"Yaklaşma bana "
"Hadi ama, kötü birşey olmayacak güven bana "
"Çık git evimden " diye bağırdığımda
"Hırçınlaşma " tehditkar sesini duymamazlıktan gelip
"Sana evimden çık dedim " silahı iyice bana yaklaştırıp
"Çıkacağım ama önce almam gereken şeyi alacağım " dediğinde ne yapacağını anlamaya çalıştım. Silahı komodinin üstüne bırakıp arka cebinden çıkardığı bıçağı görünce ne yapacağını anlayamadım. Saçıma yaklaşınca hızla geriye kaçıp
"Sakın "dediğimde
"Sadece küçük bir tutam " dediğinde ona bakmayı sürdürdüm.
"Bu kadar inat olacağını tahmin etmeliydim. " deyip elini beline koydu. Arkasını döndüğü an komodinin üstüne bıraktığı silahı alıp ona doğrulttum. Sırıtarak bana döndüğünde yüzündeki gülüş yavaş yavaş soldu.
"Onu kullanmayı bilmediğine dair bahse girerim "
"Denememi ister misin? " kendimden emin konuşsam da ilk defa silah almıştım elime. Yüksek egom sayesinde elim dahi titremiyordu. Yatakta dizlerim üzerinde durmuş gözümü kırpmadan ona bakıyordum. Panik olsa da rahat görünmeye çalışıyordu. Pek başardığını söyleyemezdim.
"Tamam sakin ol, gidiyorum " deyip adım atmaya başlayınca elimi gevşekttim ama bir anda odaya giren Ateş ve Ali ikilisi elimdeki silaha bakıp
"Afra indir o silahı " deyip balkona doğru yürüyen adamın yanına yaklaşan Ateşi farketmesiyle bıçağı ona doğru hızla yaklaştırdı. Ateş çevik bir hareketle ondan kurtulup suratına yumruğu geçirdi. Yere yığılan adama bakmayıp yanıma yaklaştı. Yüzümü avuçlarının arasına alıp
"Silahı bana ver " dediğinde yavaşca ona uzatacaktım ki arkada beliren gölgeyle ne olduğunu anlamadan silah bir anda patladı. Ateşin arkasındaki beden saniyesinde yere yığılınca silahı bırakıp yerdeki bedene diktim gözlerimi. Ben birini öldürmüştüm. Hemde Ateş için. Gözlerimden yaşlar akarken
"Öldü mü? " diye sorduğumda cevap vermeyip nabzını kontrol eden Ali
"Ateş bey ölmüş " dediğinde ağzımdan kaçan çığlığa engel olamadım. Ateş sıkıca bana sarılıp
"Birşey olmayacak " Ağlamam iyice artarken
"Ben öldürdüm onu Ateş " başımı boynuna gömüp
"Şşş! " deyip
"Ali ortalığı hallet "
"Tamam Ateş bey "
"Sorun çıkarma "
"Şüpheniz olmasın " diyen Ali birini aradı. Ateş bedenimi kucaklayıp dikkatlice evden çıktık. Arabaya bindiğimizde bile kucağından indirmedi. Şoför hızlıca arabayı çalıştırdığında nefes alamıyordum. Bedenimi sarsıp
"Kendine gel "
"Be-ben yapt- "devamını getirmeyip saçlarımı yolarken ağlamam durmak bilmiyordu.
ATEŞTEN
Kucağımda deli gibi ağlayan afrayı zaptedemiyordum. Ellerini saçlarından çektiğimde bu defa yüzüne geçirdiği tırnakları derin izler bırakıyordu. Sonunda eve vardığımızda hızlıca yatak odasına çıkıp yatağa yatırdım. Bir anda kımıldamayı kesmişti. Odadan çıkıp aşağı indim. Sakinleştirici aldığım sırada duyduğum kırılma sesiyle koşarak yukarı çıktım. Odadaki aynayı kırmıştı,