Tebrikler! Yeni karakter kilidi açıldı! Hayırlı olsun! :D
(pek hayırlı olmayabilir ama neyse)-Yazarınız ortalığı karıştırdı birazcık-
kafanız karışabilir (ship yapan kısmı :D )Bu arada medyadaki resim bana ait
ALTTA ANKET KISMI VAR! (sadece bir soru)
İyi okumalar! :)
..."O adamdan..." Albus bir anlığına duraksadı. Lina'nın ağladığını görmeye hiç alışık değildi.
"Ki-Kimden?" Cevap gelmedi. "Kimden? Kimden korkuyorsun?" Göz gözeydiler. Lina yalan söylüyor ya da rol yapar gibi durmuyordu. Albus, Lina'nın yakasını bıraktı. Lina şimdi yere bakıyordu ama hâlâ ağlıyordu.
"Hey, iyi misin?" Omzuna dokunacakken Lina ona sarıldı. Albus bu davranışı hiç mi hiç beklemiyordu. Teselli etmek konusunda iyi değildi bu yüzden daha fazla üstelemedi ve o da sarıldı.
Ucu sivri bir neşter, bileğini kesti. Kolları ve ayakları bağlıydı. Çırpınsa da nafile. Neşterin açtığı kesik derindi. Gözlerinden durmadan yaşlar aktı. "Dur! Dur!" Neşter durmadı. Bileğinden koluna ilerledi. "Dur!" Sesi gitgide kısılmaya başladı. Neşterin açtığı derin kesikler epey acıtıyordu. "Dur." Sesi artık fısıltı gibiydi. "D-" Ağzı sıkı bir bantla kapandı. Neşter diğer bileğini geçti. ...
Lina artık titriyordu da. Gözyaşları Albus'un kazağını ıslatıyordu. "Lina?" Cevap yok. "Lina, sen..." Lina sadece daha sıkı sarıldı. Albus bir süre daha sessizce beklemeye karar verdi. Belli ki Lina kendine gelmekte zorluk çekiyordu.
Gökten bir damka Albus'un saçına düştü. Yukarı baktı. Burnuna da bir damla düştü. "Yağmur yağıyor. Yoksa..." Lina'ya baktı. "Sen mi yapıyorsun?" Lina artık titremiyordu. Nefes alış-verişleri de biraz öncekine göre daha düzenli gibiydi. Sarılışı daha gevşekti.
Albus şemsiye yapmak niyetiyle asasını kaldırdı ama Lina abşını olumsuz anlamda sallyaınca vazgeçti ve asasını indirdi. "Seni rahatlatıyor mu?" Cevap alamadı.
"Belki otursak-" Lina o sırada Albus'tan ayrıldı. Kolları hala Albus'un boynuna dolanmış haldeydi ama artık sarılmıyordu. Albus'un yüzüne bakmaya cesaret edemedi, bunun yerine yere bakarak konuştu. "O doktordan."
"Doktor mu? Hangi doktor? Aile doktorumuz mu?" Lina olumsuz anlamda başını salladı. "Özel..." "Özel doktorundan mı bahsediyorsun?" Lina başını bu sefer olumlu anlamda salladı. "Neden ondan korkuyorsun ki? Turnuvada, hiçbir şeyden böcürt kendi kendini yok etmişti yoksa unuttun mu?" "Kendi kendine yok olmadı. Korktuğum şey bilinmesin diye böcürtü güçlerimle yok ettim."
"Gerçekten korkuyor musun o doktordan?" Lina cevap vermedi. "Neden ama?"
"Çünkü..." Lina başını eğdi. Bir anlığına titredi, sonra tekrar cesaret bulup Albus'a baktı. "Beni her yıl bir haftalığına muayene etmek için çağırıyor, biliyordun." Albus başıyla onayladı.
"Aslında muayene etmiyor." "Nasıl yani?" Lina tekrar beşını eğdi. "Bende diğer büyücülerden farklı bir şeyler olduğunun farkında. Beni inceliyor. Tam olarak ne olduğumu anlamak ve kesin kanıt bulmak için..." Lina tekrar titredi. Ellerini Albus'un boynundan indirdi ve avuç içini gösterecek şekilde kollarını doksan derece açtı.
"Kolum temiz, değil mi?" "Evet?" "Bu bileklik sayesinde." Lina eliyle diğer bileğindeki yılanlı yeşil bilekliği gösterdi. "Bu bilekliğin bir özelliği mi var?" "Başlarda yaralarımı gizlemek için sürekli büyü kullanıyordum ama çok fazla dikkat gerektiriyordu ve bu yüzden başka şeylere tam anlamıyla odaklanamıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Harry Potter ve Kutup Tilkisi
Fanfic... "𝑇𝑒𝑚𝑚𝑢𝑧 𝑠𝑜𝑛𝑢 𝑑𝑜𝑔̆𝑢𝑚𝑙𝑢 𝑐̧𝑜𝑐𝑢𝑘 𝑣𝑒 𝑲𝒖𝒕𝒖𝒑 𝑻𝒊𝒍𝒌𝒊𝒔𝒊 𝑂'𝑛𝑢𝑛 𝑠𝑜𝑛𝑢𝑛𝑢 𝑔𝑒𝑡𝑖𝑟𝑒𝑐𝑒𝑘." ... ... İşte oradaydı. Ravenclaw'ın kayıp Diademi... Yukarıdan düşen ay ışığı , tacı gözalıcı şekilde parlatıyordu. Öyl...