Bölüm 17

868 63 0
                                    

Dükkanın içindeki giyinme kabinine baktım.. çanta yok.. nereye düşmüş olmalı.. işte orada.. yerde duruyor.. hızla çantayı aldım.. alevden şerite doğru koşmaya başladım.. asker ve iri adamla aramda 20 metrelik bir alev ordusu var.. aralarından geçmem imkansız.. tekrar aynı binaya çıktım.. balkondan yan binanın balkonuna geçtim.. silahımı tek alimle taşımak zorunda kalıyorum.. diğer elimde çanta.. tüfek çok ağır.. omzuma astım.. aşağı inince pasaja koştum.. ilerde beni bekliyorlar..

Koştum.. alevler içinde yürüyen zombiler peşimde.. ayağımın acısını unutmuş bir şekilde koşuyorum.. çanta elimde.. gülerek koşuyorum.. günlerden sonra ilk defa güldüğümü farkettim.. karşımdakiler de bana gülüyorlardı.. "İyi plandı"...

Şimdi sırada ne var ? bu çok basit.. düşünmeyecek kadar basit.. ayaklarımız bizi otomatik olarak kaçan grubumuzun peşinden arkaürüyordu..

Hızla ilerliyorduk.. yanan zombiler ve kızaran iğrenç etlerinin kokularından uzaklaşmıştık.. ama çok zaman kaybettik. buluşma yerine hızlıca gitmeliyiz.. hız.. çok önemli.. siviller.. bir müddet daha koştuk.. inanılmaz bir sessizlik var.. silah seslerinden eser yok. ordu.. park temiz mi ? bu düşüncelerle ilerliyoruz.. bir anda bozuldu düşüncelerimiz ve sessizliğimiz.. doktor bağırıyor "Buradayız".. ilerlediğimiz sokakta ileride duruyor. hızlıca yanına gittik.. bizi gördüğü için çıkmıştı tüm sivillerle beraber saklandıkları yerden.. yolda 3 kişi daha bulmuşlardı.. kalabalık bir grup olarak ilerliyoruz..

Evet.. dakikalarca daha ilerledik.. sonunda parktayız.. etraf sessiz.. büyük bir park.. ortada bir göl var.. ama suyundan içmememiz gerekiyor.. parkın merkezine doğru ilerledik.. askerler yok.. etrafımız ağaçlarla çevrili.. burada bir buluşma yok.. geç mi kalmıştık ? hayır telsizde söylenene göre daha yarım saatimiz vardı.. belki de erken gittiler..

Biz bunları düşünürken irkilmeme sebep olan bir ses duydum.. tek bir ateş sesi.. parkın güneyinden geliyor.. kimse kimseye ne yapacağını sormadı.. ne yapmamız gerekiyor hepimiz biliyorduk.. adeta programlanmış gibi koşmaya başladık güneye doğru..

Evet ileride ateş edeni gördük. yan yana park etmiş 2 askeri araç vardı. ve önünde kanlar içinde bir asker. ama dik duruşundan bu kanın ona ait olmadığını anlayabiliyordum.. bizi görünce silahını doğrulttu "Durunn !!".. durduk. "Kaç kişisiniz".. sorularına cevap vererek yanına gittik. araçların arkasında küçük bir birlik asker vardı. hepsi de silahlarını doğrultmuş bize bakıyorlardı..

"Burası buluşma yeri değil mi ? telsizden duyduk 3. tümen şehri.." sözümün bitmesine bile müsaade etmeden eliyle kuzeyde gökyüzünü gösterdi. hepimiz baktık.. yukarıya doğru çıkan siyah duman..

"İşte 3. tümen.. kimse başaramadı.. tüm siviller yanlarındaydı. sanırım hepsi öldü telsiz cevaplanmıyor".

SALGINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin