Ep.38

458 43 13
                                    

Neredeyse 1 yıl geçmiş son bölümün üstünden.Bu kadar zaman geçtiğini farketmemiştim 😑 Hala okuyanlar varsa işte yeni bölüm 🎈
Ve yarım bırakılan fikler sinirimi bozduğu için onları tamamlamaya geldim.Onları bitirip buraya veda edeceğim.

İyi okumlar

Tıpkı planladıkları gibi Jongdae'nin doğum günü için kafedelerdi.Jomgdae'nin kendisi de dahil olmak üzere.

"Of bu kadar zahmete ne gerek vardı ya." Jongdae'nin sahte yakınmasına çoğunluk göz devirirken kalan son hazırlıklar tamamlamaya devam ediliyordu.Başta kendi aralarında bir kutlama olarak planlasalarda tabiki Jongdae,Sehun'un telefonunu gizlice alıp grubu okumuş ve ufak bir parti olacağı için yaygara koparmıştı.

Sonuç olarak Jongdae'nin fakültesinden insanlar da davet edilmiş ve ufak planlanan organizasyon birden kocaman bir hal almıştı.

"Bir şeyler oluyor ve ben bizi düğüne hazırlanır gibi Jongdae'nin doğum günü partisine hazırlanırken buluyorum.Her yıl yiyoruz bunu."

Sehun söylenip elindeki son balonu da şişirmeye başladı.O sırada Chanyeol da mutfak tarafındaki yardımlarını bitirip dönmüştü.Aslında bir sigara molası verse iyi olurdu ama herkes yetiştirmek için bu kadar çabalıyorken gönlü buna el vermedi.

"Şş sidikli,şu masaları birleştirsene.Niye boş duruyorsun?"

"Tut ucundan da bir işe yara."

Pekala,sigara molasına çıkmak şu an daha mantıklıydı.

"İşim var benim arka tarafta.İttiriver işte."

"Aman git be,kızlar gelir zaten şimdi.Onlarla çekeriz."

Chanyeol,kuzeninin cevabı pek umrunda olmadığı için omuz silkip arka tarafa yönelmişti.Ama konu Jongdae'nin ilgisini çekmişti bile.

"Kızlar derken,yani bilmediğimiz kızlar mı gelecek?"

"Kanka bildiğin kızlar var mı ki?" Seungwan bunu her ne kadar ciddi söylese de biri hariç herkes gülüyordu.O birinin kim olduğu da pek sır değil sanırım.

"Dosdoğru bir arkadaş olsaydın da azıcık bildiğimiz kızlar olsaydı." Jongdae homurdanarak sandalyeyi çekti.Diğer herkes bir şeyle uğraşırken o tabiki elini sürmüyordu.Sonuçta doğum günü çocuğuydu öyle değil mi?

"Aslında bak bugün davet ettiklerimden biri sana göre.Ama işte uzun mesafe ilişkisi olmaz ya boşver."

"LAN YAKIN MESAFEDE BİR BOK OLUYOR MU Kİ?"

Ani yükselişi beklenmedik bir şey değildi.Jongdae "Neden beni seven bir sevgilim yok Tanrımmmm,neden!!?" diye ağlayıp kendisine yazan herhangi bir varlığı "Ben ilişki düşünmüyorum yalnız .s.s" diye ikinci dakikada tersleyen biriydi.İlişkisi olsun istiyordu ama istemiyordu da işte.Böyle zamanlarda sevgilisi yok diye sızlanıp kızlarla karşı karşıya gelince anında kankaya bağlıyordu.Yine de Seungwan üzerine düşen kankalık sorumluluklarını yerine getirmek adına devam etti.

"Ya Busan'da yaşıyor kanka,o kız sana gelmez."

Busan.
Seungwan'ın arkadaşı.
Kız cinsiyetinde.

Sehun şişirdiği 500 bininci balondan dolayı nefes nefese Seungwan'a döndü.Bahsettiği kişi Seulgi olamazdı değil mi? Olmamalıydı.Kendisi ve Chanyeol'un geleceği için,özellikle de kendi geleceği için,doğmamış çocukları için -veya evlat edinmediği çocuklar için,malum partnerinin doğurgan olup olmayacağı henüz meçhuldü- bahsettiği kız Seulgi olmamalıydı.

"Adı Kang Seulgi."

"YA HADİ ORDAN CANIM SİKTİR!"

Seungwan'ın çatılı kaşları,Jongdae'nin şok olmuş bakışları arasında ayağa fırlayıp mutfaktan henüz çıkan Junmyeon'u bile gözü görmeden arka kapıya doğru koştu.

"Chanyeol boku yedik Chanyeol,sen siki tutacaksın diye ben tuttum!"

Sigarasından son nefesi çekip ayaklarının altında ezerken kendisine yaklaşan çocuğa baktı.Yaygara kopardığına göre bir şeyler olmuştu ama sakinleşene kadar dediklerinden bir şey anlayacak gibi durmuyordu.

"Bir dur oğlum ya,sakin ol.Anlat noldu?"

"Seulgi-"

"Şşt!"

Hızla Sehun'un ağzını kapatıp etrafına bakındı.Baekhyun ve Jongin pasta işini halletmeye gitmişlerdi ama ne zaman dönecekleri ve hangi taraftan gelecekleri belli değildi.Baekhyun her ne kadar Seulbin olarak bilse de,Seulgi ismini duyması iyi olmazdı.

"AĞH,püh çek şu bok gibi tütün kokan elini!"

Sehun bu hayatta en çok rengarenk çoraplardan nefret ederdi.Sonra da sigaradan.

"Mal mısın abiciğim,Baekhyun duysa bunu-"

"Lan duymasını siktir et,görecek kızı birazdan!"

Chanyeol kocaman olan gözlerini mümkünmüş gibi daha da büyüttü.

"Ne diyorsun oğlum?"

"Gerizekalı kuzenin davet etmiş.Seulgi gelecek birazdan!"

Bir iki adım sendeleyip çöp kovasına çarpınca durdu.Baekhyun zaten kendinden nefret ediyordu,bir de bu oyunlara girdiğini duysa bir daha asla yüzüne bakmazdı.Bunu çok iyi biliyordu.

"Koş.Yürü lan yürü,Seungwan'a anlatalım da kızları yollasın!"

Hızla içeri koşup masaları tek başına itmeye çalışan kızı omuzlarından tutup kendine çevirdi.

"Kuzen,send-"

"Biz geldik."

Chanyeol umutsuzca kapıya döndü.Kalbi miniği görünce bir anlığına içinde bulunduğu durumu unutup depara kalktı.Sarı tişörtün içinde mümkünmüş gibi daha da parlak görünüyordu.Elindeki pastayla kendisine doğru yürümesi aklını iyice bulandırmış,birazdan yaşayacağı anı hepten unutmuştu.

Ve o anda yeniden kapı açıldı ve içeriye iki kız daha girdi.

"Selam!"

"Seulbin?"

İşte şimdi gözünü kör eden parlaklık sönmüş,karanlığa gömülmüştü.





Uzun zamandır yazmadığım için baya paslanmışım.Şimdilik burada kesiyorum ama diğer bölüm de hemen bu gece gelecek

Best Friend Problems (Problems Texting Serisi-2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin