Kanlı İstila

Ayrılık

Başımı tamam anlamın da salayıp arabaya doğru ilerleyip arka koltuğa bindim Güney benden önce binmiş ti Güney arabayı çalıştırır ken dikiz aynasın dan bana bakarak

"Ağladın mı sen?"

Elimi iki yana saladım

"Hayır ya burası çok tozluymuş alerji"

"O na bi seçenek sunduk istese gelebilir di"

Cevap vermedim başımı arabayın camına yaslayarak yolu izledim ne kadar yol katletik gerçekten bilmiyo dum bi süre sonra araba aniden durdu Güney bi çok kez arabayı tekrar çalıştırmaya çalıştı ama olma dı yerimden doğrularak.

"Neden durdun?"

Derin bir iç çekti ve sesizce bir küfür savurdu

"Akü biti galiba"

"Şimdi neyapacağız?"

Soruma cevap vermeden arabadan indi ve ön kaputu açtı bende çantamı alarak yanına gitim ön kaputu açtı duman lar çıkıyordu eliyle dumanı iki yöne savurarak nerden geldiğini anlamaya çalışıyor du bana dönerek önce dudaklar ını ıslatı ardın dan sıkıntılı bir nefes verek.

"Yüriyeceğiz" dedi muhtemelen araba çalışıcak durum da değildi böyle yürümenin ne kadar güvenli olduğunu bilmiyordum ben bunları düşünürken o çoktan çantasını almış yanıma gelmişti beni kolumdan hafifce dürtü düşüncelerim den sıyrılıp boş gözlerle ona baktım kolum dan çekerek

"Hadiii" dedi

İstemsiz ve yavaş adımlarla yürüyordum gerçekten çok susamış ve acıkmıştım birden baya dır yürüyo duk ayrıca hiç mola vermedik çantamı sertce yere bırakıp üzerine oturdum Güney çantanın sesinden olucaki arkasını dönerek bana baktı.

Neyapacağını sanıyorsun kalk hadi"

"Biyere varamıycağımızı biliyorum"

"Biyere varıcaz tamamı "

"Sonun da ölmiycek miyiz?"

"Evet ölüceğiz ama bu ucubler tarafın dan parçalanarak deyil onun için şimdi kalk"

"Tamam nereye gidiceğimizi söyle"

"Bildim bi kulube var"

Bunu duyunca hızla yerimden kalktım ve Güneyin peşinden gitmeye başla dım

"Bakıyorum da kulube seni ikna eti"

"En azın dan barınacak bir yer"

Eliyle yolun sonunu gösterek

"Şuralar da bir yerde"

"Boş mudur ki?"

"Çok soru soruyosun"

Susup yolu incelemeye karar verdim yolun iki tarafı da ormanlarla kaplıydı bikaç zombi ormanın içinden çıktı bikaçını ben bikaçı nı Güney öldürdü ama gitikce çoğaldılar adımlarımızı hızlandırıp hızla kulubeye girdik içeriyi konturol bile etmeden kapıyı ardımız dan örtük gözlerimi odada gezindirmeye başla dım oda boş gibi duruyo du taki gözlerim sandalye yi bulana kadar eleri ,ayakları ve ağzı bağlı bi kadın vardı baygın gibi duruyor du kadını inceleyerek ten yavaş adımlarla yanına gitim tam ipleri çözüyo dum ki birisi beni sertce kolum dan tutup kulubenin duvarına savur du kafamı çarpmış tım dönüp baktığım da Güney di biyan dan kafamı ovuştururken diyer yandan Güneye çıkışıyor dum.

"Neyaptığını sanıyosun ya amacın beni öldürmek falan mı?"

"Asıl sen naptını sanıyosun bizi öldürücektin"