Everything or Nothing | Soukoku | Türkçe Çeviri [Tamamlandı-Düzenleniyor]

I wanted to Hear your voice

Bu bölüm silindi ve iki kere çevirmek zorunda kaldım :( Shitty Watty ile kafayı yememe challange

--------------------------------------------

Sabah kalktığında, büyük babasının talimatlarını takip etmeye niyetliydi. Ama bundan önce daha büyük bir hata yaptı:

Dazai instagram hesabını kontrol etti.

Önemli bir sebebi yoktu. Sadece, sabah kalktığında sosyal medya hesaplarını kontrol etmek gibi bir alışkanlığı vardı. Ve, maalesef ki, Chuuya'nın son gönderisini gördü.

İlk başta zararsız görünüyordu. Güzel bir kız vardı, kızıl saçlı... Bunun Chuuya'nın ablası olduğunu hatırladı. Kızıl saçlı kız, restoranda otururken yanındaki koyu saçlı kıza sarılmıştı. Bu boktan olan kısım değildi.

Oturdukları çardağın öbür tarafında iki kişi vardı.

Chuuya büyük boy, yeşil bir kazak giymişti. Kullandıkları filtre gözlerindeki tonları, tam olarak ortaya çıkarıyordu. Tanrım, gülümsemesi Dazai'nin karnına bir yumruk vurulmuş gibi hissettiriyordu. Ve biliyordu ki, giydiği atkının altında bıraktığı izler hala canlıydı.

Fakat, fotoğraftaki dördüncü kişi gözüne çarptı.

Sarışın, Avrupalı, tek kolunu Chuuya'nın etrafına dolamışken kameraya gülümsüyordu. Birlikte çok rahat görünüyorlardı.

Dazai onun kolunu Chuuya'nın etrafından çekip, tüm parmaklarını kırmak istiyordu ama-

Chuuya o kadar üzgün gibi görünmüyordu.

Dazai bir açıklama düşünmeye çalıştı, Chuuya ona bir açıklama borçlu değildi ama belki... Dazai sadece durumu yanlış yorumlamıştı. Cidden... Onlar arkadaştı,  Chuuya bu şekilde hissetmiyor olsa bile, arkadaşlıklarını umursuyordu. Belki de sadece Dazai bir dahaki dönem gelmeyeceği için üzgündü.

Gerçekten, bu olasılıkların dışında değildi, değil mi?

Dazai gözlerini sıkıca kapadı, Chuuya'nın ona tutunma şeklini hatırladı, o gecenin sonunda onu öpme şeklini...

"Sen de güzelsin."

Dazai aklını kaybediyormuş gibi hissetmeye başlamıştı.

---------------------------------

Chuuya karnının üzerine doğru yuvarlandı, paylaştığı fotoğrafa bakıyordu. Aldığı beğeniler arasında Dazai'nin ismi var mı diye bakmaya çalışıyordu.

Yoktu...

"Peki, durum ne olursa olsun, onu unuttuğunu düşünecek." Yosano esnedi, elindeki patlamış mısırı Chuuya'nın kuzeninin, Philip'in ağzına atmak için nişan aldı. "Yani, utanmanı gerektirecek bir şey kalmadı."

"Doğru olanı yaptın." Kouyou mırıldandı. "Eğer sorarsa, Philip'in penisinin daha büyük olduğunu da söyle."

"Ew-" Philip kaşlarını çattı. "Sizin için modellik yapmaktan memnunum. Ama hala sizin akrabanızım-"

"Söylesem de inanmazdı, her neyse." Chuuya mırıldandı. Eve vardığından beri bir şey paylaşmış mı görmek için Dazai'nin profiline göz attı. Paylaşmamıştı, Chuuya taktik değiştirip en son beğendiği şeylere göz atmaya karar verdi.

Yosano homurdandı, "Ne demek istiyorsun, sana inanmaz mıydı? Phil, bence senin aşağının küçükmüş gibi göründüğünü söylemeye çalışıyor-"