"Selam Fredie." Fred, gülümseyerek Maise'nin yanına ilerledi ve karşısında durdu.
"Merhabalar Bayan Hayalet. Bugün nasılsınız?" Fred, bir beyefendi edasıyla sorusunu sorarken Maise kıkırdadı.
"Gayet iyiyim. Siz nasılsınız Bay Hayalet?" Fred de geniş kahkahasının alanda yankılanmasına izin verdi.
"Bende iyiyim. Sizi gördüm daha iyi oldum." Maise, geniş bir şekilde gülümsedi.
"George ile senin mezarına gidiyoruz." Fred'in munzur gülüşünün yerini hüzünlü bir gülümseme aldı.
"Unutmayacağını biliyordum. Her ne kadar şu an karşında olsam da." Maise de hüzünle gülümsedi.
"Tabii ki unutmam. Ve de bugün Fred ile düşünseline gideceğiz." Fred gülümsemesinin solmasına izin vermeden sordu.
"Eğer bizim de bir erkek çocuğumuz olsaydı ismi George olacaktı." Maise, Fred'e anlamadığını belirten bir bakış attığında Fred hafifçe kıkırdadı. "3.sınıfta George ile birbirimize bozulmaz yemin ettirmiştik. İlk erkek çocuklarımıza birbirimizin isimlerini verecektik." Maise geniş kahkaha attı.
"Peki ben kabul etmeseydim ne yapmayı düşünüyordun seni zeki?" Fred de kahkaha attı.
"Kabul edeceğini bildiğim için bir sorun yok." Maise sahte bir sinirle Fred'e baksa da yaklaşık 5 saniye sonra sahte siniri gerçek bir gülümsemeye dönüştü. "Ve bir kızımız olsaydı da ismi Freya olacaktı." Maise, dolu gözlerle Fred'e bakıp gülümsedi. "Annesi nasıl kendi annesine çektiyse o da anneannesine çekecekti. Güzelliğini annenden aldığın bir gerçek hayatım. Ve bir kızımız olsaydı bu güzelliği belki ömür boyu yaşatabilirdik." Fred, Maise'nin annesini ne kadar önemsediğini bilirdi. Ve bilmediği bir şey varsa Maise'nin bu hayalete sınırları aşarcasına daha da fazla aşık olduğuydu.
------------------------------------
"Girebilir miyim leydim?" Maise, ojesini sürmeye ara verip kapıda duran Fred'e baktı. Sonra da kafasını evet anlamında salladı. Fred de içeri girdi ve Maise'nin yanına oturdu. Maise ojeyi bir kenara bırakıp Fred'e sarıldı. Fred de kız arkadaşını büyük kollarıyla kucakladı. İkili birbirlerinden ayrıldıklarında Maise, ojesini tekrar eline alıp kalan son parmağına da ojesini sürdü.
"Ginny de hep sürüyor. Adı neydi? Sanki E ile başlıyordu. Yoksa A ile miydi?" Maise gülümsedi.
"Oje tatlım." Fred doğru cevabı almanın sevinci ile parmaklarını şıklattı ve ojeyi eline aldı.
"Hah evet. Oje." İlk önce ojeyi inceledi. Sonra da Maise'nin elini elleri arasına aldı ve parmaklarını incelemeye başladı.
"İstersen senin de bir parmağına sürebilirim?" Fred'in yüzü sevinç ile aydınlanırken Maise gülümseyip ojeyi Fred'in elinden aldı ve kapağını tekrar açtı. Sonra da ojesinin ucundaki fazlalıkları kutuya boşaltıp Fred'in serçe parmağına dikkatlice ojeyi sürdü. Fred, Maise elini çektikten sonra dikkatlice parmağını incelemeye başladı. "Kuruyana kadar elini bir yere sürme tatlım." Fred ojeyi incelemeye devam ederken başını tamam anlamında salladı.
"Kovuğa gelmeye hazır mısın? Annem tamı tamına 1 haftadır senin gelmen için gün sayıyor." Maise, bu ailenin içinde bulunduğu için kendini çok şanslı hissediyordu. En karanlık zamanlarında bile bu aile onun içine gün ışığını yansıtıyor ve içine huzur dolduruyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"𝐇𝐞𝐥𝐥𝐨 𝐌𝐚𝐝𝐚𝐦 𝐆𝐡𝐨𝐬𝐭" / Fred Weasley
Fanfic"ᴍᴇʀʜᴀʙᴀ ʙᴀʏᴀɴ ʜᴀʏᴀʟᴇᴛ." ᴍᴀɪꜱᴇ,ᴋıᴋıʀᴅᴀʏᴀʀᴀᴋ ꜰʀᴇᴅ'ᴇ ᴅᴏğʀᴜ ɪʟᴇʀʟᴇᴅɪ ᴠᴇ öɴüɴᴅᴇ ᴅᴜʀᴅᴜ. "ᴍᴇʀʜᴀʙᴀ ʙᴀʏ ʜᴀʏᴀʟᴇᴛ."