İzuku'nun ağzından:
Bakışmamızın bittiğini düşünerek, "Ben burdan nasıl çıkıcam?"
"Keiko ne zaman kapıyı açma zahmetinde bulunursa, ki benim tanıdığım Keiko sabaha kadar açmaz."
"Yani o zaman ben şu yere kıvrılırım,"
"Aptallaşma iki kişilik koskoca yatağım var bir kenara kıvrılırım ben rahat ol sen."
"G-gerek yoktu,"
Dediğimle sinirlendi, "İzuku Midoriya yatağa, hemen! Bu bir istek değil ki hatırlatırım artık benimde bakıcımsın." Diyip göz kırptı. Hassiktir ben onu unuttum.
"Tamam efendim," dediğimle yatağa girdim ve bu lafı duyduktan sonra bana yine sırıtıyordu, yok bir daha bu manyağa efendim demicem .d
Ardından o da girdi yatağa, gerçekten en köşeye kıvrılmıştı. Sanki yanımda yatan çocuk yaratıkta ben ondan iğrenirim gibi...
"İyi geceler deku,"
"İyi geceler efendim."
İyi geceler dilekleri üzerine uyuduk efendim dediğimde sırıttığına eminim .d neyse...
Sabah:
Wuaaaa sabah oldu. Çok rahat yumuşak bir yastık, dur bir saniye! Bu yastık fln değil bir sertlik var.
Katsuki'nin ağzından:
Sabah kilit açılma sesiyle uyandım. Belli ki bücürük kapıyı açmıştı. Ona teşekkür etmem gerek ama benden büyük bir azar yiyecek bari sorupta yapsaydı...
Saat kaç acaba üstümde bir ağırlık var, boynum gıdıklanıyor, dur bir saniye!
Kafamı hafifçe kaldırdım. Üstümde yanakları kızarmış, sıcaktan terlemiş, bir bacağı üstümde ve başı göğsümde, elleri ise karnımda olan bir adet çilek vardı... Tanrım çok tatlı gözüküyor yesem mi acaba?
Ben böyle düşüncelere dalmışken üstümdeki çilek kıpırdanmaya başladı hafif esnemişti. Sanırım nerde olduğunu kavrayamadı ve elledini karnımın üstünde gezdirmeye başladı.
Ben utançtan kıpkırmızı olmuşken kaslarımı elledi ardından gözü kocaman açıldı. Ayağa fırladı, tabi arkasını yatak sanan gerizekalı yeri boyladı.
Acıyla inledi, "Ahhh!"
"Şşşş bağırma, ayrıca iyi misin?"
Ona elimi uzatmamla birlikte bana baktı, utançtan daha çok kızarmıştı ve elimi tuttu ardından ayağı kalktı, "Efendim ben çok özür di-"
"Saçmalama deku uyuyordun ve bilincin kapalıydı."
Biraz susup bana baktı sonra ise konuşmaya devam etti, "Günaydın efendim,"
"Günaydın. Ben banyoya giriyorum sende burda kal."
"Kapı hala açılmadı mı efendim?"
"Hayır açıldı ama burda kalmanı istiyorum, hatta sen gir ilk önce dün biraz kötüydün, banyo şimdi iyi gelir."
"Gerek yok efendim, teşekkür ederim."
"Dediğim bir istek değildi." Banyoya gittim ve kendi yeni, yumoşla yıkanmış, bornozumu alıp ona attım. "Kıyafetlerini hazırlayıp yatağa koyucam, sen giyirirken de ben banyoya girerim."
"Peki efendim." Hayret itiraz etmedi, itaatkarca dediklerimi uygulayıp duşa girdi. O sırada telefonuna mesaj geldi,
"Midoriya iyi misin biraz daha? İstersen gel bugün bize hem konuşuruz hemde anlatıcaklarım var ^^ (Shoto)"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bakıcı (BakuDeku)
General FictionAnimeyle Alakası yoktur tamımıyla benim kendi kurgumdur. Maddi sıkıntı çeken, bir arkadaş yardımıyla bakıcılığa giren Izuku'nun hikayesidir...