6

5.6K 488 396
                                    

Beklediğiniz için teşekkürler... Hepinize iyi okumalar !! 


Jisung gözlerini ayırmadan karşısındaki bedene bakarken, Minho kaşlarını çatmış ve ikisine bir kaç adım daha yaklaşmıştı.

" Siz ikiniz ne yaptığınızı sanıyorsunuz ? "

Kız utançla başını yere eğerken, Jisung hafifçe gülümseyerek kaşlarını kaldırmıştı. Sonunda şu sinir bozucu şekilde hep gülümseyen yüzü, başka bir ifade ile görebilmişti.  

Minho bakışlarını ikisi üzerinde gezdirdikten sonra hızlı adımlarıyla yanlarından geçti ve elindeki kitapları masasına koyarak tekrar ikiliye döndü.

" İkinizi bir daha böyle bir durumda görmek istemiyorum, bu yüzden bu olay sadece üçümüz arasında bir sır olarak kalabilir. Şimdi, çıkabilirsiniz. "

Kız özür dilemek adına bir kaç kere olduğu yerde eğildi ve hızlı adımları ile çıkışa yönelerek odadan çıktı. 

Jisung hiçbir şey olmamış gibi hala olduğu yerde durmuş ve yüzündeki alaycı ifade ile Minho'ya bakıyordu. 

Minho üzerinde hissettiği bakışlar ile birlikte başını kaldırdı ve ne olduğunu anlamak için karşısındaki çocuğa baktı.

" Bir şeyler mi söylemek istiyorsunuz Bay Han ? "

Jisung, öğretmeninin kendisine ifade ediş tarzını duyduğunda kollarını önünde kavuşturmuş ve yavaş adımları ile ona doğru yaklaşmıştı.

" Üçümüz arasında bir sır olmasını isteyen de kim ? "

Minho tıpkı Jisung gibi kollarını kavuşturmuş ve kalçasını yanında durduğu masaya yaslayarak rahat bir tavır sergilemişti.

" Ne demek istiyorsunuz ? "

Jisung adımlarını durdurmadan Minho'nun önüne gelmiş ve kollarını masanın iki yanına koyarak Minho'nun hareket etmesini engellemişti.

" Diyorum ki; sizden bu olayı saklamanızı isteyen yok. "

Minho karşısındaki öğrencinin tavırları karşısında diyebilecek hiçbir şey bulamıyordu. Bu olayın tüm okulda yayılmasını önlemek istemişti sadece, şimdi gördüğü bu muamele de neydi ?

Ama yine karşısında ki kişinin kendisine bu kadar yakın olması onu istemeden heyecanlandırmıştı ve bu yüzden, kendisini sakinleştirmek için kesik kesik nefesler almaya başladı.

Jisung karşısındaki adamın sıcak nefeslerini yüzünde hissetmeye başladığında aralarındaki mesafenin gittikçe azaldığını fark etmişti.

Karşısında ki nefret ettiği o adam ile nasıl bu kadar yakınlaşmışlardı bilmiyordu ama işini yarıda kestiği için devamını onunla getirebilirdi. Sonuçta zor da olsa moduna girmişti ve bu adam onun yarıda kesilmesini sağlamıştı.

" N-ne yapıyorsun ? "

Jisung duyduğu konuşma ile bakışlarını adamın dudaklarından çekmiş ve neredeyse sıfıra inmiş mesafeden gözlerine çevirmişti.

" Bunu istemediğini söyleme. "

Minho kaşlarını çattı ve heyecandan titreyen sesini umursamadan karşısındaki çocuğun söylediklerini red etti.

" Hayır, istemiyorum. "

Jisung hafif bir kıkırtı çıkardı ve kafasını onaylar anlamda aşağı yukarı salladı.

" Ses tonun pek öyle söylemiyor gibi sanki, hm ? " dedi ve alt bedenini karşısındaki adama bastırdı.

Minho altında hissettiği beden ile ağzından çıkan inlemeye hazırlıksız yakalanarak utançla başını geri attı.

Bu hareket karşısında Jisung dişlerini o güzelim beyaz boyuna geçirmemek için kendisini tutmak zorunda kalmıştı. Bunu sadece altındaki acıyı dindirmek için yapıyordu istediği için değil.

Eğer bu adam işini yarıda kesmesini sağladıysa, devamını o getirmeliydi.

" İstemiyorum dediğini sanıyordum. "

Minho kesik nefesleri arasından konuşmaya çalıştı.

" İstemiyorum dedim. "

Ona hiçbir şekilde engel olmaması bu cümleyi yerle bir ediyordu. Söylenenlere değil hareketlere bakılırsa Minho çok fazla şey istiyordu.

Jisung'un kemikli ellerinin vücudunda dolaşmasını, dudaklarının boynunu koparırcasına emmesini ve o kemikli parmaklarının deliğinin içinde olması gibi şeyleri.

Bunların hepsini istiyordu ama bunu burada yapamayacaklarını da biliyordu. Eğer birisi onları burada, bu şekilde görürse hiç iyi şeyler olmazdı.

O yüzden bu işin daha fazla ileri gitmemesi gerekiyordu.

Minho zorla topladığı gücü ile birlikte kollarını Jisung'un kaslı göğsüne çıkardı ve hafifçe onu ittirdi.

" Sana, istemiyorum dedim. "

Jisung, Minho'nun sıcak bedeninden uzaklaştığında şaşkınca etrafına bakındı ve ne yaptığını düşündü.

O az önce nefret ettiği adamın içine girmeyi mi düşünmüştü ? Sanırım koşarak tuvalete gidip kusması gerekiyordu.

Jisung hiçbir şey söylemeden kafasını iki yana salladı ve hızlı adımları ile sınıftan çıkarak lavaboya yöneldi.

Altında büyümeye devam eden problemi çözmesi gerekiyordu.

--------

--------

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

1ee.knowie: I wanna your touches daddy.

*

*

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


J.0ne: I will slap you babyboy.

*****

Sizleri seviyorum kendinize iyi bakın !!

Love to Hate Me | MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin