Bölüm 16

781 39 3
                                    


Aytaç: "Ancak emin olmadan kimseyi suçlamak istemiyorum." dedi ve yüzünü Sena'ya çevirdi. "Sana birkaç şey sormamda sakınca var mı?"

Sena birkaç saniye boş gözlerle baktı ve cevap verdi. Sena'nın bugün, önceki günlere göre çok gergin olduğunu hepimiz rahatlıkla söyleyebilirdik. Bu oyunun kendisi için bile tehlikeli olmaya başladığını söylemişti. Bunu aldığı mesaja bağlamıştım ancak...

Sena: "Ne demek istiyorsun?"

Aytaç: "Sadece birkaç şey soracağım. Herhangi bir şeyle seni suçladığım yok. Öncelikle, mesajı okuman neden bu kadar uzun sürdü?"

Sena: "Ne?"

Aytaç: "Kendi telefonuma baktıktan sonra etrafı inceledim. Burada çok kalabalık değiliz, herkese bakacak kadar vaktim var. Ancak sen herkesten daha uzun daldın. Neden?"

Sena: "Düşünüyordum." dedi gergin bir şekilde. Baskı altında hissettiği her halinden belliydi.

Aytaç: "O zaman seni çok düşündürecek bir mesaj aldığını çıkarabilir miyiz? Hepimiz yazılan şeylere hiçbir anlam verememişken senin bu kadar düşünüp bir sonuca varmanı neye bağlıyorsun?"

Sena: "Çünkü bir şeyler fark ettim. Dediğim gibi, bugüne kadar kendimden emindim ama artık ben de bu oyunun içinde hissediyorum."

Aytaç: "Bugüne kadar kendinden emin olduğuna göre gerçek anlamda saklayacak bir şeyin olmadığını varsayabiliriz değil mi? Böyle hisseden birinin yaptığı tek şey hayatını sıradan bir şekilde, gizli bir şeyin olmadan yaşamak değil midir? Yapabileceğin en gizli şey cinsel içerikli film falan izlemek olsa gerek, onun da kimseye açıklanıp şoke edecek bir durumu yok. Ne oldu da kendini artık tehlikede hissetmeye başladın? Bu benim çok dikkatimi çektiği için ve tek farklılık sende olduğu için senden şüpheleniyorum."

Sena iyice gerildi. Bacaklarını iyice birbirine kenetledi, omuzları iyice büzülüp birbirine yaklaştı, başı hafifçe öne eğildi. Elleriyle başını tuttu, nefesi hızlandı.

Aytaç: "Tahminimce cevabı bulduk. Sadece neden olduğunu anlamamız gerekiyor. Tahminim yanlış olsa, haksız yere suçlanan kişi kendini hırsla savunmaya geçerdi. Doğrulanabilir küçük detaylarımız da var. Üstüne, söylediklerimden sonra yaşadığın özgüven değişimi de sen olduğunu doğruluyor."

Aslı: "Ya sen geri zekalı mısın? Durduk yere üstüne gittiğin için gerilmiş ve siniri bozulmuş olabilir mi? "

Sena sakinleşti ve başını kaldırdı. Gözlerinden akan birkaç damla yaşı silip burnunu çekerek kendine geldi. Alnına düşen bir parça saçını kulaklarının arkasına geçirdi ve konuşmaya başladı.

Sena: "Aytaç haklı. Mesaj gelmeyen kişi benim ve ayrıca şu an bu oyunun yaşanma sebebi de benim. Bir aptal olduğum için bunu dün fark ettim. Size her şeyi anlatıp, kendi sırrımı başkasına bırakmadan kendim söyleyeceğim."

Sırlarınızı BiliyorumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin