Minho şaşkın gözlerle kurt adanların prensine bakıyordu. Kralınkine kıyasla küçük boyutlarda olan tahtına oturdu.
"Neden?"
Minho sorguya başlamıştı. Yıllardır savaş halindelerdi. Nasıl bir anda ateşkes istediklerini merak etmişti.
"Savaşımız uzun yıllardır sürüyor bunun sona varmasını istiyoruz. Bunlar şartlarımız"
Muhafız kağıdı açıp sesli şekikde okumaya başladı. Genel olarak övgüler doluydu ayrıca verecekleri vilayetler hakkında bir sürü bilgi doluydu. Sona geldiklerinde ise Minho'nun dudakları yukarıya kıvrıldı.
-Küçük prensimiz Seo Changbin'i Prensinizin emri altına vermekten memnuniyet duyarız.
"Buraya kadar bunları söylemek için gelmeniz çok hoş. Benimle görüşme şerefine mazhar olmuş olduğunuz için gurur içinde olmalısınız ama bu karardan önce fikirlerimi Kralımıza danışmam gerekir. Kararımızı verdiğimizde ya savaş gemilerimizle ya da topraklarımızı almaya geliriz."
Minho yarım ağız gülerken yerinden kalkıp odadan çıktı. Diğer prensle karşılaşamayacakları bir yere geldiğinde tekerlekli sandalyesine oturdu.
Kralın odasına giderken bütün yol kurt adamların küçük prensini düşünmüştü. Doğduğu günden beri saraydan çıkmasına izin vermeyecek şekilde çok iyi korumuşlardı. Şimdi o küçük çocuğunun kendisinin olması fikri yüzünün gülmesine yetiyordu.
Kralın odasına girmeden önce Minho sandalyesinden kalktı. Şartların yazılı olduğu kağıdı eline alıp içeriye girdi. Babası tahtında oturmuş halktan biriyle konuşuyordu. Önemli bir mesele olduğunu düşünüp kenarda beklemeye başladı.
Konuşma uzadıkça uzarken Minho daha fazla ayakta dikilemeyeceğini farketmiş babasının yanına yürümüştü. Babası ise oğlunu farkettiği gibi konuşmayı kesmiş ayağa kalkmıştı. Minho gülümsedi.
Görüşmek için gelen adamı uğurladıktan sonra Minho elindeki kağıdı krala sundu.
"Seo Changbin ha?"
"Evet kralım. Benim tavsiyem kabul etmemiz yönünde."
"Onu çok istiyorsun değil mi?"
"Evet kralım." Minho kafası önünde mahçup bir tavırla söylemişti bunu.
"Tamam o halde. Yarın küçük prensini almaya gidebilirsin."
Minho kralın dediğiyle gülümseyerek selam verdi ve odadan çıktı. Sandalyesine geri oturduktan sonra odasına gitti. Bütün herkes buradaydı. Jisung prensin boynuna sıkıca sarılırken diğerleri bir adım geride duruyorlardı hala.
Minho Hyunjin'i gördüğünde yanına gitti.
"Kurt Prens Seo Changbin artık benim."
Hyunjin duyduğuyla resmen şok olurken aynı anda gülüyordu. Prensin onu uzun zamandır istediğini biliyordu.
"Yarın gideceğiz hazırlığını yap."
Hyunjin kafasını salladıktan sonra odadan çıktı. Gemileri ayarlayacaktı daha
Jisung söylemek ve söylememek arasında kaldığı cümlesini Minho'nun gözündeki heyecanı gördüğünde yutmuştu. Yarın tabii ki peşine takılacaktı ama hala yola çıkabilecek kadar iyi olduğunu sanmıyordu.
Sabah olduğunda Minho kolları arasında uyuyan Jisung'u uyandırdı. Hızlıca ikisine de takımlarından çıkardığında giydiler. Jisung'un üzerine çok büyük olan takımı ise beline kemerler takarak bedeninin boyutlarına indirmişlerdi.
Öğlen saatlerine yakın geminin güvertesine binmişlerdi bile. Yolculuk en az 5 saat sürecekti. Minho ve Jisung şimdilik güverte de otursa da bu uzun yol güneşin alnında çekilmezdi.
Sonunda kurtların diyarına yaklaştıklarında hırlamalar duydular. Küçük prenlerini alacaktı tabii ki bunu bekliyordu. Hyunjin önden indi. Korumak ile görevli vampirler yolu zorla açaeken Minho sakince yürüdü. Jisung ise takma vampir dişlerine alışmaya çalışıyordu. Kurtlar vampirleri dişlerinden tanıdığı için bu seferlik takma dişler yapılmıştı.
"Onu almak için yukarı çıkamam buraya gelsin."
Minho kurt prense doğru konuştuğunda kurt prens hızlıca zelam verip içeriye girmişti. Kısa süre sonra Changbin bembeyaz teni ile ortaya çıktığında elleri önde büyük halatlarla sıkıca bağlanmıştı. Öyle ki morluklar az çok belli oluyordu.
Hyunjin ipin ucunu eline aldığında tekrar gemilerine bindiler. Diğer birlikler burda kalıp verilen topraklar üzerinde vampir yasalarını yürütmeye başlayacaktı.
Minho oturduğu koltukta rahatsız edici bir yavaşlıkla karşısında dikilen prensi süzerken diğerleri Jisung'un protez dişleri ile uğraşıyordu.
"Gel."
Changbin emrine uyup Minho'ya doğru yaklaştı. Minho ipleri çözerken Changbin şok olmuştu. Onu çözeceğini düşünmemişti. Kötü senaryolarının en başında hep Minho vardı.
"Changbin, zihnini okuyabiliyorum."
Changbin duyduğuyla şoka girse de hızlıca karar verip dizlerinin üzerine çöktü. Ellerini birleştirdi. Af böyle mi dileniyordu?
Minho, Changbin hala dizlerinin üzerindeyken yerinden kalkıp Jisung'un yanına yürüdü. Jisung protezler çıkarken canı acıdığı için kendini onun kollarına bırakıvermişti. Changbin buna hala şok olurken teselli veren prensle şaşkınlığı artmıştı.
Minho'nun odağı ise o protez dişlerin neden bu kadar canını yaktığıydı. Komforlu olması gereken şeyin nasıl bu kadar acı verici olduğuna takılmıştı.
Jisung bayılıp ayılmaları bittiğinde küçük adımlarla Changbin'e yaklaştı. Elinde bir zincir vardı. Changbin gördüğüyle gözlerini büyüttü. Mİnho'ya güvenmesi hataydı. Eşi bile zincirlerle yanına gelirken kendi neler yapardı
Jisung yanına ulaştığında Changbin gözlerini sıkıca kapattı. Zincir boynuna takıldığında ise yavaşça gözlerini açmıştı
Jisung yüzündeki kocaman gülümsemeyle konuşmaya başladı. "Ay hoş geldin. Kurda dönüşebiliyorsun değil mi? Yapsana bi kere"
Changbin göz ucuyla prense baktığında eliyle yapmasını söylediğinde kurt haline dönüştü. Jisung çırptığı elleriyle zıplarken Changbin'in tüylerini okşadı. Changbin siyah tüylere sahipti. Mavi kurt gözleri ise mükemmel görüntüsünü tamamlıyordu.
Changbin prensin eşine doğru kafasını eğdiğinde Jisung Changbin'in kafasına kocaman sarıldı.
"Minho bak yumuşacık."
Minho sadece kafasını sallamakla yetindi. Ne kadar yavaş yavaş Jisung'dan hoşlandığını hissetse de eş aurası yaydıklarını bilmiyordu. Bu aurayı ise sadece Changbin farkedebilirdi.
__________________________________________________
Evet bölüm attım şok oldunuz değil mi?
Sınavların başlamasına çok az kaldı sınavlar başlayana kadar atabildiğim kadar bölüm atmaya çalışacağım✊✊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gift / Minsung ✅
FanfictionMinho'ya gelen hediyeler arasında yer alan Jisung ölmemek için istediği her şeyi yapacaktı. Her şeyi unutmasını istese bile... Mpreg Ana ship: Minsung Yan shipler: Chanlix-Hyunin Tamamlandı Bu fic tamamen hayal ürünüdür ve gerçeklerle bağlantısı y...