clementine -remus lupin x çapulcular

24

"Bana onu anlat." Dedi Willow. " Yazdığın her satırı adadığın o gizemli kızı merak ediyorum."

Remus'un kalemi gürültüyle yere düştü. " Bunun hakkında konuşmak istemiyorum."

Remus'un doğumgünü partisinin sabahındaydılar. Parti kısa sürmüştü, Remus herkese teşekkür edip yanlarından ayrılmıştı. O gece kendini odasına kapatıp yazı yazmaya koyuldu. Sabah'ın ilk ışıklarıyla çalan kapısını açtığında karşısında Willow belirivermişti.

Remus çalışma masasına oturmuş yazı yazıyor, Willow ise Remus'un yatağına oturmuş onun yazılarını inceliyordu.

" Hakkında konuşmak istemediğin, seni hatırlamak istemeyen birine aşık olmamalısın Remus."

"Ona aşık olmak bir seçim değildi, onunla göz göze geldiğim ilk ona çoktan aşık olmuştum."

Willow, saçlarının ucuyla oynuyordu. "Seni anlayabiliyorum, benim aşık oluş hikayem de tam da böyle gerçekleşti."

*
4 Yıl önce,Elmer Malikanesi

"Ne yaptın Edlyn? Yeminin bozulmasını nasıl sağladın?" Joshua'nın annesi Julie Harris'in gözleri dolu doluydu.

"Yemin hiçbir zaman var olmadı,Julie. Yemin başından beti bozuktu."

Edlyn Elmer, sıkı bir safkan destekleyicisi olsa da kızının bu yolda zarar görmesine göz yumamamış ve büyüyü eksik yapmıştı, hiç kimsenin ruhu duymamıştı.

Clementine'in sorun çıkarmayacağından dolayısıyla da büyünün gerçekliğinin sorgulanmayacağından fazlasıyla emindi, fakat bir gün her şey Clementine'in aşık olmasıyla yerle bir olmuştu.

Remus, o paspal çocuk kızının gözlerinin önündeki perdenin ta kendisiydi. Clementine, onun için okuldan atılmış ve bir çok şeye bulaşmıştı. Joshua'nın eğitimini zedelemişti.

" Çocuklarımıza zarar gelmesine izin veremezdim, Julie."

Julie Harris, Edlyn Elmer'a sarıldı. Ağlamasını o kadar uzun zamandır tutuyordu ki çenesi kasılıyordu.

"Şimdi ne olacak?" Diye sordu Julie.

"Obliviate, yapılacak tek şey bu."

*

Joshua ve Clementine, Elmer malikanesinin bahçesinde oturuyorlardı.

"Bana söylemeliydin! Bana söylemeliydin, Clementine! Bir yolunu bulurduk! Şimdi hiç çıkış yolumuz yok."

Bir çok insan onların birbirlerinden nefret ettiğini düşünüyordu fakat olay öyle değildi, ikisi de birbirini her zaman desteklerdi. Joshua bu yüzden ona kızıyordu.

" Gizlice bütün bu işleri yapmak yerine bana söylemeliydin, ben bir şekilde ekini oyalardım."

Clementine bir şey söylemek için dudaklarını araladı, duraksadı ne diyeceğini unutmuştu.

Birden bire ikisi de bulundukları yere nasıl geldiklerinin şokunu yaşadılar. Annelerinin onlara yaptıkları 'Obliviate'den habersizlerdi.'

Clementine'in Remus'dan tanışması, bozulmaz yemin, Joshua'nın avcılık ekibi, okuldan atılmaları,hepsi akıllarından uçup gitmişti...