DAY6 - Above The Clouds
Nefes nefese yattığım yerden doğruldum. Alnımdan akan ter damlalarını hissedebiliyordum. Onları elimin tersiyle silip bakışlarımı duvardaki saate çevirdim. Neredeyse güneş doğacaktı. Odanın içerisine yansıyan kırmızı ışıkta bunu kanıtlar nitelikteydi.
Bir süre sonra nefesim eski düzenine döndüğünde tekrardan yatar pozisyona geçip sırtımı cama doğru döndüm. Işığı sevmiyordum, aydınlık sadece içimi karartıyordu.
Rüyam bu sefer sandığımdan daha uzun sürmüştü.
O, uzun zaman sonra yine gelmişti ve ben onu görmeyeli çokça özlemiştim. Gerçek olmayan, sadece rüyalarıma giren birisine bu kadar bağlanmam ne kadar normaldi bilmiyordum ama ben farkına varmadan kendisine, sesine alıştırmıştı beni.
Zaman benim sandığımdan daha hızlı geçiyordu.
Ben onu sadece bir aydır göremezken tüm bu olanlar aslında üç yıl önce okulda uyuya kalmamla başlamıştı. Başlarda sıradan bir rüyadır diye umursamasam da sonrasında öyle olmadığını anlamıştım.
Kısa sarı saçları, parlak gözleri ve minik burnunun üzerine özenle dağılmış çilleriyle aynı bir periyi andırıyordu. Gerçek olmayacak kadar güzeldi. Onun rüyalarıma girmesi, gelip benimle beraber oturması ve hiçbir şey demeden her zaman yanındayım dercesine benimle olması sıradan sayılamazdı, sayamazdım.
Aralıksız her gün gördüğüm bu rüya hayatımı daha da anlamlı fakat karışık hale getirmişti.
İçimde bir yerlerde onun gerçekte var olmasını istiyordum.
O sarı saçlı çocuğu başlarda seyrek olarak görsem de zamanla her gün görmeye başlamıştım. Nerede uyursam uyuyayım, ister bir dakika isterse saatlerce uyumuş olayım yine onu görüyordum ve ben görmeye devam ettikçe hem benimle konuşmaya hem de beni dinlemeye başlamıştı.
Benimleydi, yalnız değildim.
Yalnız olmadığım tek zaman aralığı uyuduğum ve onu görebildiğim zamandı.
Kendiliğinden kapanmış olan gözlerimi aralayıp doğruldum ve yatağımın kenarındaki komidinin üzerinde duran suyu alıp bir yudum içtim. Ayağa kalkmak için ise yataktan destek almam gerekiyordu. Eski gücüm gün geçtikçe kayboluyordu.
Oda şimdi daha aydınlıktı. O turunculuk gitmişti. Güneş tamamen doğmuş olmalıydı. Aslında bakılırsa yeni yatmış sayılırdım fakat ne zaman rüya görsem hemen peşinden sanki onu gerçekte de görebilecekmişim gibi uyanıyordum.
O hem uykumu güzelleştirip hem de kaçırıyordu. Ama en nihayetinde bir peri, beni hayata bağlıyordu ve bunun için ona minnettardım.
-
dün gece rüyamda görüldün
gökyüzünün üzerinde uçuyordum
ulaşılamayacak bir mesafede
sadace sana baktım ve uyandım
***fic playlisti biomda var,, isterseniz ordan acip sirayla sarkilari dinleyebilirsiniz<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
above the clouds | chanlix
FanfictionChan sürekli rüyalarına giren ve periye benzeyen o çocuğa aşıktı. -220405, angst