Kaybolan Öğrenciler| Ryeji & Hyunlix

Bölüm 10: Asıl Hedef Noktası

Yazarın ağzından:

Çilli çocuk, Ryujin'in kapısının önüne geldiğinde duraksamış ve zili çalmıştı. Birkaç saniye sonra kısa saçlı kız kapıyı yavaşça açtığında gülümseyerek iceri girmişti.

"Selam Ryu. Kötü gözüküyorsun. Polisler ne dedi?"

Felix çantasını koltuğun yanına bırakıp kıza merakla baktığında, Ryujin kafasını elleri arasına almış ve saçlarını çekiştirmişti. Derin nefesler alıyordu, gözleri dolmuştu.

"Polisler gelene kadar yine bir öğrenci kaçırılmış. Ama kütüphanede değil."

"Ne?"

Felix, arkadaşının söyledikleriyle şok olurken, Ryujin, sırtındaki battaniyeye daha çok sarılmıştı.

"Ama bu nasıl olur? Kütüphanenin kameraları kapalıydı, başka bir yerin değil. Polisler gelene kadar nasıl bir öğrenci kaçırabilirler. Hem de gözümün önünde Felix."

Ryujin en sonunda dayanamamış ve ağlamaya başlamıştı. Felix oturduğu koltuktan kalkıp arkadaşının yanına gelmiş ve sırtını sıvazlamıştı. "Lütfen ağlama Ryujin. Bu durumu çözmez. Ben mutfaktan bir şeyler getireceğim, sen de sakinleşmeye çalış lütfen."

Ryujin, kafasını sallayıp onayladıktan sonra, Felix ayağa kalkmış ve mutfağa gitmişti. Biraz meyve kesip, yeşil çay hazırlamış ve arkadaşının yanına tekrardan geri gelmişti. Ryujin çayından bir yudum almış ve Felix'e dönmüştü. "Teşekkür ederim. Daha iyiyim."

"Önemli değil. Şimdi ne olduğunu baştan anlat."

"Bak şimdi. Sen Irene ile buluşmaya gittikten sonra ben de polislerle görüşmeye gittim. Kütüphanede kalan polislerin dediğine göre hiçbir şey yaşanmamış. Polisler de bundan şüphelenmiş ve okulu gezmeye başlamışlar. Polislerden birisi müzik odasında ağlayan bir kız görmüş, hemen onun yanına gidip, ne olduğunu sormuşlar. Kız ise arkadaşının olmadığını söylemiş."

"Bu durumda suçlu bizi kandırmış oluyor. Kütüphanenin kameralarını kapatarak sıradaki hedef noktalarının o olduğunu sanmamızı sağladı fakat asıl hedef noktaları müzik odasıydı. Peki kızla görüştün mü?"

"Evet, yarın okula gitmeyecekmiş. Bu yüzden öğle vakti buluşma kararı aldık. Yani yarın okula ben de gelmeyeceğim Lix."

"Bu sorun değil. Tek başıma durabilirim. Peki müzik odasının kaydını aldın mı yoksa onu da mı silmişler?"

"O kaydı aldım fakat daha bakmadım. Bilgisayarı getireyim, bekle lütfen."

Ryujin battaniyeyi sırtından atıp ayağa kalkmış ve salondan çıkmıştı. O sırada Felix ise meyvelerden bir tanesini ağzına atmış ve düşünmüştü. "Bize çok yakın birisi olduğu belli. Fakat kim olabilir ki? Bizim sınıftan birisi olabilir mi ki? Bugün bizim sınıfa iki gelmemişti, hastaydı. Onun dışında tarih dersinde Yeji ve Hyunjin yoktu çünkü revirdeydiler. Yeji merdivenlerden yuvarlanmıştı. Tanrım ned- "

"Geldim Lix, bilgisayar burada."

Felix, duyduğu sesle duraksayıp kıza bakmıştı. Ryujin ise tekrardan yerine oturmuş ve bilgisayarı açmıştı. O sırada Felix aklına gelen şeyle hızla Ryujin'e dönmüştü.

"Ryujin kaçırılma hangi saatte gerçekleşiyor?"

"Yanlış hatırlamıyorsam 15.00, 16.00 civarları."

"Tarih dersi saat kaçtaydı?"

"Tarih dersi öğleden önceydi. Sabah ilk iki ders İngilizceydi. İngilizce'den sonra da tarih vardı. Neden sordun ki şimdi?"

"Sadece aklıma birileri gelmişti o kadar. Boşver."

"Peki."

Kız, bilgisayarı açıp flash belleği takmış ve kamera kayıtlarının olduğu dosyayı açmıştı. "Bak şimdi. Şuan da müzik odası boş, birazdan odaya iki tane kız gelicek."

Biraz zaman sonra tıpkı Ryujin'in söylediği gibi odaya iki tane kız gelmişti. O sırada Felix gözlerini kısmış ve bilgisayara daha fazla yaklaşmıştı. Ardından kaydı durdurmuş ve Ryujin'e dönmüştü.

"Ryujin, şu kız Nayeon değil mi? Dikkatli bak."

Bunun üzerine Ryujin de tıpkı Felix gibi bilgisayara yaklaşmış ve kaydı büyütüp netleştirmişti. "Bu gerçekten Nayeon."

"Yanındaki kim tanıyor musun?"

Ryujin, kafasını iki yana sallamış ve kaydı devam ettirmişti. Kaydın devamında kızlar piyano çalıp, şarkı söylüyorlardı. Fakat sonrasında kızlardan birisi odadan çıkıyor ve Nayeon tek başına kalıyordu. Birkaç dakika sonra odaya iki tane siyah giyimli genç gelip Nayeon'u kaçırıyorlardı. İçlerinden birisi odadan çıkmadan önce piyanoya gülücük çıkartması koyup, kameraya öpücük atiyor ve odadan ayrılıyordu.

Ryujin ve Felix, kayıt bittiğinde şaşkınlıkla birbirlerine bakarken Ryujin yutkundu. "Nayeonla görüştüğüm gün, o, bana kaçırılacağından bahsetmişti. Böyle düşündüğünü söylemişti. Tanrım! Buna inanamıyorum." Ryujin, sinirle söylediklerinden sonra Felix, kaydı geriye sarıp tekrar tekrar seyretmişti.

"Gerçekten bu kaçıran kişiler çok zekiler. Parmak izlerinden bulabilirdik onları ancak eldiven giymişler. Yüzleri de asla görünmüyor."

"Kim bunlar ve kaçırdıkları çocukları nerede saklıyorlar, gerçekten merak ediyorum."

"Ben de."

...

Selam! Birkaç gün yoktum ve bölüm atamadım. Bunun için özür dilerim. Derslerim var ve Haziran ayı planım gerçekten çok ağır. Yaz tatiline girmemize az kaldığı için birçok dersimi bitirmeyi planlıyorum. Umarım bu, buraya etki etmez.

Her neyse. Bu bölümün o kadar iyi olduğunu düşünmüyorum. Birkaç gündür yazmadığım için yazım tarzımı unutmuş olabilirim. Ama umarım iyidir. 💕 Yorumlarınızı bekliyorum.

Oy vermeyi unutmayınız!♡