Kitapta okulun bazı şeylere engel olduğunu fark ettim o yüzden okulların kapanmasına az bir zaman kalmış gibi yazdım. Garipsmeyin..
Oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayın..💙💙
Diğer bölümleri oylamayan arkadaşlar lütfen önce onları oylayın..💙💙
İyi okumalar..💙💙
Ve bir önceki bölümde Derin'in duygularını anlatan bir alıntı bırakıyorum..
Çok sevdiğin ama geri döndüremeyeceğin kişiler, her hatırladığında seni tekrar tekrar terk eder../Tolstoy
Gülüp yanağını öptüm.
Mutluydum..
Arkama yaslanıp tekrar defteri elime alıp açtım. Bir iki tanesini de Yavuz abi ve Uğurla yapabilirdim. Onlar da abim sayılırdı.
Yavuz abiye ayrıca teşekkkür etmeliydim hem video hem defter için. Video her ne kadar duygulanırsa da mutlu olmuştum. Abimle anılarım her zaman canlı kalacaktı.
"Biz kalkalım"
Yaman'ın sesiyle defteri bırakıp ona döndüm. Güneşle beraber ayaklanmışlardı. Bizde ayağa kalktık. Güneş'e sarıldım.
"Çok teşekkür ederim geldiğiniz için..."
Ondan ayrılıp yüzüne baktım. "Çok mutlu ettin beni.."
Muzipçe gülümsedi. Bakışları arkama kaydı. Bende oraya döndüm. Yaman abimlerle vedalaşıyordu.
"Ben mi mutlu ettim abim mi?"
"Güneşş.." dedim sızlanırcasına.
Omuz silkti. "Ne var. Seviyorsunuz işte birbirinizi.."
"Yok öyle bir-"
"Evet evet inandım.." deyip Ecem ablayla vedalaştı.
Bu kız normal değil.
İkimizi işaret etti parmağıyla. "Görüşelim en kısa zamanda."
Başımla onayladım. Kapıya geldiğimizde sadece Ecem abla ve ben vardık. Güneş son kez "görüşürüz" deyip çıkarken Ecem abla da kulağıma doğru kısık sesle "oyalanma" deyip içeriye girdi.
Yaman ayakkabılarını giyerken elimle boynumu kaşıdım. Bu kadar heyecanlandırmamalıydı.
"İyi ki doğdun.." dedi gülümseyerek. Bu sefer cidden kalbim dayanmayacak gibi.
"Te-teşekkür ederim.."
Evet Derin az daha belli et heyecanlı olduğunu belki anlamamıştır.
Arkama bir bakış attı. "Yarın saat ikide atacağım konuma gelir misin?"
Ben bir şey demezken devam etti.
"Konuşmamız gereken şeyler olduğunu düşünüyorsan gel. Gelmezsen bu konu burda kapanacak.."
Cevabımı beklemeden giderken kapıyı kapattım.
Gidersem aramızda bir şey olduğunu ve açık açık konuşmamız gerektiğini kabul etmiş olacaktım yani öyle mi?
Kapı kulpundaki elimi indirip içeriye döndüm. Hayırlısı..
Abimler koltuklara geçmişti. Uğur'un yanına oturdum. Kucağındaki Yağız benim kucağıma geçti. Başını göğsüme yaslarken saçını öpüp sarıldım.
Telefonumun çalmasıyla Yağız kucağımda doğruldu. Cebimden telefonumu çıkardım. Oğuz'du.
"Efendim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇ DOĞAN GÜNEŞ✓
MizahBenim güneşim hiç doğmamıştı. Ya da doğmuştu ama doğar doğmaz geri batmıştı,benimle birlikte. Aradan yıllar geçti. Bulutlu, yağmurlu, gök gürültülü geçen yılların ardından benim hayatıma yeni bir güneş doğdu. O kadar güzel doğdu ki ne bulutlar kapat...