22.Bölüm

42.3K 2K 398
                                    

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.💙

İyi okumalar...💙💙

YAZARDAN

Kimse görünmeden evden çıkan Polat hırsla arabasına bindi. Dakikalar geçtikçe sinirinin daha da arttığını hissediyordu. Hemen Yavuz'u arayıp hoparlöre alırken arabayı çalıştırdı. Birkaç çalışın ardından telefon açıldı.

"Polat?" Dedi Yavuz endişeyle. "Derin iyi mi? Bir şey mi oldu?"

"Derin iyi"

Polat'ın söylediğiyle rahatladı Yavuz. Her ne kadar kardeşini o halde yalnız bırakmak istemiyor olsa da söylediklerinden sonra ailenin yalnız kalması gerektiğini düşünmüştü.

"Sen ne için aramıştın?"

"O adamın ev adresi lazım bana" dişlerini sıkarak mırıldanmıştı.

Söyledikleriyle şaşırmadı Yavuz. Ondan böyle bir hamle bekliyordu. Verecekti adresi. Uzatmanın anlamı yoktu. Adam polisti. Yavuz vermese bile kolayca bulabilirdi. Ama o Yavuzdan istemiyi tercih etmişti.

"Mesaj atarım." Deyip kapattı Yavuz. Polat'a adresi mesaj atıp çıktı evden.

Tabiki onu yalnız bırakmayacaktı.

Aldığı adrese kısa sürede varan Polat oyalanmadan arabadan indi. Kapıyı hem yumruklayıp hem zile basarken bir taraftan da bağırıyordu.

"Aç ulan kapıyı. Şerefsiz."

Uykulu bir halde seslere uyanan adam kapıyı açar açmaz yüzüne yediği yumrukla yere düştü.

Uykusu hızla açılırken karşısındaki adamın kim olduğunu anlamaya çalışıyordu. Polat adamı küfür ede ede döverken içeriye gelen Yavuz kenardaki koltuğa oturup bacak bacak üstüne atarak beklemeye başladı.

Bir de adamı kurtaracak hali yoktu ya. Kim bilir kaç kez Derin bu hâle düşmüştü. Bildiklerinin sayısı çokken bir de bilmedikleri vardı.

Yaklaşık yirmi dakika sonra sinirini atan Polat elinin üzerindeki kanları adamın suratına doğru salladı. Arkasını dönüp oturan Yavuz'u gördüğünde şaşırdı. Geleceğini tahmin ediyordu ama oturup bekleyeceği aklına gelmemişti. Engel olur diye düşünüyordu.

Engel olmamıştı olmazdı da. Polat'ın sinirini bir şekilde atacağını biliyordu. Hak etmeyen birinin canını yakacağına hak eden birinin canının yanması daha iyiydi.

Gözleri yarı açık olan adam Yavuz'u fark ettiğinde anladı olayı. Yine Derin mevzusuydu. Çok geçmeden gözleri kapanırken Polat ve Yavuz da evden çıktı.

Arabanın önüne geldiklerine Yavuz elini Polat'ın omzuna koydu.

"Rahatladın mı?"

Bitik bir haldeydi Polat. O rahatlasa kaç yazardı, kardeşinin aldığı yaralar nolacaktı?

Belli belirsiz başını sallayıp "eyvallah" dedi. Sürücü koltuğuna geçecekken aklına gelenle Yavuz'a baktı. Belki sırası değildi ama aklına takılmıştı.

"Derin...öyle susup oturacak birine benzemiyor. Şikayetçi olmadı mı?"

Söyledikleriyle burukca gülümsedi Yavuz. Tanımıştı kardeşini Polat. Susup oturmamıştı elbet.

"Oldu. Abisinin ölümden sonra şikayetçi oldu. Ama bir hafta sonra şikayetini geri çekti. "

Polat'ın kaşları anlamazca çatıldi.

"Neden peki?"

Sıkıntıyla iç geçirdi Yavuz. Pezevenk herif tehdit etmişti Derin'i.

"Derin'i tehdit etmiş. Uğur ve benimle. Derin'de küçük o zamanlar inanmış bize birşey yapar diye."

GEÇ DOĞAN GÜNEŞ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin