İyi akşamlar ve hepinize iyi okumalar !! Oy ve yorum atmayı unutmayın !!
Jisung amfiden herkesin çıkmasını beklemiş ve üzerinde hissettiği bakışlar ile birlikte kafasını kaldırmıştı. Lee Minho, onun neden hala burada olduğunu anlamaya çalışır şekilde bakıyordu.
Jisung herkesin çıktığından emin olduktan sonra, yüzüne her zamanki kendini beğenmiş gülümsemesini yerleştirmiş ve sağlam ama yavaş adımları ile ona doğru yürümüştü.
Minho aklına gelen sahneler ile hafifçe yutkundu, o anların aklına gelmesi bile titremesi için yeterliydi. Üzerinde onun hükmünün olacağı düşüncesi bile...
Jisung yaklaştığı bedenin omuzlarına ellerini koydu ve bakışlarını onun yüzünde gezdirdi. Her ne kadar bir öğretmen olsa da, herkesin ortasında ona bağırma hakkı yoktu değil mi ?
" Bir sorun mu var ? "
Minho içinden bir sorun olmamasını umarak yönelttiği soru ile hafifçe nefes aldı.
" Heyecanlı mısınız bay Lee ? "
" H-heyecan mı ? Neden heyecanlı olmalıyım ? "
Jisung yüzünü karşısındaki bedene biraz daha yaklaştırdı ve yüzündeki gülüşü hafifçe büyüttü.
" Size bu kadar yakın olmam sizi heyecanlandırmıyor mu ? "
Minho yüzünde hissettiği sıcak nefes ile birlikte gözlerini yummamak için kendisi kasmak zorunda kalmıştı. Kendisine yakın olması tabi ki de onu heyecanlandırıyordu.
Ama gözlerinin önündeki o yumuşak küçük dudakları daha çok dudakları üzerinde hissetmek ve o dudakları koparırcasına ısırmak istiyordu. İçindeki bu vahşi isteği durduramıyordu bu yüzden dudaklarını hafifçe aralayarak karşısındaki dudaklara bastırdı.
Jisung dudakları arasında hissettiği sıcak et parçası ile düşünme yetisini kaybetmiş ve ne yapacağını bilemez bir şekilde durmuştu. Ama ısrarla dudaklarını çekiştiren adam ile gözlerini kapatmış ve kendisini öpücüğe karşı serbest bırakmıştı.
Minho aldığı karşılık ile dudaklarını daha da çok ona bastırmış ve ellerini Jisung'un yüzüne çıkarmıştı.
Jisung yüzünde hissettiği dokunuşlar ile Minho'nun bileklerini tutmuş ve ellerini sertçe onun arkasında bağlayarak, bir elini karşısındaki bedenin keskin çene hattına çıkarmıştı.
Minho'nun çenesine hafifçe baskı yaparken öpüşmeyi bitirerek kendisini geri çekmiş ve karşısında kendisine baygın gözler ile bakan adama bakmıştı.
" Sen, ne yaptığını sanıyorsun ? "
Minho kendisine yöneltilen soru ile kendisine gelmeye çalıştı ama çenesindeki ve bileğindeki sert eller sanki kendisine gelmesini istemiyormuş gibi, tutuşlarını daha da sıkılaştırmıştı. Şu an istediği tek şey karşısındaki kişinin kendisine hükmetmesiydi. Eğer isterse, bunun için yalvarabilirdi bile.
" Ben, ben... "
Jisung, sinirlerine hakim olmaya çalışarak derin bir nefes aldı.
" Sen ? Evet sen ? "
Minho her ne kadar üzgün olmasa da bunları söylemesi gerektiğini hissetti. " Ben üzgünüm kendime hakim olamadım. Sana sormadan seni öpmemem gerekirdi. "
Jisung hafifçe sırıtarak, Minho'nun çenesindeki tutuşunu daha da sıkılaştırmış ve bu sayede dolgun dudakların daha da öne çıkmasını sağlamıştı.
" Üzgün müsün ? "
Minho hafifçe başını sallayarak onu onaylamıştı.
" O zaman bunu başından yapmaman gerekirdi. " ve Jisung Minho'nun bir şey söylemesine fırsat bırakmadan dudaklarını sertçe onun dudaklarına bastırmıştı.
Minho hissettiği dudaklar ile kendi dudaklarını hafifçe aralamış ve onu daha rahat hissedebilmek için kendisine alan sağlamıştı.
Jisung hissettiği aralık ile dilini Minho'nun ağzına sokmuş ve öpüşmeyi daha da ıslak bir hale getirmişti. Bu adamın bu kadar iyi hissettirmesinden nefret etmişti, bu kadar iyi hissettirmemeliydi.
Minho ağzının içinde hissettiği dili emmiş ve hafifçe ısırarak Jisung'un zevkle inlemesini sağlamıştı.
Jisung, Minho'nun çenesindeki ellerini kaydırarak saçlarına çıkarmış ve saçlarını çekerek dudaklarını ayırmıştı.
" Lütfen... "
" Lütfen ne ? "
" Lütfen, becer beni. "
*****
Hehehe çok güzel bir yerde kestim :) Sizleri seviyorum kendinize dikkat edin !!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love to Hate Me | Minsung
FanfictionJisung öğretmeninden nefret ediyordu. Semesung. 18 yaş üzeri için uygundur. -Minsung -bxb *For you @bitcheesecakee Başlangıç : 2021.06.12 Bitiş : 2021.12.10