Fred, çekmecesini sessiz olmaya dikkat edip açtı ve günlüğü çıkardı. Yatamamıştı ve günlüğü okumak istemişti. Bundan dolayı da sessiz bir biçimde ortak salona indi. Ortak salon genelde geceleri bomboştu ve şöminedeki çok hafif ateş ortamın tek aydınlatıcısı olurdu. Fred şöminenin önündeki koltuklardan birine oturdu. Günlüğü dikkatlice açıp en son kaldığı yere geldi. Kaldığı sayfada Maise'nin karşısındaki kişiye gülerken çekilmiş bir fotoğrafı vardı.
"Belli ki burada amcama gülümsüyor." Fred, Maise'nin karşısındaki kişiye bakışından hızlı bir şekilde anlamıştı bunu. Çünkü ne zaman amcasının konusu açılsa Maise'nin nemli gözlerinde bu bakış olurdu. Maise'nin fotoğrafının altında da Fred'in bir fotoğrafı bulunuyordu. Maise, ellerini Fred'in saçlarından geçirirken, Fred sahte bir sinirle saçlarını düzeltmeyi deniyordu. Küçük Fred, fotoğraflarında verdiği bir heyecanla diğer sayfaya geçti ve Maise'nin narince yazdığı satırları okumaya başladı.
-----------------------------------
"Neden sabah yattım ki sanki?! Şimdi gece gözüme uyku girmiyor." Maise, kızlar uyanmasın diye sessiz bir şekilde kendi kendine söylenirken kapıdan bir tıkırtı geldi. Maise hemen yanındaki asayı eline aldı. "Lumos." Asanın ucundan beyaz bir ışık yayılırken Maise, karşısındaki turuncu kafayla rahat bir nefes verdi.
"Selam tatlım." Fred gülümseyerek Maise'nin yanına oturdu. Yüzünde bir şeyler planladığında olduğu gibi munzur bir gülümseme vardı. "Seninle ilgili ufak planlarım var. Eğer izin verirsen seni bir yere götürmeliyim." Maise, Hermione kıpırdanınca hızlıca ona döndü ve iki kızı kontrol etti. Uyanmadıklarına emin olduğu zaman Fred'e döndü.
"Korkmalı mıyım?" Fred genişçe gülümserken başını hayır anlamında salladı. Maise gülümseyerek yatağından kalkınca Fred de kızla beraber ayaklandı. İkili sessizce odadan çıktılar. Aşağıya inerken Fred'in merdivene takılıp düşmesi ve Maise'nin kahkahalarını zorla tutması dışında bir sıkıntı olmadan evden çıkabilmişlerdi. Evden biraz uzaklaştıklarında Fred, kız arkadaşına döndü.
"Evet, sanırım artık rahatız." Maise gülümserken ellerini sevgilisinin ellerine kenetledi.
"Nereye gidiyoruz Bay Weasley?" Fred, ağzına fermuar çekerken Maise merakla yolu izlemeye başladı. "Yolu biliyorsun değil mi?" Fred, Maise'ye 'ne diyorsun sen' bakışı atarken Maise güldü. Kısa bir mesafe daha ilerledikten sonra Fred, Maise'yi durdurdu.
"Hemen şuradaa." Maise, Fred'in elini bırakıp gördüğü uzun merdivenlere doğru koşmaya başladı. Fred de sevgilisini izlerken yavaş adımlarla onun gittiği yöne ilerledi.
"Çok güzel burasıı." Maise, gülerek Fred'e bakarken Fred yanında getirdiği fotoğraf makinesiyle Maise'nin fotoğrafını çekti. Maise bunu beklemiyordu. Ama şu an istediği şey uzun merdivenleri çıkıp ağaç eve girmekti. Onun için Fred'e gülümsedi ve merdivenlerden çıkmaya başladı. Fred de merdivenlerden hızlı adımlarla çıktı. Maise, geniş ağaç evin içine girdiğinde içeride bir sofra gördü.Hızlıca Fred'e baktı. Fred, kız arkadaşının ifadesine karşın genişçe gülümsedi.
"Oturmayacak mısın Şekerli Viskim?" Maise, gülümseyerek otururken Fred de Maise'nin yanına oturdu. Sofrada Maise'nin sevdiği birkaç muggle atıştırmalığı ve de şekerli viski vardı. Maise, şekerli viskiden koca bir yudum alırken Fred de muggle atıştırmalıklarını denemek için açtı. Maise, hazır Fred başka bir şey ile ilgilenirken fotoğraf makinesini aldı ve Fred'in saçını karıştırırken fotoğrafı çekti. "Bunu yapmaktan ne zaman vazgeçeceksin şekerli viskim?" Maise kahkaha attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"𝐇𝐞𝐥𝐥𝐨 𝐌𝐚𝐝𝐚𝐦 𝐆𝐡𝐨𝐬𝐭" / Fred Weasley
Fiksi Penggemar"ᴍᴇʀʜᴀʙᴀ ʙᴀʏᴀɴ ʜᴀʏᴀʟᴇᴛ." ᴍᴀɪꜱᴇ,ᴋıᴋıʀᴅᴀʏᴀʀᴀᴋ ꜰʀᴇᴅ'ᴇ ᴅᴏğʀᴜ ɪʟᴇʀʟᴇᴅɪ ᴠᴇ öɴüɴᴅᴇ ᴅᴜʀᴅᴜ. "ᴍᴇʀʜᴀʙᴀ ʙᴀʏ ʜᴀʏᴀʟᴇᴛ."