İyi akşamlar ve iyi okumalar !!
-----
Minho daha önce hiç olmadığı kadar mutlu hissediyorken öğretmenler odasına girdi. Aradan geçen iki gün sonunda Jisung'u görebilecekti ve yüzündeki salak sırıtmayı saklamaya çalışması etraftaki insanlar tarafından oldukça fark edilir derecedeydi. Çünkü etraftaki insanların yorgun yüzüne zıt şekilde kendisini gülümsemekten alıkoyamıyordu.
Jisung ile olduğu akşam çok harika bir gece geçirmişti, hayallerinden bile çok daha iyisiydi. İkisi de bir öncekine kıyasla sarhoş değillerdi ve yaptıkları her şeyi bilinçli bir şekilde yapmışlardı. Yani yaptıkları her hareketten zevk almışlardı.
Evet belki öğrencisiyle böyle bir durumda olmaları saçmaydı ve yasaktı ama kuralları kim umursardı ki zaten ? Birisi öğrenmediği sürece ortada bir sorun göremiyordu, Minho. Ve aralarındaki bu tensel çekimi de birisinin anlaması imkansızdı.
Minho dolabından dersi için ihtiyaç duyduğu dosyaları aldıktan sonra yüzündeki ifadeyi bozmadan odadan çıktı ve sızlayan kalçasını umursamadan neredeyse boş olan koridorda dersi olan sınıfa doğru ilerlemeye başladı.
Ama beklemediği bir şekilde yanından geçtiği sınıfın kapısı açılıp bir anda içeriye doğru çekildiğinde ağzını kapatan el yüzünden çığlığı bastırılmıştı.
" Hey sakin ol, benim. "
Büyük olan derin bir nefes verdi ve gözlerini devirerek karşısındaki çocuğa baktı.
" Beni korkuttun. "
Jisung yüzüne daha önce kimsenin görmediği muzip sırıtışını yerleştirdi. " Aslında, biliyor musun ? Tam olarak bunu amaçlamıştım. "
" Neden ? Beni önünde korkudan diz çökmüş bir halde mi görmek istiyordun ? Bunu, o gece yaptığımı hatırlıyorum. "
Minho nerden geldiğini bilmediği bir cesaret ile elini Jisung'un ensesinde ki saç tutamları arasında gezdirmiş ve sıcak nefesi Jisung'un yüzüne çarpacak şekilde yüzüne yaklaşmıştı.
Diğeri onun bu cesur tavırları karşısında etkilenmeden edememişti. Zaten karşısında bu güzellik ile duran birisinden etkilenmemesi oldukça saçma olurdu. Jisung hangi ara ondan nefret etmeyi bırakıp, onun sürekli yanında olmasını istemeye başlamıştı ? İşte bunu kestiremiyordu. Ama bu durumdan zevk almadığını inkar da edemezdi. Bundan delicesine zevk alıyordu.
Jisung yüzünü biraz daha Minho'nun yüzüne yaklaştırdığında, dudakları birbirine değiyordu ve Jisung bunu umursamadan konuşmasına devam etti.
" Sadece tek seferlik olduğunu mu düşünmüştün ? "
Minho kendisine yöneltilen soru yüzünden dışarıdan rahatlıkla görülebilecek bir yutkunma vermişti ve bu tabi ki Jisung'un gözünden kaçmamıştı. Yüzündeki muzip sırıtmayı bozmadan daha fazla beklemedi ve dudaklarını karşısındaki dolgun dudaklara bastırdı.
Minho dudakları arasına giren sıcak ve ince dudaklara karşı gözlerini istemsizce kapatmış ve dudaklarını istekle Jisung'un dudaklarına bastırmıştı.
Evet sürekli olarak öpüşmüş olabilirlerdi ama bu birbirlerinin dudaklarına doymuş oldukları anlamına gelmiyordu.
Minho kendi dudakları arasındaki ince dudaklara kendisini kaptırmamak için derin bir çaba içerisindeydi, çünkü şu an okuldaydı ve biraz sonra derse girmesi gerekiyordu. Ama bu yine de onu durdurmadı. Jisung'un dudakları kendi dudakları arasına girdiği anda kendisini çoktan kaybetmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love to Hate Me | Minsung
FanfictionJisung öğretmeninden nefret ediyordu. Semesung. 18 yaş üzeri için uygundur. -Minsung -bxb *For you @bitcheesecakee Başlangıç : 2021.06.12 Bitiş : 2021.12.10