Bakıcı (BakuDeku)

Kilit?

K: "İzuku-san geldin mi şuraya otur yemek koyduk sana,"

Gülümsedim, "Teşekkür ederim Keiko-chan," ardından Kacchan'a baktım, "Kacchan"

Kacchan da bana gülümsedi, bunu gören Mitsuki-san, "Kacchan? "

"Ah efendim, şey o-"

"Ben ona Deku diyordum, o da bana Kacchan diyor. Katchan yerine Kacchan." Benim yerime atlamıştı Kacchan, Mitsuki-san da cevap olarak başını sallamıştı.

İkimize bir garip bakıyordu, hmmm sanki biraz şüpheli neden böyle baktığını anlayamadım.

Üçümüzün arasında garip bir bakışma olunca Keiko araya atladı, "İzuku-san yemeğe baksana"

"Aynen yemek ye sabahtan beri açsın."

Mitsuki: "Çocuklar ben gidim sizde burda takılın, Midorya, Katsuki sana odanı gösterir."

"Peki efendim gerçekten çok teşekkür ederim."

Mitsuki: "Saçmalama asıl ben teşekkür ederim, "

Mitsuki-san'nın bunu demesiyle, üçümüzde anlamsız bir şekilde onun arkasından bakmıştık.

Neden bana teşekkür etti? Neden bize o kadar garip baktı? Hiçbir şey anlayamıyordum.

Katsuki'nin ağzından:

Eyvahlar olsun! Lütfen anlamış olmasın. Bu kadar belli ettiğimi düşünmüyorum. Lütfen lütfen onuda kaybetmek istemiyorum. Bizi ayrısın istemiyorum.

Ben bunları düşünürken, bana bağıran ikilinin farkında değildim.

"Kacchan!"

"Hı! Ne oldu iyi misin! Ateşin mi çıktı Deku?!"

"Kacchan hayır ben iyiyim, sadece yemek çorba çok güzel ellerinize sağlık."

Kaşlarımı çattım. Daha yarıya bile inmemiş bir çorba ve el bile değmemiş bir sandviç?

"Pek yemişe benzemiyorsun Deku,"

"Ah,Kacchan inan bana doydum hem çok aç değilim."

Kaşlarım iyice çatıldı, "O çorba biticek Deku,"

"Kacchan zorlama istemiyorum cidden aç değilim."

"Şu çorbanı iç lanet Deku yoksa ben içiririm!"

Bana korkuyla baktı ve ardından itaatkarca çorbasını içti.

Ona bağırmak istemedim ama beni dinlemiyordu napim! Neyse Katsuki sakin olmasın tamam.

Aklıma babamla olan eski anılarımı getirince gülümsedim. Keiko sordu, "Babamı düşünüyorsun değil mi?"

Evet manasında kafamı salladım. İzuku bize anlamayan gözlerle bakmış fakat ben ona cevap verme ya da açıklama gibi bir girişimde bulunmamıştım.

Keiko da zaten bu konuda hassas anlatırsa ki ağlamaktan anlatamazdı... Yani o yüzden o da bir şey demedi Deku merakıyla başbaşa kalınca birden onun telefonu çaldı. Üzerinde Denki yazıyordu.

Kim bu çocuk? Onun neyi oluyor? Sevgilisi olmaz herhalde çünkü şeyi yaptığımda sevgilim var bana yaklaşma derdi ya da o şoka kimse bişi diyemez, bilmiyorum yaşamadığım için ama bunu ona demesemde bu konuda kendimi affetmicem.

Midoriya telefonu açtı ve ardından mutfaktan uzaklaştı. O kadar önemli biri miydi onun için? Ya da belki konuşacakları özel bir şey vardı.