Bölüm 1 - YATAĞIMDAKİ DÜŞMAN

196 14 7
                                    

Derin soluklar alıp kendimi sakinleştirmeye çalışırken korkunç derecede ürkütücü olan rüyam hala gözlerimin önünde sabit duruyordu, sanki bir daha gitmemecesine öyle kalmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Derin soluklar alıp kendimi sakinleştirmeye çalışırken korkunç derecede ürkütücü olan rüyam hala gözlerimin önünde sabit duruyordu, sanki bir daha gitmemecesine öyle kalmıştı. Beni dehşete düşürerek uyandıran son sahneyi bir kere daha görmemek için gözlerimi kapatıp sıkı sıkıya yumdum ama neredeyse aynı anda geri açtım. Korkuyordum. Ya o buradaysa, odamda bir yerlerde bulduğu ilk fırsatta üzerime atlamak için saklanıyorsa... Gözlerimi kısarak, temkinli bir şekilde etrafı taradım. Her kuytu köşeyi, büyük bir dikkatle... Bir beyazlık ya da keskince parlayan mavilik görecek olursam derhal çığlık atıp yan odada yatan babamı uyandıracaktım ama hiçbir şey yoktu. Odamın karanlığının bile onun beyazlığını gizleyemeyeceğine emin olduğum için rahat bir nefes aldım ve kendimi pat diye yatağa geri bıraktım. Hava artık soğuk olmamasına rağmen inatla yatmak istediğim ve bunun için babamı kızdırdığım yorganımı tepeme kadar çektim, zifiri karanlık her yanımı sardı. Soluklarımın giderek yavaşlamasını dinlerken elimde olmadan rüyam, hayır kabusum, bir kez daha gözlerimin önünden geçti.

Güneşin tepemde parladığı, yazlık bir yerde bir plajdaydım. Ama bulunduğum plaj pek de popüler bir yer olmadığını vurgularcasına dolu değildi. Sadece birkaç kişi; gözümde asla sahip olmadığım siyah çerçeveli bir güneş gözlüğü, açık mavi bir bikiniyle havlusunun üzerinde yarı yatar pozisyonda denizi izleyen ben, hemen sol tarafımda ayaklarının dibinde kırmızı kovasıyla oynayan üç dört yaşlarındaki çocuğunu izleyen genç bir kadın, onun yanında gülüşen genç bir çift vardı.

Boş gözlerle dalgaların kıyıya vurmasına bakarken arkamdan gelen yüksek sesli kahkahalar ve konuşmalar dikkatimi dağıttı, aynı anda bir kızın adımı seslendiğini duydum. Gelenler kalabalık gözüküyordu, beş altı kişi kadar vardılar. Ben daha bir şey diyemeden gelip yanıma sıra sıra havlularını serdiler. Önceden adımı seslenen kızıl saçlı kız, havlu serme gereği bile duymadan benim yanıma, havluma oturdu ve ben ona gülümsedim. İşin garip tarafı rüyamda gelenleri tanıyor olmama rağmen normalde hiçbirini tanımıyordum. Sadece kızıl saçlı kız... Düşündükçe onun yüzünün bir parça tanıdık geldiğine daha fazla ikna olmaya başladım.

Bana doğru yaslanarak, hafifçe omzuyla omzuma vurdu ve denizi işaret etti gülümseyerek. "Sıkılmamışa benziyorsun."

Yaptığı imayı anlamayarak masumca kafamı iki yana salladım ama o yılmamıştı, sanırım benim bilerek anlamazlıktan geldiğimi zannetmişti.

"Manzaran güzel olmalı." Dedi kurnaz bir sesle ve göz kırptı.

Hala neden bahsettiğini anlamıyordum ve ne demek istiyorsun dercesine kaşlarımı çattım. Gözlerini devirdi ve bana parmağının ucuyla, dışarıya çaktırmamaya çalışarak denizin ortasındaki bir şeyi işaret etti. Oldukça uzaktaydı, gözlerimi kısarak baktım.

Ağzım şaşkınlıkla açılırken yutkundum, gördüğüm şeyi idrak etmeye çalışıyordum. Orada, denizin tam ortasında, bugün biraz vahşi olan dalgalardan dolayı kimsenin gitmeye asla cesaret edemeyeceği kadar uzakta, dalgalarla sanki hiçbir şeymiş gibi rahatça boğuşan biri vardı. Fakat önemli ya da şaşırtıcı olan kısım bu değildi. Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim; dalgaların arasında bir inip bir çıkan gövdesi ve kolları beyaz, bembeyaz, tıpkı ölü gibi beyazdı. Suyun dibine daldı ve görüntüden kayboldu ancak ben gözlerimi sanki büyülenmişçesine ondan kopartamıyor ve nefesimi tutmuş yeniden ortaya çıkmasını bekliyordum. Bir iki dakika sonra yeniden yüzeye çıktığında, tahminimce normalde teni gibi bembeyaz olan ancak şimdi ıslandığından platin renginde görünen ve biraz uzun olan saçlarını, bana köpekleri hatırlatan vahşi bir tavırla iki yana salladı, sularını etrafa sıçrattı.

AVAHERONA I Zosimos Günceleri I Kitap 1 HAVA I #Wattys2022 (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin