herşey mükemmel olacak . Sana garanti veriyorum. " dedi Asriel.

Onun bu dediğine güldüm ve mafyaya geri dönmek için yol aldık.

Yüzük seçimini kesinlike bayıldım. Onunda seviceğini biliyorum.
Neden bilmiyorum .
Sadece biliyorum.

Okadar . . .
        

Mafiatale {frans}  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin