...
"Ne gibi fanteziler?" diye sordum yan tarafıma uzanıp sol koluyla başına destek yapıp bana döndü, aramızda milimler varken sağ eliyle yanağıma yapışan saçımı çekip kulağımın arkasına sıkıştırdı ardından gözlerime bakıp gülümsedi.
"Uygulamalı olarak göstermemi ister misin?"
Aniden açılan kapı ve Ozan'ın
"Amca oluyorum!" diye bağırıp evin içinde koşuşturması..
Kafamı iki yana sallayıp ayağa kalktım
"Ne dedi o?"
"Amca oluyorum dedi."
"Amca mı oluyor?"
"Sadece bizi öyle görünce yanlış anladı." Utançtan yüzüm kızarırken koşarak aşağı indim. Ozan gülerek Gökhan'a bir şey söylüyordu
"Ozan!"
"Efendim yenge?"
"Bak yanlış anladın sen gerçekten." Ozan gülerek
"Tamam yenge utanmana gerek yok yani yabancı değiliz biz." Karan merdivenlerden inerken sinirle bağırıp
"Ozan yok öyle bir şey diyorum sana!"
"Konu hakkında yorum dahi yapma Ozan çünkü tamamen yanlış anladın kardeşim."
"Tamam abi bir şey demedim ki zaten."
"Amca oluyorum, amca oluyorum." dedim sesimi Ozan gibi yapıp ardından
"Diyen bendim çünkü, aynen." üçü de sesimi kalınlaştırmama gülerken
"Kesin be, gidiyorum ben."
"Nereye?"
"İlk önce evime gidip üstümü değiştireceğim sonra da markete gidip mutfak için bir şeyler alacağım hadi görüşürüz." diyip salondan çıkarken
"Bizde gelelim bizimde mutfak için bazı şeyler almamız lazım."
"Tamam hadi hızlıca gidip üstünüzü değiştirin."
Üçü de yukarı çıkarken bende koltuğa oturdum telefonumu elime alırken beş kere art arda hapşırdım aman tanrım geliyor gelmekte olan hızlıca ekranı açıp hangi ayda olduğumuza baktım.
9 Eylül..
Benim çok dikkatli olmam lazımdı bu ayı sağ salim atlatmam lazımdı.
Her yıl Eylül ayında ağır derecede grip gibi bir şey geçiriyordum. Durduk yere sinirleniyor ardından kendimi bir anda gülerken buluyordum. Çok sulu göz birisine dönüşüyordum. Doktora gittiğimde hava değişikliği yüzünden olduğunu bu gibi durumların normal olduğunu söylüyordu ama bence normal değildi çünkü bazen yataktan kalkamadığım günlerim oluyordu.
Bugün alışveriş yaptıktan sonra kendimi eve kilitleyecektim. Ama önce daha fazla soğuk almamam için üstümdeki şu ıslak tişörtü çıkartmam gerekiyordu. Üst kata çıkıp koridorun ortasına çöktüm
"Allah rızası için bir tişört!" sesim boş koridorda yankı yaparken Ozan odasından çıkıp beni görünce
"Ay noluyo noluyoo!" diye bağırdı ben onun tepkisine gülerken Gökhan ve elinde tişörtle üst kısmı çıplak Karan çıktı.
*Bakma kız günah.
"Yenge varya şuan tam bir tırrek gibisin, 50 kırış verem mi?" Gökhan Ozan'ın kafasına vururken ben ağlama moduna geçmiştim
"Haha ne komik Ozan, zaten öleceğim ben sen bir tişörtü bana çok gör. Hani ben senin yengendim ayıp yani." Ozan yanıma gelip kolumdan tutarak kaldırdı beni. Karan elindeki tişörtü suratıma atıp
"Al giy şunu." tişörtü tutup,
"Aşırı kibarlılığınızdan dolayı gözlerim yaşardı beyefendi. Çok teşekkürler." dedim gülümseyerek
"Bu kız iyi değil. Şimdiye kadar o tişörtü canım kardeşimin kafasına geçirmişti."
"Aa Ozan ben o kadar psikopat biri miyim? " sesim ağlamaklı çıkarken arkamı dönüp banyoya geçtim. Ardımdan Gökhan'ın
"Özel gününde falan herhalde, idare edin biraz." dediğini duydum.
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
"Ozaaan!"
Ozan kapıyı kapatıp yanımıza gelirken
"Geldim işte Göthancım anırmana gerek yoktu." Gökhan sinirle Ozan'ın üzerine yürürken gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırıp onu durdurdum.
"Zaten 10 dakikadır Ozan'ı bekliyoruz, şimdi sizin kavganızla uğraşamam binin şu arabaya!" diye bağırdım.
"Bağırma bana kız, şimdi düş önüme!" Ozan'ın kafasına vurup
"Asıl sen bana bağırma, ayrıca önündeyim zaten!" Ozan beş kere art arda hapşırınca hızlıca Gökhan'ın arkasına saklandım.
"Ozan bak hasta falan isen uzak dur benden, zaten bu ayda bünyem aşırı zayıf oluyor birde bunu çekemem." Ozan gülümseyip
"Yok korkma bulaşıcı bir hastalık değil. Her Eylül ayında grip gibi bir şey geçiriyorum ve aşırı ağır oluyor o kadar." Ağzım açık Ozan'a bakarken
"Oha ben de öyle." Bu sefer şaşıran taraf Ozandı.
"Nasıl yani lan, bu genetik olan bir hastalıkmış senin de böyle olman aşırı şaşırttı beni."
"Bir dakika genetik mi?"
"Evet, bende babamdan almışım geni."
Benim ne annemde nede babamda vardı. Bu durum şaşırmama neden olurken daha sonra araştırmayı aklıma not ettim.
"Hadi gidelim artık." dedi Karan ve birlikte arabaya binip markete doğru yol aldık.
.
.
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfeen.💜
Bitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TESADÜF(Yarı Texting)
Genç KurguGenç kızımız Selen'in acı bir geçmişi vardı.. Yanlışlıkla bir gruba eklenmesi hayatında ki ilk tesadüftü. Evden kaçarken hayatını değiştirecek insanlarla tekrar karşılaşması işte bu en güzel tesadüftü... "Bu kesin bizim Selen hacılar, s...