Uykuya dalmıştık.Sabah şafak sökene kadar ben uyumuştum ama o uyuyamamıştı.Güneş çıkmadan herkesi uyandırdı.Ateşi söndürdü.Ayaklanıp evin olduğu yere doğru ilerledik.
Kevin : Başım fena ağrıyor.
Marcus sessizdi.
Polly : Ahhh evi görüyorum.Şu değil mi ?
Herkes Polly'nin gösterdiği yöne doğru baktı.
Ashley : Aynen öyle.Hadi gidelim.Koşun.
Hızlı adımlarla evin kapısını çaldık.Yaşlı bir adam kapıyı açtı.Üstünde siyah bir cübbesi vardı.
Adam : Siz şu geçmişten gelenlersiniz.Geçin içeri.Aaron'un babasıyım.
İçeri geçtik.Tüylerim diken diken olmuştu.
Marcus : Bayım bize sadece 3 şey lazım.İlki bize büyü ya da gücümüzün ne olduğunu belirlemeniz ikincisi kullanacak silah vermeniz üçüncüsü ise şehir merkezi yolunu gösterip bilgi vermeniz
Adam : Evlat çok konuşma.Bunları zaten size öğreteceğim.Aaron sok günlerde hiç iyi değil ve çok yoğun.Sizinle benim ilgilenmemi söyledi.
Adam yaşlı gibi gözüküyordu ama genç gibi de gözüküyordu.Tuhaf bir deriye sahipti.Az kırışıklık vardı suratında.
Adam : Adım Micheal.
Micheal : Burda kalacaksınız.
Kapıya ayağıyla vurdu ve zemin kat açıldı.Orda çok güzel bir yatak odası vardı.
Polly : Zevkiniz güzelmiş.
Micheal : Teşekkürler.Sizler bu katta kalacaksınız.Ayrıca biraz dinlenin.Öğlen olduğunda konuşuruz.Üstünüzü de değiştirin.Aşağıda kıyafetler var.
Aşağı indik.
Micheal.Üst kata da çıkabilirsiniz ikili grup olarak.
Polly Kevin'ın kolunu çekiştirip hızla yukarı çıkarttı.Mark ile beraber aşağıya indik.Mark hemen üstünü değiştirip yatağa uzandı.Sonra ben de üstümü değiştirdim.Üstümde sadece iç çamaşırlarım varken aynadan kendime baktım.Hala bacaklarım mosmordu.Vücudum onarım yapmamıştı.
Marcus : Neden hala böyle ?
Ashley : Bilmiyorum.Böyle kalacak bir süre sanırım.Her neyse.
Üstümü giyinmek için yatağın üstündeki kıyafetlerime uzanacakken Marcus hemen elimden kaptı.Boş bir bakışla ona baktım.
Ashley : Yine ne istiyorsun ?
Marcus : Biraz böyle dur bakalım.
Yatağın ucunda otururken ona bakılı kaldım.O da bana bakıyordu.
Ashley : Yeter mi ? Bedenimi aklına kazı.Lazım olduğunda aklına getirirsin.Ver kıyafetlerimi Marcus.
Marcus kıyafetleri bürükleyip belinin arkasına koydu.Yakınlaşmamı istiyordu.Yataktan kalkıp dizlerinin üstüne oturdum.
Ashley : Hadi ver artık.
Elimi boynuna dayadım.O da bir elini belime koydu.
Gözlerinin içine baktım.Vücudum terledi aslında ama tepkimi fark etmemesini sağladım.Marcus hızlıca dudaklarıma uzanıp ağzıma yapıştı.O beni öperken bu hoşuma gitti.Hızlıca belinin arkasına uzanmak için dudaklarına da mecburen daha sert davranıyordum.Kıyafetlerimi elime aldığımda öbür elini başımın arkasına koydu.Ama geri çekilip kafamı arkaya yatırdım.Derin nefes verdim.
![](https://img.wattpad.com/cover/260049748-288-k119248.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Paralel Evren [ Boyutlar arası yolculuk ]
Ciencia FicciónAlice okulunda her ne kadar zeki bir kız olsa da hayatı onu o kadar zorluyor.Sıradan hayatı ile rahat bir yaşama sahipken şehirde simsiyah yapışkan bir tene sahip yaratıklar çıkmaya başlar.Arkadaşları Marcus,Polly,Wilma ve Kevin ile beraber bu sorun...