Should I Tell Him?

7.4K 188 995
                                    

Artık smut yazmak istemiyorum... 

Bölümün uzun olması, çevirirken okulların açılacak olmasını öğrenmem ve smut yazmaktan sıkılmam sayesinde bölüm geç geldi ve özensiz oldu. En kısa zamanda tüm yazım ve kalıp çeviri hatalarını düzelteceğim.

~~~~~~~~~~~Giriş hafif smut~~~~~~~~~~~~~

"Biliyorsun, bana güzel bir fikir verdin..." Dazai mırıldandı, odadan içeri girerken gözünün kenarı ile Chuuya'yı izliyordu. "Sanırım o Sailor Moon tişörtü tuzağın senin yüzünde patlamış olacak."

Evet, fark ettim.

"Oh?" Chuuya gözlerini devirdi. "O nasıl olacakmış?"

"Peki," Dazai dramatikçe iç çekti, Chuuya'nın içeri girmesini bekleyip onu takip etti. "Şuan bana bir meydan okumada bulunuyorsun."

"... Bir ne- HEY!" Dazai birden bire onu dürttüğünde utanç verici bir ses çıkarmıştı, çivava gibiydi. Dazai onu taşıdı ve yatağa doğru belirsizce attı. Chuuya yönünü bulmaya çalışırken olayların bu şekilde gelişmesi, onun için skandallı olmuştu. "Ne halt ya-"

"Anlamadın mı?" Dazai yatağın önüne doğru yaklaştı. Esmerin parmakları, Chuuya'nın ayak bileğini kavradığında kızıl saçlı, protesto etmek için homurdandı. Gerçi; Dazai'nin parmakları pantolonunun paçalarından içeri girip, baldırlarına dokunurken ve ayağını havaya kaldırırken bu homurdanmak sayılır mıydı emin değildi. "Şimdi, bu kıyafetleri de erotik deneyimin bir parçası yapmaya karar verdim."

"Huh?"

Dazai'nin ne dediğini anlaması, Chuuya'nın bir dakikasını almıştı. Kızıl saçlının bacağına abartılı, yavaş ama tuhaf bir şekilde öpücükler konduruyordu. Daha sonra ayak bileklerine doğru indi...

Bekle-

"Oh, Tanrım-"

Son olarak, Chuuya'nın ayağındaki Charmander'ı dramatik bir şekilde sıkıp ciyaklattı. Chuuya kafasını yatağa bıraktı, o kadar sert gülüyordu ki karnı acımaya başlamıştı. "Oh, Tanrım- Senden nefret ediyorum, Dazai!"

"-Hadi ama... Bana 'Kink Shaming' yapma!"

"Sen en kötüsüsün!" Dazai ayağındaki terliği çıkarırken sallanarak kahkaha atıyordu.

Daha sonra aynı şeyleri öbür ayağını gıdıklarken de yaptı, bu kez daha da abartılıydı. Chuuya gülmekten ağlıyordu. Az kalsın onun yüzünü tekmeleyecekti. "B-Beyonce!"

"Bu neydi? Onun adını bu şekilde inildemek... Yoksa seni gelip kurtarmasını falan mı istiyorsun?"

"Güvenli kelimeyi kullanmaya çalışıyorum!"

"Oh Tanrım, son kez söylüyorum. Bu kelime olmaz-"

"Şimdi kim kime 'Kink Shaming' yapıyor?!"

"Oh, Tanrım!" Dazai kafasını Chuuya'nın karnına bastırdı, şimdi daha da çok gıdıklıyordu. "Kink Shaming ne demek onu biliyor musun ki?"

(Ç/N: İnsanları fetişleri yüzünden utandırmak tarzı bir şey.)

"Evet, biliyorum! Her neyse, YEMEN!"

"Eğer Chuuya bana zorbalık yapmaya devam ederse daha sert oynayacağım!" Dazai, onun karnına doğru homurdandı. Chuuya daha da güldü, çıplak ayakları havayı yumrukluyordu.

"Bana işkence yapan sensin!" Chuuya debeleniyorken Dazai'nin yüzü hala onun tişörtündeydi. 

"Asla öyle bir şey yapmadım!"

Everything or Nothing |  Soukoku |  Türkçe Çeviri [Tamamlandı-Düzenleniyor]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin