23^ Final

1.7K 141 71
                                    

Hyunjin veliaht seçiminden sonra her yerde Jeongin'i arıyordu. Ona bir cevap vermesi gerekiyordu. Jeongin'in odasının kapısını çalmadan önce ordan çıkan kişiye eğilip selam verdi. Aldığı kocaman gülümsemeden sonra Hyunjin de gülümsemişti.

Jisung Hyunjin'i gördüğüne sevinmişti. Belki de utangaç oğluna bir cevap verme fırsatını kolluyordu. Çok fazla oyalanmadan eşinin yanına gitti. Onu çok özlemişti. Taht odasına girdiğinde kocaman sarıldı eşine. Onu opücüklere boğarken krallıkla alakalı belgeler evraklar gelmişti. Jisung hızlıca eşinden ayrıldı. Özel bir anda krallıkla ilgilenen birinin görmesini istemezdi.

Minho yine yoğun çalışıyordu. Yanına oturdu ve izlemeye başladı. Eşini o kadar izlemişti ki her ayrıntıyı tekrar ezberlemişti. Yan profilini gördüğü eşi ara sıra yüzünü tamamen gösteriyor güzel gülümsemesini sunuyordu. Jisung yüzündeki gülümseme gözlerindeki parıltıyla izledi onu. Özlemini biraz olsun dindirmişti.

Hyunjin ise odaya girdiğinde yoragnının altına saklanmış gençle karşılaştı. "Jeongin?"

Jeongin tanıdık sesle oturur pozisyona geldi. Gözleri kocaman açılmıştı. "Ne işin var burada"

"Sana bir cevap verememiştim. İzninizle cevabımı vermek isterim."

Jeongin yatağından çıktı. Ayakta dikilirken kafasıyla devam etmesini söylemişti. Çok heyecanlıydı. Kalbi yerinden çıkacak gibi atıyordu.

"Seni çok seviyorum Jeongin. Doğduğun günden beri beni büyülüyorsun. Gözlerimi senden alamıyorken kalbimi de çaldın."

Jeongin şaşırmıştı. Birkaç büyük adımla Hyunjin'in yanına geldiğinde parmak uçlarında ona sarıldı. Gözlerini kapattı. Anın tadını çıkartmaya çalışıyordu.

Uzunca sarıldılar San odaya dalana kadar. Test bittiği anda buraya gelmişti. Jeongin hızlıca Hyunjin'in önüne geçip onu biraz kapatmaya çalışırken San bütün olayı anlamıştı. Küçüğünün saçlarını karıştırıp odadan çıktı.

Hyunjin kahkaha attı. Jeongin'in bu hareketini çok tatlı bulmuştu. Tekrardan sarıldı. Kokusunu iyice içine çekti. Jeongin ise ne yapacağını bilemiyordu. Bu yaşananlar bir hayalken şimdi gerçek anlamda yaşıyordu.

Kapı tıklandığında ayrıldılar. Seçimin yapılacağı haberini getirmişlerdi. Hyunjin Jeongin ile beraber odadan çıktı. Beraber Jisung ve Minho'nun yanına gittiler. Hyunjin Jeongini izlerken merasimi kaçırsa da bundan hiç hüzün duymamıştı.

San yeni veliaht prens ilan edildikten sonra diğer prensler uzak adalara sürgün edilecekti. Hepsi çantalarını toplamak için odalarına dönerken Jeongin San'ın yanında kaldı. Abisine kocaman bir sarılma verdikten sonra tebrik etmişti.

Jisung dolu gözleriyle yanına yaklaştığında oğlunun ellerini tuttu. San'ın da gözleri dolmuştu bu hareketle. "Daha dün gibi hatırlıyorum sarayın içinde bir oraya bir buraya koşardın. Gözümü açıp kapayıncaya kadar velahtımız oldun." Jisung sözlerini bitirdiğinde oğluna kocaman sarılıyordu.

San babasından ayrılmadan konuştu. "Bana ne kadar çok kızdığını hatırlıyorum baba."

Jisung kıkırdadı. "Ama düşüp yaralanabilirdin."

İkili konuşurken Minho kral imajını korumak için taht odasından ayrılmıştı. Jeongin ve Hyunjin kenarda dururken San tekrar konuştu.

"Baba sana daha önemli bir haberimiz var aslında."

Jisung kaşlarını çatıp iki oğlu arasında gözlerini gezdirdi. Neler olduğunu anlamaya çalışmıştı. "Küçük tilkimiz hep bahsettiğin o kişiyi bulmuş."

Jisung'un gözleri Hyunjin'in üzerinde durduğunda Hyunjin ne yapacağını bilememişti. Stresle diğerine bakarken Jisung'un gözlerine bakamıyordu bile.

Jisung sevinçle Hyunjin'e sarıldığında bu beklenmedik hareketle hepsi şaşırmıştı. Kimse konuşmaya cesaret edemezken Jisung müstakbel damadından ayrılıp tam gözlerinin içine baktı.  "Oğluma iyi bak Hyunjin. Gözüm üzerinde."

Jisung diğer prensleriyle ilgilenmek için giderken Jeongin gülümsüyordu. Ji babasının bunu iyi karşılayacağını zaten tahmin ediyordu. Asıl sorunun kral babası olduğunu düşünüyordu ama her zaman Jisung onu kurtarırdı.

Jisung ve Minho beraber bahçeye çıktıklarında bütün yaşadıkları gözleri önünden geçmişti.

Gemilerle San için gelen hediyeler bir yanda dursun Chan ve Felix gizli bir köşede buluşmuştu. Biraz uzaklarında birbirlerine şarkılar şiirler yazan Seungmin ve Changbin vardı. En küçük oğulları ise sevgilisiyle çimenlerin üzerine bir bez sermiş güneşin tadını çıkarıyordu.

Bahçeye Minho için çıkartılan tahta oturdular Jisung kafasını eşinin omzuna yaslarken Minho Jisung'un sıcak ellerinden tutuyor şarkılar mırıldanıyordu.

Jisung iyice mayışmıştı. Kendini uykunun sıcak kollarına bırakmadan önce sessizce konuştu. "Seni çok seviyorum eşim" duyduğu son ses ise eşinin sesi olmuştu. "Ben daha çok seviyorum eşim"

___________________________________________________

Bitirdik AAAAA

umarım beğenmişsinizdir okul ödev derken umarım güzel olmuştur

Fic hakkında görüşlerinizi çok merak ediyorum buraya yazabilirsiniz benim için çok değerliler

Diğer ficlerimde görüşmek üzere kendinize çok iyi bakın

 Gift / Minsung ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin