Merih'ten Mektup

4.8K 250 19
                                    

Sevgili miniğim;

Güzelim... sana, annen gibi ben de mektup yazmak istedim. Biliyorum biraz zaman geçti. 3 ay gibi aslında kısa ama bize upuzun gelen süre sonra seni kucağımıza alacağız.

Benim minik prensesim...

Aslında aradan çok zaman geçer ve benim yaşıma geldiğinde anlarsın neden böyle bir mektup yazdığımızı. Baba olmak hayatta birçok şeyi olmaktan çok daha zor kızım. Okula gidersin, çalışır çabalarsın ve eninde sonunda doktor, öğretmen, mimar olursun fakat hiçbir okul yoktur ki baba olmayı hayat okulu kadar acımasız ve kalıcı öğretsin sana. 

Nasıl bir baba olurum bilmiyorum. Zaman gösterecek bunu. Kafamda ki bin türlü sorulara ruhumda kalan izlerle cevap arıyorum. 

Sana vakit ayırabilecek miyim? 

Baba - kızdan çıkıp iki arkadaş gibi sırdaş olabilecek miyiz? 

Sana gerçek bir baba olabilecek miyim? 

Merak ediyorum bütün bu soruların cevaplarını. Sanıyorum zamanla hep birlikte göreceğiz. Güzelim hayat ne gösterir bilemem ama seni hep seveceğimi unutma...

Sana güzel bir hayat sunabilmek için uğraşacağıma söz veriyorum. Fakat istediğin her şeyi elde etmene izin vermeyeceğimi baştan söylemeliyim. Eğer istediğin her şeye istediğin anda sahip olma fırsatını sunarsam sana, savaşmanın ve çabalamanın belki de istediğin şey uğruna gözyaşı döküp hayal kurmanın zevkini yaşayamayacaksın. İşte bu yüzden buna asla izin vermeyeceğim ve her şeyi kendi ellerinle yaratacaksın. 

Yıkıldığında ellerinden tutup seni ayağa kaldırmayacağım. Sana nasıl ayağa kalkabileceğini göstereceğim ve sen kendin ayağa kalkacaksın. 

Sana güveneceğim hayatın boyunca. Yaptığın ve yapacağın her işe gözüm kapalı imza atacağım. Böylelikle korkak ve çekingen olmak yerine cesur ve girişken bir çocuk olacaksın. Yapamam demeyecek yapabilirim diyeceksin. 

Özgüven konusunda sana yardımcı olacağıma söz verebilirim. Her şeyi rol alarak öğrendiğinin farkındayım. Ve senin dürüst biri olmanı istiyorsam önce ben dürüst olmalıyım. Sana yalan söyleme demeden önce ben yalan söylememeliyim. Sana dik dur demeden önce ben dik durmalıyım bir tanem. Sana haksızlıklara karşı nasıl dik durulacağını öğreteceğim ve sende eğilip bükülmeden nasıl yaşanırmış öğreneceksin.

Özgür olacaksın ama özgürlüğün başkalarının özgürlüğünü asla zedelemeyecek. Şiddetten uzak duracaksın ve her şeyin konuşarak nasıl halledilebileceğini göstereceğim sana. Küfür etmeden zekânla nasıl insanları susturabileceğini öğreneceksin.

Herkesin senin gibi düşünmek zorunda olmadığını, herkesin senin mezhebinden olamayacağını, herkesin senin ırkından gelmeyeceğini anlayacak ve ayrıştırmadan kardeşçe yaşamayı öğreteceğim sana. 

İnsanlara sadece ama sadece insan oldukları için yaklaşman gerektiğini anlayacaksın miniğim.

Merhamet etmeyi öğreteceğim. Ağustos ayında pet şişenin yarısını kesip suyla doldurduktan sonra sokak köşelerine koyacağız seninle. Kedi, köpek ve serçeler su içecekler. 

Dürüst olmanın hayatta paradan daha önemli olduğunu anlatacağım sana ve bunun için neler yapacağımızı göreceksin. Sonunda ölümün bile olduğunu bilsek yalan söylemeyeceğiz seninle.

Boğazımızdan haram tek bir lokma geçmeyecek ve aç yatmayacak hiçbir komşumuz güzel kızım. Ve ben bir gün elbet yaşlanacağım. Sana ev veya araba bırakmayacağım geride. Miras olarak bir yığın kitap ve şiirlerimi bırakacağım. Toprak olmadan önce sana öğrendiklerimi öğreteceğim ve aslında en büyük mirasın bu olduğunu anlayacaksın.

Aşkı yaşayacaksın evde kızım. Her akşam annene olan aşkımdan anlayacaksın sevmenin ne büyük bir nimet olduğunu. Bir tutkuyla ve vazgeçilmesi imkânsız bir yol gibi her gün katlanarak büyüyen bir sevginin ürünü olacaksın sen bir tanem. Sonunu göremesen de ellerinde tutup bırakmamayı öğreneceksin. Aşk için gözyaşı dökecek, hırçınlaşacak, isyan edeceksin. Tıp ki baban gibi... Ve sonradan anlarsın ki kızım, gözyaşı dökülmemiş bir aşk, filizlenme döneminde sulanmamış bir fidan gibidir. Kurumaya mahkûm ve çaresiz...

Yalnızlığı da öğreneceksin miniğim. Çünkü elbet bir gün ben, annen ve diğerleri gidecek ve sen tek kalacaksın. 

Hayat upuzun bir yoldur bebeğim, her durakta birileri çıkacak karşına, zaman geçecek ve sen tekrar yola koyulacaksın çok sevdiğin o insanları bırakarak başka duraklara doğru. Ve başka duraklardaki başka insanlara doğru. Böylelikle vedalara da alışacaksın kızım... 

Ve güzelim sana daha öğreteceğim birçok şey var. Zaman gelir de babanın kucağına verdikleri takdir de seni babanla başlayacak hikâyen ve hayat yoluna adım atacaksın. Her şeyin senin için güzel ve umutlu olduğu bir hayat diliyorum sana. Allah yolunu açık etsin kızım...

Seni Seviyorum...

Baban Merih

ÇILGINLIK |TEXTİNG|  ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin