I Became The Childhood Friend of the Obsessive Second Male Lead [NOVEL ÇEVİRİ]

19.bölüm

"Hoo-hoo, bu kadar iyi görüneceğini biliyordum."

Emily, Dük'e gülümsedi.

"Peki, hangi aksesuarı istersin?"

Dük, Emily'nin kurdelesine, mini şapkasına ve tacına tek tek baktı ve sonra bir an için Noel'e baktı.

O her şeye burnunu sokan çocuk şu anda çok sessizdi ve bu Dük'ü rahatsız ediyordu.

(noelciğim noldu canım konuşsana dilinimi yuttun 😂😂😂)

"Noel."

Oğlu oldukça dalgın görünüyordu, cevap verdi, babasının çağrısına şaşırdı.

"Ha, evet?!"

Dük, oğlunun yakalanmış bir hırsız gibi davranmasından biraz endişeliydi. Her neyse, şimdi bunu belirtmemeye karar verdi.

(çocuk ifşa oldu ifşa 😂😂😂 resmen dili tutuldu)

"Ne düşünüyorsun?"

"Ne, ne hakkında?"

Noel kekeleyerek sorduğunda Dük durumu nazikçe açıkladı. Belki de oğlunun aklı başka konulardaydı.

Zaten bu tarz bir giydirmeyle ilgilenmiyordu.

"Kurdele, mini şapka ve taç arasından hangisinin daha iyi göründüğünü soruyorum."

"Seçmemi mi istiyorsun?!"

"Sadece bir fikir istiyorum. Seçtiğin şey prensesin mutlu olup olmayacağını bilmiyorum."

Noel aceleyle masanın üzerindeki süslemelere baktı ve Rieta'nın başındaki küçük tacı tespit etti.

Bu sırada onun bakışlarıyla karşılaştı. Noel aceleyle aşağı baktı

(😂😂😂😂 utandı ay haykırarak güldüm burda sürekli kızla dalga geçiyodu yok sincap yok bilmem ne tabi kız adam akıllı giyinince insana benzedi)

"....!"

Şaşkınlıkla, biraz morali bozuk bir şekilde masaya döndü.

"Ö-önce, tacın iyi olduğunu düşünmüyorum."

Babasına cevap verdi.

Evet, taç doğru değildi çünkü o zaman Rieta gerçek bir prenses gibi görünürdü. Elbette gerçek bir prensesti ama onun böyle görünmesinden hoşlanmamıştı.

"

Dük Noel'i bir seçim yapmaya çağırdı. Biraz sıkıntılıydı.

"Ah, uh... Sanırım öğretmenimin gelme zamanı geldi, bu yüzden acele edip gitmem gerekiyor. Evet, bunun için hazırlanmalıyım."

Noel telaşlandı, var olmayan saatine bakıyormuş gibi yaptı. Elbette hocası bir süreliğine gelmiyordu ama Dük pek anlamadı.

Noel'e acele etmesini söyleyerek başını salladı ve Noel koşarak salondan çıktı.

Noel çıkarken arkasını dönerken kurdele takan Rieta ona baktı.

'Güzel...'

....Noel kendi kendine düşündü.

Tabii hemen başını salladı.

"Sen delisin Noel Mayer!"

Bu sakar prensese çok fazla hayran olduğu için kendini azarlamak istedi. Ayrıca, onu böyle düşündüren o eski püskü elbiseden pek hoşlanmamıştı.

O elbisenin üzerine tuhaf bir büyü yapılmış olmalı. Aksi takdirde, Rieta bu kadar güzel görünmezdi.

Odadan çıkarken, Rieta'dan çıkardı.

"Tamamen garip. Sana hiç yakışmıyor. Krallıktan gelen bu kıyafetler sana çok daha iyi!"

"....?"

Anlayamayan Rieta başını kaldırıp güldü ve Noel kendi kendine mücadele ederek kapıyı çarparak kapattı ve gitti.

"Noel neden kızgın?"

(ay yazık benim sincabıma oğlanın ne dediğinide anlamıyo zaten jxnxnfmr)

Rieta Dük'e sorduğunda, açıkça duyarsız bir yüzle cevap verdi.

"Muhtemelen, üçünden sadece birini seçmek zorunda kalmaktan hoşlanmadı."

"Öyle mi demek istedi? Garip bir şey söylemiş gibiydi..."

"Bu, üçünün birlikte garip bir şekilde iyi göründüğü anlamına geliyor."

Dük, aşkın yorumunu uyguladıktan sonra hızla Emily'ye başını salladı.

Sonunda hepsini satın aldı.

******

Üç gün sonra, bir gün önce gelen Kral Liz'in katılmasının planlandığı, imparator tarafından verilen bir öğle yemeği olan Rieta'nın ilk resmi gezisiydi.

Bir hizmetçinin yardımıyla Rieta bir elbiseye büründü ve Dük'ün peçenin ardından yaygarasını dinledi.

"Aklında tutman gereken tek şey bu. Yine de orada olacağım, bu yüzden bir tercümana ihtiyacın olursa, lütfen bana fısılda."

"İmparator önümdeyken bunu yapabilir miyim? Sence bu kabalık değil mi?"

Bu, 'Rieta'dan başka kimse yapamaz' anlamına mı geliyor?

Özel muamele biraz garipti, bu yüzden Rieta başını ekranın üzerinden biraz uzattı ve çaresizce gülümsedi

"Dük'ün düşünceleri beni harika bir konuk gibi hissettiriyor."

"....?"

Sözlerinde tuhaf bir şey mi vardı? Dük'ün donuk yüzü soru işaretleriyle doluydu. Onun krallık dilini anlamadı mı? Rieta, Imperial'de söylediklerini tekrarlaması gerekip gerekmediğini merak etti.

"Geç cevap verdiğim için üzgünüm."

Neyse ki, çabucak cevap verdiği için bu bir anlayış meselesi değildi.

"Düşünüyordum."

"Düşünmek mi?"

"Bence 'harika'dan başka yol yok

Rieta, Dük'ün kendisiyle alay ettiğinin bariz olduğunu düşündü ama yüzü ciddiydi, çalıştığı zamanki gibi değildi.

*******
En sevidiğim bölümdü şu ana kadar bu novelde beklediğim gibi noelin tepkikeri müko 😂😂😂