AY KARANLIK

2.9K 89 36
                                    


bölüm şarkısı Cem Karaca,Ay Karanlık.


Patlayan silah sesiyle irkilmiş ve geriye çekilmiştim.Tutulan nutkum ile bilgisayar çantası elimden kayarak yere düşmüştü ve ben,ben çocuklarımı yere düşürecek kadar şok olmuş bir vaziyetteydim.

Tertemiz yüzlü asker traşı olmuş biri belirdi meydanda elinde silahla,yüzünü gördüğümde tanımıştım Ahmet'ti bu Esin'in yıllarını verdiği tek aşkı.

"Ne bu Esin,senin aşkın bu kadar mıydı?"

Esin geldiğimden beri gözlerimden kaçmayan beklettiği yaşları düşüyordu teker teker yanaklarından,hıçkırıklarından konuşamayacak biçime gelen Esin ile içim acıdı, ve ne silahı düşündüm,ne de yıllar önce konuşmayı kesmemizi yanına vardığımda neden ağladığımı bilmeden ağlıyordum bende.

"Beni zorla evlendiriyorlar Ahmet'im lütfen kurtar beni yalvarırım."

"Neden haber vermedin bana Esin ben sevdiğim kadının düğününü annemden öğrenecek adam mıydım?"

Esin'in omzuna götürdüğüm elimin üstüne elini koydu Esin ve sıkı bir şekilde tuttu elimi.

"Her şeyi açıklayabilirim hepinize ama beni kurtarın lütfen."

Gözlerimi Sencer Ayhan'a çevirdiğimde ayakta ve yanımızdaydı.Her şeyden haberdar bir yüz ifadesi vardı yüzünde gözlerimin alev aldığını hissettim sinirden,evet değişmiştik hepimiz ve bu yüzüme bir tokat gibi vururken bende beklenmeyen darbenin savrulması vardı.

Kalabalığın içinden Necati Amca çıktı elinde bir tüfekle,şimdi ayvayı yemiştik işte.

Babam ani bir hareketle Necati Amcanın yanına vardı ve boşluğundan faydalanıp çekti elinden silahı,kafasına silahın dipçiğiyle vurup bayılttığında hala daha etrafı bir film şeridi izler gibi izler vaziyetteydim.

"Kurtar beni Halide anlatacağım kurtar beni."

Gözlerimi Esin'in gözlerine çevirdim.Samimi duruyordu göz bebekleri,o anda Ayhan ile göz göze geldik Esin'i duymuş olmalıydı ki bana baş hareketiyle onay vermiş ve kahveyi göstermişti.

Köy halkının ağzı yayık ayran gibi açılmış her şey birbirine girmişti,bayılan Necati Amca elindeki tüfekle bakışan babamla her şey yavaş çekimde ilerliyor gibiydi.Kafama atılan anahtarlıkla neye uğradığını şaşıran bedenim bir savaş halindeydi.Meydana çıkıp bağıran Esin'in abisini farketmemiştim bile.

Bana bağıran Ahmet,

"Caminin arkasındaki park edili arabaya binip şehre inin Hanımeli otele gidin oranın parkında  buluşalım."

bu sözlerinin üzerine Sencer Ayhan ile birlikte Esin'in abisine saldırmış ve köy tam bir cümbüşe dönmüştü.Esin'i kolundan sürükleyerek hengamenin arasından sıyırdım ve camiye doğru koşmaya başladık.

Cebimden telefonumu çıkarmış bir yandan annemi aramaya çalışıyor diğer yandan arabayı bulmaya çalışıyordum Esin dağılmış bir şekilde hıçkırarak ağlıyor dikkat çekmemek için de kısmaya çalışıyordu sesini.

Arabayı bulup bindiğimiz an arabayı çalıştırdım Çalan telefonum açılınca annemin kızım feryadı kulaklarımı tırmalamıştı.Çünkü duyduğum ses bir başka mermi sesiydi.


"Anne valizimle bilgisayar çantamı kap ve manav Halil'in önüne gel koşarak tamam mı?"

Cevap bile vermesine müsaade etmeden arabayı manav Halil in önüne çekmiş ve arkamda oturan Esin'e dönmüştüm.

Ahmet neye güvenerek arabanın anahtarını vermişti hala daha tam olarak anlamlandıramamıştım.Ehliyetim vardı evet ama olmayada bilirdi.

Sera EtkisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin