star, wind, flower, sun

60 11 22
                                    

*Biraz da Türkçe pop dersek :D mümkünse Jongin'in dansında dinleyin ehe*

Jongin sürekli direksiyona bakıp duruyordu. Yolu kontrol etmediği vakitlerde tabi. Çok heyecanlı olduğu için arabayı sürmeyi Taemin'e bırakmıştı ancak şimdi bunun iyi bir fikir olup olmadığından emin değildi. Kai sahip olduğu en kıymetli ikinci şeydi ve delinin tekinin elindeydi. Derin bir nefes alıp yola odaklanmaya çalıştı. Finallere gidiyor olduklarını kafasından atmaya çalışırken başka bir stres faktörü yaratmak tam da ona göreydi.

Hayatındaki tüm değişiklikler onu sakin ve tasasız halinden endişeli ve dertli bir hale getirmişti. Belki de artık kaybedecek şeyi daha fazla olduğundandı. Bu halinden kimi zaman memnun oluyordu, harekete geçmek ya da cesaret almayı sağlıyordu. Yine de şu an hızla atan kalbi onunla pek de aynı fikirde olamayacaktı.

"Jongin, Taemin'i gözlerinle öldüreceksin. Kes şunu." Tam arkasından gelen sesle buna yapabileceği tek çözümü getirdi ve gözlerini kapattı. O Kai'yi bir F1 arabası gibi sürerken tek çare bu olabilirdi.

Kyungsoo, Moonkyu ve Xiumin arkada oturuyorlardı. Suho ve Lay ile orada buluşacaklardı. Onlar gelirken başka bir yolu tercih ettiğinden aynı arabada gitmeyi teklif etmemişlerdi. İkisinin birleştiğini duymak Luhan ile Sehun'dan daha fazla mutlu etmişti esmer çocuğu. Hala şeytana karşı içinde kin besliyordu, onun yalnızca işini yaptığını bilmesine rağmen onu Kyungsoo'dan uzak tutmak için yaptıklarını öğrendiğinde öfkesine hakim olması epey zor olmuştu.

Hatta bunu yalnızca Sehun'un hatrı için yapıyordu. Luhan ne kadar çabaladıysa Sehun iki katı kadar çabalamıştı ve eğer ona yaptığı her şeye rağmen aşıksa ibliste de iş vardı.

Bu konuları düşünmek nabzını biraz da olsun düşürmüştü. Ancak araba aniden durduğunda göz kapaklarını kaldırdı. Gelmişlerdi. Gergince etrafına bakındı herkes arabadan çıkana kadar. En son zar zor kendisi inmişti. Kapıyı açacak yer bile bulamamıştı gerçi. Kalabalığın ortasına düşmüş gibilerdi. Bunca zaman seyirci olmadan sergiledikleri performansların sonunda büyük bir kalabalık onları izlemeye gelmişti.

Daha da kaygılanmaya engel olamadı. İki finalistin aynı arabadan inmesi yetmezmiş gibi el ele tutuşuyorlardı. Herkesin ilişkilerinden haberi olmasına rağmen bu delici bakışları engellemiyordu. Bazıları öylesine derin bakıyordu ki adeta ruhlarının içinden geçiyordu bakışları. İki gencin de eli terlemişti yine de birbirlerine sıkıca tutunuyorlardı.

İçeri girmek için kapının önünde bekleyen büyük kalabalığı yardılar ve Seoul'ün en meşhur tiyatrolarından birinin karşısına dikildiler. Onları bekleyen adam kapıyı hızla açıp yalnızca yarışmacıların içeri girmesine izin verdi. Aniden yüzlerine çarpan serin havayla birlikte hepsi yeniden yaşadığını hissetmişti.

Boğuk ve ter kokan dışarısının aksine tiyatro salonu temiz bir şekilde soğutuluyor ve havalandırılıyordu. Heyecandan terlemiş şakaklarını sildi elinin tersiyle Jongin. Sonuç ne olursa olsun kazanmış olduğunu biliyordu. Sevgilisi yanındaydı, elini tutuyordu ve hiç bu kadar tamamlanmış hissetmemişti. Artık bu yarışmada rakibi kalmamıştı, onun kazanması da kendisinin kazanması demekti. Kyungsoo kalbinin diğer yarısıydı.

Hatta bu konuyu hiç onunla konuşmamış olsa da Jongin onun hikayesini duyduğundan beri diğerinin kazanmasını istemişti. Kendisi kazanırsa elde edeceği ünvanın dışında hayatında pek fazla değişmeyecekti ancak Kyungsoo'nun kazanması kendini tüm öğrencilerine ispatlaması ve eski yerini sağlamlaştırması anlamına geliyordu. Onun bu birinciliğe Jongin'den daha fazla ihtiyacı vardı.

İçinde şu zamana kadar büyüttüğü hırsı yavaşça solan bir çiçek gibi kaybolup gidiyordu. Artık hayatında bu dans yarışmasından çok daha önemli şeyler, çok daha önemli kişiler vardı. Geçen hafta gittikleri denizden sonra kırık bir bronz tene sahip olan sevgilisine baktı bir süre. Simsiyah saçlarının kapladığı alnı ve yanaklarını, tatlı burnunu ve gözünü asla alamadığı dudaklarını uzuncuna süzdü. En çok da gözlerinde takılı kaldı. Kalbinin en derinini gören gözlerinde.

pygmalion // kjiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin