"İzleri görüyor musun Clementine? Onlar benim bütün gerçeğim."
*
Orijinal kurgu ve ana karakterleriJ.K Rowling'e ait olan Harry Potter 'ın hayran kurgusudur.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tove Lo- Thousand Miles
Bakışlarındaki acı ve pişmanlığı görebiliyordu. Clementine ona doğru adımladığında annesi onu tuttu.
"Lütfen, sadece bir kaç saniye."
Annesi onu dinlemedi, ikisinin birbiriyle konuşmasına izin vermeden kızını oradan çıkardı.
"Clementine!"
Remus'un bağırışı hiçbir şeyi değiştirmemişti.
"Yapacak bir şey yok Remus." Dedi Peter. " Konuşabilme ihtimaliniz kalmadı."
"Böylesi daha iyi Remus." Sirius'un sesindeki öfke hala belirgindi. "Seni öldürmeye çalıştı farkındasın değil mi?"
"Bir açıklaması olduğunu biliyorum."
"Nereden biliyorsun?" Dedi Sirius öfkeyle. " Seni öldürmeye çalışmasının nasıl bir açıklaması olabilir? Salak mısın oğlum sen?"
"Onu seviyorum! Ve biliyorum... biliyorum ki bir açıklaması var."
*
Remus'un son anda karar vermesiyle geldikleri yoldan geri dönmüşlerdi, resmen okuldan kaçmışlardı hem de Clementine için, Remus'u yaralayan Clementine için.
Sirius ve James, Remus'a engel olmaya çalışmışlardı ama Remus dinlemiyordu, dinleyemezdi.
Kim ne derse desin, Clementine ile konuşmalıydı.
Belki de aşk 17 yaşında bir çocuğa göre bir şey ifade etmemeliydi çünkü daha önlerinde upuzun bir yol vardı fakat Remus için ifade ediyordu. Çok şey ifade ediyordu.
Hogsmeade'de soğuk ve kasvetli bir hava vardı. Remus hızlı adımlarla yürüyordu, diğerleri de onu takip ediyorlardı. Clementine çok uzaklaşmış olamazdı.
"Şimdi bana sinirlenme ama." Dedi Peter. "Seni Clementine'i burada bulacağına inandıran şey ne? Cisimleşmiş olamazlar mı? Ki bu büyük bir olasılık."
Biliyordu, gitmiş olduklarını biliyordu ama yine de onu aramak istiyordu.
Henüz vedalaşmamışlardı, gidemezdi.
Boş sokakta bir cisimlenme sesi duyuldu, ihtimal gerçek olmuştu.
"REMUS!" Duydukları çığlıkla sesin geldiği yöne doğru kafalarını çevirdiler. Clementine, sanki birinden kaçıyormuşçasına koşuyordu, ona doğru koşuyordu. Aralarındaki mesafenin aşılması saatleri alıyormuş gibi geliyordu.
Annesiyle birlikte cisimlendikleri sırada son anda elini annesinin elinden çekmişti. Vedalaşmadan gidemezdi, her şeyi ona anlatmalıydı.
"Son kez dahi olsa seni görmeliydim!" Şimdi, Remus'dan koşuyordu.
Aralarındaki mesafe oldukça azalmıştı. İkisi de koşuyordu. Remus kollarını iki yana açtı, Clementine'in hızla ona sarıldı. Clementine, Remus'un kollarındaydı, sarılmaları çok uzun sürmedi. Ve her şey birden bire oldu. Clementine,Remus'un kolları arasından bir tüy gibi kaydı. Remus ne olduğunu anlamamıştı, onu tutmak için yeltendiğinde Clementine çoktan yere düşmüştü.
Hogsmeade'in sokakları Remus'un bağırışıyla inledi. Yağmur çiselemeye başlamıştı, yağmur damlaları ve göz yaşları birbirine karışıyordu.