Özel Bölüm

319 53 15
                                    

HİKAYEDEN ALINMIŞ BİR BÖLÜM DEĞİL, AKLIMA GELEN VE YAZMAK İSTEDİĞİM BİR KISIMDIR!

_____________________________________

"Hah! Bilmiş bilmiş konuşuyorsun ama bir halt bilmediğine eminim."

"Öyle mi dersin?" Lina, onu küçümseyen Slytherinli kıza meydan okur gibi baktı. "Peki o halde. Profesör?" Elini kaldırdı.

"Evet?"  "İksiri tekrardan kendim yapmak istiyorum."  "Ama bu iksiri yapmak için 5 aya ihtiyaç var. Neden onun yerine-"  "Şimdi ve bu iksiri yapmak istiyorum."  "Şey, peki o halde. Adınız ne demiştiniz?" Lina cevap vermedi ve öğretmen masasına ilerledi.

Asasını salladı, malzemeler teker teker özenle kazana girdi. Kazanın altında mavi alevler 1 metreyi buldu. "Doğru yaptığınıza-"  "Gayet eminim." diyerek genç Slughorn'u susturdu.

Kazandaki kepçe kendi kendine iksiri karıştırırken kazanın etrafında belli belirsiz saat ve büyük zincirler belirdi.

Saat ve zincirler kayboldu, alevler azaldı, kazanın içine birkaç malzeme daha özenle girdi. Kepçe son iki tur attı ve durdu.

"Bitti." 

Şaşkın bakışlar Lina'nın üzerindeydi. "Ama bu-"  "Zaman ilerletme büyüsü kullandım. Şimdi sizin iksirinizle karşılaştıralım profesör."  Lina asasıyla iki tane taştan, büyük yılan heykeli yaptı. İki kazana da kepçeleri daldırdı.

Lina'nın iksiri, Sloghorn'unkine göre daha parlak bir yeşildi.

Kepçeleri aynı anda eşit miktarda heykellere döktü. Lina'nın iksiri bütün heykeli eritti, Sloghorn'un iksiri ise heykeli en fazla yarısına kadar eritebildi.

"Profesör'ün iksirinde eksik bir tutam bitki özü ve fazladan iki tur karıştırma var. Bu yüzden heykeli sadece yarısına kadar eritebildi. Öte yandan benimkinde bütün gereksinimler tam ayarında oldu. Küçük hatalar bile iksiri etkileyebilir."

"Hak- Haklısınız. Yaşlandım tabi. Olur böyle hatalar."  "O halde işinizi brıakmanızın zamanı gelmiş. Öğrencilere yanlış bilgi vermeyin."  Sloghorn cevap veremedi.

"Bu ne küstahlık böyle!"  Kızıl saçlı kız kaşlarını çatmıştı.

Lina, kızıl saçlı kıza doğru ilerledi. "Bana göre, asıl küstah olan sensin Evans. Haksız mıyım?" Lily'nin yüzüne doğru düzgün bakabilmek için eğildi.

"Yakından daha çirkinmişsin."  Hey, Evans'a çirkin diyemezsin!"  Lina doğruldu ve James'e baktı.

Bu sefer James'in karşına geçti. Sınıf susmuş, onları izliyordu.

Lina, James'in saçından sıkıca tuttu ve kafasını sıraya sertçe vurdurdu. "Ağhh!"  "Sana ne demeli Potter! Sen de tam bir ahmaksın. Gerçi ahmak kelimesi senin yanından bile geçemez. Şey nasıl, budala? Ya da aptal? Zorba? Kendini beğenmiş? Ya da belki canına susamışsındır. Sonuçta bana karşı gelmek, bunu gösterir.

"Biliyor musun Potter," James ne kadar çabalarsa çabalasın, Lina çok güçlüydü. Kafası sıraya yapışacaktı neredeyse.

"Geldiğim zamanda öğretmenlik yapıyorum ve," James'in kafasını kaldırıp yüzüne bakmasına sağladı. "Benim geldiğim zamanda Crusio lanetini ceza olarak istediğimiz kadar uygulamak serbest. Hatta bu lanette epey ustalaştım. Üzerinde deneyerek göstermeme ne dersin?" Lina asasını James'e doğrulttu.

"Blöf yapıyorsun!"  "Hayır, korktuğun için blöf yaptığıma inanmak istiyorsun. Ama ben gayet ciddiyim." Asasın ucunda yeşil ışık huzmesi belirdi.

"Durun artık! Bu kadar yeter yoksa okul müdürüne olayı anltacağım!"  Lina asasını indirdi, James'i son kez sıraya sertçe çarptırdı ve sonra saçını bırakıp Sloghorn'a baktı.

"Sadece biraz disiplinli olmaları gerektiğini söylüyordum Profesör."  Sloghirn epey tedirgin görünüyordu. "Bence anlamışlardır. Bize iksirin doğru yapılışını gösteridiğiniz iiçn teşekkür ederiz. Şimdi yerinize oturabilirsiniz Bayan..."

"Snape. Bana Snape deyin."  "Nee!" James'in şaşkınlık nidası tüm sınıfta duyuldu. O sırada zil çaldı.

Harry Potter ve Kutup TilkisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin