Anormal bir okul gününü atlattıktan sonra hem zihinsel hem de fiziksel olarak yorgun bir şekilde kendimi yatağa attım. Yorulmuşken yatağa yattığınız ilk anın verdiği tarifsiz haz, herkesin en sevdiği hislerden bir tanesi olsa gerek. Bu hissi iyice tatmak için bir süre sadece uzandım ve düşünerek tavanı izledim. Birbirinden nefret eden iki kişi sarıldıktan sonra birbirlerine karşı ne kadar da yumuşadığını gözlerimle gördüğüm bir gün olmuştu. "Anlaşılan ortak bir düşman insanların arasındaki buzları gayet kolay eritebiliyor." diye düşündükten sonra bir süredir bakmadığım telefonumda fazlaca mesaj birikmiş olduğunu tahmin ederek kontrol etme zamanım geldiğini düşündüm.
Yine grupta kimin bu mesajları attığı hakkında tartışmalar yaşanmış, en sonunda da Aytaç'ın bize sunduğu yöntemi kullanmaya karar verilmişti. Yarın yine öğle tatilinde toplanıp herkesin kendi arkadaşını savunduğu, böylece kendisinden tamamen emin olmadığımız kişileri suçlu ihtimalli kişiler olarak ele alacağımız bir toplantı yapacaktık. Saat 22'ye yaklaştı ve henüz gizemli kişiden bir mesaj gelmemişti. Birisinin gruba "Mesaj gelmiyor galiba? Tek seferlik bir şey miydi yani?" yazması ile malum numaradan mesaj gelmesi eş zamanlı oldu.
<Mesaj> 0507...: "Hepinize iyi akşamlar dilerim! Umarım oyunumuzun ilk bölümünde eğlenmişsinizdir. Henüz hiçbir şey olmadı diyebileceğimiz halde ben çok eğlendim! Umuyorum ki hep beraber eğlenmeye devam edeceğiz c: İkinci oyunumuz yine ilki ile aynı. Seçeneklerden biri doğru, biri yanlış. İlkindeki gibi bir cezayla karşılaşmak istemiyorsanız hangisinin doğru olduğunu yarın akşama kadar bulmanız gerekiyor.
Bugünkü şanslı kişi Ezgi
-Reddit'te insanların fantezilerini (acaba ne hakkında :) ) paylaştığı bir konu başlığında çok popüler bir üye :o
-Bir sahte hesaptan kendi fotoğraflarını ve fetişistlere kullanılmış kıyafetlerini, çoraplarını satıyor.
İkinci olarak en yakın arkadaşımın hedef alınmasıyla olayların gerçekliğini daha derinden hissettim. Başkalarının başına gelen kötü olaylar her ne kadar hepimizi üzse de, kendimizin veya yakınımızın başına gelince gerçekliğini daha da hisseder kahroluruz ya, öyle bir his yaşadım. Artık durum çok daha ciddiydi. Sonuç olarak her gün okula gidiyorum ve yanımda iyi vakit geçirmemi sağlayan ve beni yalnız bırakmayan kişinin başına kötü bir şey gelmesini istemiyorum, o yüzden de bu durumda onu yalnız bırakmamalıyım diye düşündüm. Mesajı o da almış olmalıydı ve kim bilir nasıl hissediyordu. Kendisine mesaj atmak için konuşmamıza girdiğimde profil fotoğrafının olmadığını gördüm. Muhtemelen konuşma uygulamasını silmişti. Beni engelleyecek değildi sonuçta. Aramayı denediğimde de ulaşılamıyordu. En iyisi bir SMS bırakayım diye düşündüm ve gördüğü an beni aramasını söyledim. Bu sabah biraz endişeli gözükmesinin sebebini de şimdi anlamıştım. Sanırım sırrının açığa çıkmasından korkuyordu.
Grup mesajlarına döndüğümde herkes seçeneklere şaşırmış gibiydi ve üzerinde tartışıyordu. Tepkiler "Hahaha çok iyi" ve "Yalnız çok korkunç değil mi?" arasında gidip geliyordu. En yakın arkadaşım hakkında böyle konuşulduğunu görünce müdahale etmem gerektiğini düşündüm. Ancak ne diyebilirdim ki? Verebileceğim herhangi bir tepki Ezgi'ye karşı cephe alınacak bir tartışmaya evrilebilirdi. O yüzden tartışmamaya karar verdim. Bir yandan da çoğu kişi doğru cevabı bulmak, böylece cezadan kurtulmak istiyordu. Aramızda olayı pek ciddiye almayanlar da yok değildi ama pek konuşmadıkları için sadece ciddiye alanlar göze çarpıyordu. Ezgi'ye de ulaşamıyorduk. O yüzden doğru cevabı ondan almamız da pek mümkün gözükmüyordu. Kısacası yarın hem mesajı atan kişinin kim olduğu, hem de Ezgi hakkında doğru cevabı bulmak için uzun bir tartışma bizi bekliyor gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sırlarınızı Biliyorum
Misteri / ThrillerBir gün siz ve etrafınızdakilerin sırlarını açığa çıkaran, sizlerden istemeyeceğiniz şeyleri yapmanızı isteyen birinden mesajlar alsanız ne yapardınız? 12-B sınıfı, yeni bir öğretim yılına başlarken aralarından biri hakkında biri doğru biri yanlış o...