19.Bölüm☀️

41.6K 2.2K 442
                                    

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum canlarım.

İyi okumalar... 💙💙

☀️

Öğleden sonra ders boş olduğu için eve gelmiştik ve şu an salonda Güney'le beraber oturmuş annemin açtığı müge anlının yan sanayisi olan programı izliyorduk.

Kadının biri çöp atmaya çıkıyorum diye gitmiş beş yıldır haber alınamıyormuş.

Yav ablam hadi gittin,çöp atmaya diye çıkmak ne biraz yaratıcı olun be.

Güney'e baktım yan gözlerle. Dün kafedeki şovundan sonra hep birlikte birkaç saat daha oturup kalkmıştık.

Boş gözlerle televizyonu izlerken kolumla koluna vurdum hafif. Bakışları bana döndü.

"Güneyyy" dedim en tatlı sesimle.

Yüzünde gülümseme oluşurken sahte bir sinirle konuştu.

"Güney ne kızım abinim ben senin."

Gözlerimi devirdim. "İki yaş var aramızda."

Omuz silkti. "Bana ne ya. Abi de"

Başımı 'he he' anlamında salladım. Demeyecektim. Yani belki arada derdim.

"Ya ben çok sıkıldım. Dışarıya falan çıkalım bari."

Bir süre düşündü. Sonra anneme baktı. Kesinlikle odak noktası biz değildik. Sessizce kalkıp odamıza çıktık. Üzerime sade bir kot tişört geçirip indim aşağıya.

Güney de gelince anneme haber verip çıktık.

"Ee çıktık falan ama ne yapacağız?"

"Bilmiyorum ki çıkalım diyen sendin. Bul bir şey."

Gözlerimi kısıp düşündüm. Aklıma gelen şeyle sırıttım.

"Falcıya gidelim"

Kahkaha attı. Baya bi güldükten sonra sustu.

"Tamam güldük eğlendik şimdi napalım onu söyle."

"Yaaa" dedim küskünce. "Ben ciddiyim gidelim."

Gülüp kafasını iki yana salladı. "Kızım saçmalama."

Sırıttım. "Ne o korkuyor musun?"

Göğsünü kabartarak "ne korkcam kızım ben sen korkarsın diye dedim. İyi yürü gidelim hadi."

Çok çabuk gaza geliyordu. Arabasına binip arkama yaslandım. Telefondan en yakın falcılara bakmaya başladım. Bi tane bulduğumda navigasyonu açıp radyonun üzerine koydum.

Kısa sürede konuma vardığımızda garip görünümlü bir binayla karşılaştık.

"Kızım bizi burda öldürseler kimsenin haberi olmaz lan"

Gerçekten öyleydi. Etrafındaki diğer binalara baktım. Hepsi yıkık dökük harabeydi.

"Ya bir sürü müşterisi var. Kimseye bir sey olmamış bize de olmaz gel hadi"

Büyük kapıyı itip binadan içeri girdik. Dar ve dik merdivenleri çıkıp ikinci kata geldiğimizde geniş bir alan bizi karşıladı. Karşımızda iki kapı varken merdivenlerin sağ tarafında danışma gibi bişey vardı.

Masanın ardındaki garip görünümlü adama yaklaştık.

"Biz fal baktırmak için gelmiştik de."

Adam bize değişik bir bakış atıp güldü.

"Falcıya başka ne için gelinir ki?"

Haklıydı. "Siz on dakika bekleyin hanımefendi müsait olunca alırım içeriye. Yalnız kişi başı 200 lira."

GEÇ DOĞAN GÜNEŞ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin