İstediğiniz bir konuda yazmamı ister misiniz? Yorumda belirtin lütfen.
Günümüz öylesine beni boğuyor ki şimdi, geçenlerde kitap okurken bunu fark ettim. Çeşit çeşit insanlar etrafımızı sarmış.
Ben her zaman geçmişi özlemişimdir. Televizyon icat edilmeden önceki zamanları, ailemizle konuşabildiğimiz o güzel günleri...
Ne zaman internet çıktı, işte o an sanal aleme dalar olduk hepimiz.
En mutlu anına geri dönmek istesen o gün ne zaman olur? Pekala size de sordum. Yorum yapınız.
Benim... Sanırım 5. Sınıf zamanım ve öncekiler. Daha da inceltirsem, elektriğin kesildiği o geceler.
Mumlar yanar, aile yeniden aile olur.
İnternet tüm kötülüklerin başında yer alır bence.
Büyüyor ve bir çılgın gibi her tarafı sarıyor. Aptallaşıyoruz iyice. Bizim suçumuz değil. Ama düzeltmek elimizde.
Takılmayalım bununla fazla. Miktarı bilelim bence.
Bizi öldürmeden bırakalım.
Onunla geçirdiğimiz vakitleri ailemizle, arkadaşlarımızla geçirsek, dışarıya çıkıp temiz hava alsak ne güzel olur aslında. Asosyal değiliz, görgüsüz gibi kullanıyoruz sadece.
Kardeşin sınavdan 90 almış ve ağlıyor mesela. Twit yazmak yerine teselli ver.
Bir de o mesele var tabii. Şüheda'nın yazdığı bir yazıda okumuştum.
Paylaştığımız bilgiler, özel hayatımız, resimler... Bir yerlere kaydoluyor. Ve inan bana bunu düşündüm.
Mantıklı. Belki de resimlerimiz sapık biri tarafından düzenleniyor. Fake hesabın açıldı.
Bir ucu mantığa dokunuyor. Düşün hep. Sadece birkaç dakika sürer bu. Daha fazlası da olabilir ama hayatın kurtulabilir.
Ne güzel demiş Caine:
Olasılık öyle bir şey ki, sonucunda ya kazanırsın ya kaybedersin. Ama doğru mantık, doğru düşünce seni hep kazanca sürükler.
Pekala bunu ben yazdım ama özet olarak böyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ben İyiyim
Non-FictionBu kitap; bazen sizin iç dünyanız olacak. Hissettiklerinizi dile getirecek. Bazende size yardımcı olarak. Unutma; "Güçlü olmana gerek yok. Etrafındakiler gibi sende numara yap. Güçlü görün!" *Tünelin sonunda bir ışık var. Ve bu şarkı da, kendini da...