"Hadi çocuklar otobüs geldi "
Soner hocanın bize bu müjdeli haberi vermesiyle bir çırpıda yerimden kalktım. Tam bir saatir güneşin altındaydık. Gözlük ve şapka kurtarmıyordu artık.
Demir,Umut ve Merve de benden farksız değildi. Gerçekten bezmiştik.
"Umut sevgilim beni sırtına al lütfen ölüyorum"
Ayaklarını yere sürte sürte Umutun yanına gidip kolunu omuzuna atan Merveye bakıp gülümsedim.
"Kıvırcık patatesim hadi ha gayret kara göründü yürüyebilirsin" dedi Umut bezmiş bir şekilde.
Merve ise oflayarak yürümeye devam etti.
Otobüsün yanına geldiğimizde yerlerimize geçmiştik. Umut ve Merve yan yana oturmuşlardı. Merve başını çoktan Umutun omuzuna koymuştu bile.
Yanıma yabancı bir oturunca şaşırmıştım. Diğer sınıflardan olmalıydı her halde. Karşımda ki çocuk bana tebessüm ettiğinde bende bozulduğumu belli etmeden tebessüm etmiştim. Yanına Demir oturacaktı ama ya.
Ardından bana elini uzatınca biraz afallamıştım. Lan sen kim köpek sevgilim var benim diye bağırmak istesmede kendimi tutmuştum.
"Merhaba ben Ali tanışabilir miyiz?"
"Tabi tanışalım koçum bende Demir yanında oturduğun kızın sevgilisi"
Demirin aniden gelip olaya el atmasıyla sevinse miydim, şaşırsa mıydım bilmiyorum.
"Senin sevgilin mi bu"diye soran Ali'ye cevap verecekken Demir benim yerime konuşmuştu.
"Evet sevgilisiyim şimdi kalk lan hadi naş naş" diyerek eliyle tersledi.
Ali korkmuş olacaktı ki sessizce yanımdan kalkıp gitti. Gerçi Demirin bu haline ben bile çok korkmuştum Ali nasıl korkmasaydı.
Demir yanıma oturup derin bir nefes vermişti. Ardından bana dönüp saçlarıma öpücük kondurdu. Elimi de avuçlarının içine almıştı.
"Sen benimsin papatyam" demişti.
Ben ise sadece kalbimin durmaması için dua ediyordum. Demire gülümseyip başımı omuzuna koydum.
..........
Uykumun gelmeyecğini anladığımda telefonumu çıkarıp kulaklığımı taktım. Yolculuk yaparken müzik dinlemeye bayılırdım. Hemen hemen otobüsteki herkes uyumuştu. Demirde uyumuş başını omuzuma koymuştu.
Demirin tarafına dönüp onu izlemeye başladım. O an bir daha aşık olmuştum. İyi ki sevmiştim bu çocuğu.
...........
8 saatin sonunda Antalyaya yetişmiştik. Demir ise hala uyuyordu. Demiri biraz sarsıp uyandırmaya çalıştım.
Hemen hemen otobüs boşalmıştı. Bir kaç kişi Merve,Umut,Demir ve ben tek kalmıştık.
"Demir hadi uyan bak yetiştik" dedim elimle Demiri sarsarken.
Demir ses vermeyince biraz daha sesli konuşmuştum.
"Demir uyan artık ya ne uykucu çıktın sende ya" dedim oflayarak.
"Bade sen dur ben onu uyandırmasını bilirim"dedi Umut ve Demirin kulağına yaklaştı. Ve öyle bir bağırmıştı ki eminim bütün herkes duymuştu bu sesi.
"Lan bu Demirin papatyası değil mi? Oha kaçırıyorlar lan yetişin"
Umutun bağırarak söylediği şeyle Demir bir anda yerinden sıçramıştı.
"Kim lan onlar gelin lan buraya hasss-"
Bağırarak konuşan Demirle hepimiz kahkaha atmıştık. Gerçekten şu anki hali görülmeye değerdi. Hem çok komik hem de çok tatlıydı. Demir Umutun ensesine bir tane yapıştırıp konuşmaya başladı.
"Lan oğlum en büyük zaafımı kullanmasan olmuyor mu?" dedi.
"Oğlum sevgilin iki saatir ağaç oldu lan" diyerek beni gösterdi.
Demir Umutun ensesine bir tane daha yapıştırmıştı. Umuta vurmadan dozunu alamıyordu her halde.
"Düzgün konuş lan o senin yengen yengen"dedi bana göz kırparak. Ardından konuşmasına devam etmişti.
"Papatya tanem hadi gidelim"diyerek elimi tutmuştu. Merve ve Umutta arkamızdan gelmişlerdi.
Otobüsten indiğimizde gözüme ilk çarpan şey denizdi. Allahım burası muhteşem bir yerdi. Otele geçtiğimizde hocalar resepsiyonda herşeyi hal ettikleri için direk odalarımıza geçmiştik. Demirlerin odası ve bizim odamız aynı koridordaydı.
Merveyle kendimizi odaya attığımızda Merve direk yatağa uzanıp söylenmeye başlamıştı bile.
"Allahım yarabbim seni çok seviyorum"
Mervenin bu haline sadece gülüp geçmiştim. Şu an tek isteğim duş almaktı.
Yarım saat kadar dinlendikten sonra bavulumdan ihtiyacım olan kıyafetleri çıkarıp banyoya girdim.
Havluyla saçlarımı kuruturken ne kadar rahatladığımı hissedebiliyordum.
Mervenin yatakta sırt üstü uzandığını gördüğümde uyuduğunu anlamıştım.
İşlerim bittikten sonra telefonumu alıp odadan çıktım. Merveye de hava almaya çıktığıma dair bir bırakmıştım.
Asansörün önüne gelip düğmeye bastım ve beklemeye başladım. Asansörün kapısı açıldığında içinde sabah ki çocuk Alinin tek olduğunu görmüştüm. Girip girmemek arasında tereddüt ederken sonunda kuruntularımı bir kenara bırakıp girmiştim.
İkimiz de konuşmuyorduk. Zaten tanımadığım bir insanla konuşmam saçmaydı.
Ali boğazını temizleyip sessizliği bozmuştu.
"Şey sabah tanışamadık seninle ister-"
Ali daha cümlesini tamamlamadan ölümcül bakışlarımı atıp onu susturmuştum. Ne zırvalıyordu. Sevgilim vardı gözü kör müydü?
Asansör sonunda giriş katına geldiğinde Ali kolumdan tutmuştu.
"Sen ne yapıyorsun ya bıraksana kolumu"dedim hep konuşup hem kolumu çekiştirerek.
"Yapmadığım için pişman olacağıma yaptığım için pişman olayım " diyerek beni öpmüştü.
Ben hala olayın şokundayken o an hiç olmaması gereken birşey olmuştu. Asansörün kapısı açılmıştı ve Demir tam karşımda duruyordu.
###############
Bazı insanlara anlam vermeye çalışırken duvara saatlerce baktığımı fark ediyorum...
Selamün Aleyküm
Öncelikle kusuruma bakmayın. Birkaç tatsızlık yüzünden birkaç gün bölüm atamadım. Umarım beklediğinize değmiş bir bölüm olmuştur. Elimden geldiğince artık eskisi gibi her gün bölüm atmaya çalışacam.
Bölümde en sevdiğiniz yer neresiydi?
Sizce Demirin tepkisi nasıl olacak?
Umarım beğenmişsinizdir
Birde sizden bir ricam var buraya istediğiniz kişileri etiketleyebilir misiniz? Hikayeye destek olmak için
Hepinizi çok seviyorum. Allaha emanet olun💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜST KOMŞUM | Texting
SpiritualTamamlandı. 0534******:Görmüyorsun Badem beni 0534******:Gözünün önünde olmama rağmen beni görmüyorsun 0534******:Gözün Buraktan başkasını görmüyor 0534******:Çok zor Bade 0534******: Senin gözümün önünde başkasını sevdiğini görmem çok zor