GEÇ DOĞAN GÜNEŞ✓

52.Bölüm

İyi okumalar bol bol yorum yapın..

"Ben gelemiyorum ama galiba senin gelmen lazım."

Bir süre sessizlik olurken adamlarda herkesi bir tarafa toplamış gişelerin önündeydi. Arkamı dönüp önümdeki insanları kendime siper ettim.

Uğur da ayaklanmış önümde duruyordu. "Derin noluyor!?"

"Birazcık soyuluyor olabiliriz."

"Hassiktir."

Bencede öyle sevgilim. "Tamam geleceğiz biz şimdi. Sessiz sakin oturun bekleyin hiçbir şeye karışmayın"

Ben başımla onaylarken tabi o göremediği için "Tamam mı?" Diye bağırdı.

"Aşk olsun ya yapar mıyız hiç öyle şeyler."

Beklemeden "yaparsınız" demesiyle dudağımı büzdüm.

"Uğur'u ver telefona. Hadi Derin'im"

Yine zaman ve mekan kavramını unutup 'Derin'im' dediği yerde takılı kalırken telefonu dalgınca Uğur'a uzattım. Polat abimden başkasından duymak garipti.

Salak salak sırıtırken Uğur elime telefonumu tutuşturdu. Başını iki yana sallayıp kolumdan tutarak boş koltuklara çekti.

Yan yana oturup sessiz sessiz beklerken başımı Uğur'un omzuna dayadım.

"Sanırım arkadaşlığımızı bitirmeliyiz böceğim."

Başını başıma yaslayıp güldü. "Bencede insanlık için tehlikeyiz."

Adamlar silahları bizden tarafa çevirince yerimde doğruldum. "Sence gerçek silah mıdır onlar?"

Uğur "oyuncak silahla banka soymaya gelecek halleri yok ya" derken omuz silktim.

Bence olabilirdi. Sonuçta karşısındaki asker ya da polis falan değilse nerden bilecek oyuncak olduğunu.

"Hadi hadi..doldur tüm paraları"

Adamın bi tanesi paraları isteyip görevlilere silah sallarken diğeri oturuyordu.

Çay kahve de ister misin paşam?

"Polis çağıracağım. Gidin burdan"

Görevli ablanın dediğine ben bile gülerken soyguncu adam alayla ona baktı.

"Ay nasıl korktum bak..kes sesini doldur paraları."

"Abi ya...biz niye kuyumcu değil de banka soyuyoruz."

Diğer adam da araya girerken dayanmayıp bende araya girdim.

"Bencede abi ya..altın baya pahalı bak bu aralar."

Tüm bakışlar bana dönerken omuz silktim. Ayağa diklen bir teyzeye döndüm.

"Yalan mı teyze çeyrek altın bile olmuş sekiz yüz bilmem kaç.."

Teyze hızla başını sallarken tekrar adama döndüm. Uğur yanımda dürtüp dururken kolumu kendime çektim.

Bir şey konuşuyoruz şurda.

"Şu köşede bi tane kuyumcu var bak siz oraya gidin. Güvenlik kamerası da yok."

Adam silahı bana çevirirken Uğur ayaklanıp önüme geçti.

"Kesin sesinizi..elimden bi kaza çıkmasın."

Uğur'un kolundan tutup yanıma oturttum. "Kızım sen niye söz dinlemiyorsun. Yaman sana sakin sakin bekle demedi mi?"

"Ama.."

Elini kaldırıp işaret parmağını dudaklarına bastırdı. "Sus."

Önüme döndüm. Napayım ama cidden böyle bekleyecek miyiz?