s i x t e e n

867 84 137
                                    

Giriş kapısından başlayan adım sesleri; çıt çıkmayan evdeki tek ışık kaynağına, mutfaktaki ufak lambaya doğru ilerlediğinde Yeji gecenin serinliğinin etkisiyle hırkasına sarılmış, soğumuş kahvesinin fincanını parmakları arasında dolaştırıyordu. Geleni tahmin etmek çok zor değildi. Zira gecenin bu saatinde eve girebilecek tek bir erkek vardı.

Hyunjin içeri girdiği gibi çantasını yere bıraktı. Kendisine göz ucuyla bile bakmayan Yeji'yi süzdü kaşları çatıkken. "Yeji, kapı açıktı. Neler oluyor?" diye sordu. Meraklanmıştı ve biraz da endişelenmişti.

Yeji omuz silkti sakince. "Ben açık bıraktım." dedi. Hyunjin geldiğinde ona kapıyı açmamak için bilerek açık bırakmıştı Yeji kapıyı. Sonra belki suratına çarpabilirdi o kapıyı ama kesinlikle bir daha açmayacaktı.

Hyunjin güldü. "Neden?" diye sordu Yeji'nin yanına yaklaşırken.

Yeji kahveyi öne doğru ittirip oturduğu sandalyeden kalktı. Hırkasının düğmelerini iliklemeden önünü kapatıp kollarını kavuşturdu.

Hyunjin eve geldiğinde aralarında geçecek olası diyalogları kafasında tartmıştı Yeji. Lafa nasıl gireceğini, nasıl tepkiler vereceğini önceden düşünmüştü. Ama karşısında aşık olduğu adamı görünce bütün düşünceleri ve planları uçup gitmişti.

"Hyunjin," dedi ürkütücü bir sakinlikle.

Hyunjin ise hiçbir şey anlamadan "Güzelim," demişti Yeji'ye karşı. "Beni korkutuyorsun. Bir sorun mu var?"

Yeji tebessüm etti. Hiç samimi olmayan türden.

"Bana karşı dürüst müsün?" diye sordu Hyunjin'in karşısına dikilirken.

Hyunjin gergince gülümsedi. "Tabii ki, bu nasıl soru."

"Yani benden hiçbir şey saklamıyor musun?" diye sordu bu sefer Yeji, doğrudan Hyunjin'e bakarken. Gözlerinin dolmasına engel olamamıştı. İnsanlarla yüzleşme konusunda berbat biriydi ve her an ağlayabilirdi.

"Hayır." dedi Hyunjin kekeleyerek.

Yeji derin bir nefes aldı. Kafasını yere eğdi ve biraz sakinleşmeyi bekledi. Ardından kafasını tekrar kaldırdı ve "Sana tek bir şey soracağım." dedi. "Buraya gelmenin, en başta teklifimi kabul etmenin sebebi neydi?"

Hyunjin bu soru karşısında duraksadı. Silinmiş olan gülüşünü geri getirmeye çalışırken Yeji'nin kollarından tuttu. "Bebeğim neden şimdi bunları soruyorsun? Nereden çıktı bir anda?"

Yeji anında kendini geriye çekti. "Sadece soruma cevap ver Hyunjin!" dedi. İstemeden sesi yükselmişti. Sakinliğini korumaya çalışarak birkaç kez sahte bir şekilde öksürdü.

Hyunjin omuz silkerek "Gidecek bir yerim olmadığı için." dedi. Baştan aşağıya titremesi Yeji'nin dikkatinden kaçmamıştı.

Hâlâ yalan söylüyorsun diye geçirdi içinden. Ama bunu dışına vurmadı. Tam olarak yalan söyleyip söylemediğini bilmediği gibi, söylediği olası yalanın ne olduğunu da bilmiyordu çünkü. "Yani Soojin'le hiçbir alakası yok, öyle mi?" diye sordu kaşlarını kaldırarak. Gerçeği Hyunjin'in ağzından dinlemek istiyordu ve bunu bağırarak elde etmeyecekti.

Bu Hyunjin'in afallamasına sebep olmuştu. Kesik kesik nefesler almaya başlamıştı ve avuç içleri terliyordu. "Yeji-"

"Soojin'le aranda ne var Hyunjin?" diye sordu Yeji. O kadar kırgın hissediyordu ki. Bunu gizleme gereği duymadan sesine de yansıtmıştı. "Ne çeviriyorsun onunla? Benden ne saklıyorsun? Ha şunu da merak ediyorum, cidden anlamayacağımı falan mı düşündün?"

STAY | hyunjin + yejiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin