Merhabalar! Nasılsınız? Ben iyiyim teşekkür ederim.Umarım sizlerde iyisinizdir.Bugün söyleyeceğim yeni bir şey yok o yüzden hemencecik bölümümüze geçelim
Neyse hadi çok uzatmadan yeni bölümümüze geçelim.İyi okumalar sizleri seviyorum 😚😚😚❤❤❤
Chionie'nin ağızından;
Soğuk bir yere gideceğimizden dolayı üzerime kalın giysiler seçmeye karar verdim.Siyah renkli bir kazak ve altıma ise koyu gri renkli bir pantolon giymiştim.Dylan yanıma gelmediği için yatağımda oturup ellerimle oynayarak onun yanıma gelmesini bekledim
Garcnor,hizmetçilere kahvaltıyı hazırlaması gerektiğini söylemeye gitmişti.Hizmetçilerden birine,Dylan'ı uyandırıp yanına gitmesini söylemiştim
Yatakta otururken bir yandan da düşüncelere dalmıştım.Rüyamda gördüm yer kesinlikle normal değildi.Absürt olmasından dolayı rüya olduğu besbelliydi ancak içimde, bunun rüya olmasına rağmen bir şeylerin yoluna olmadığını söyleyen gıcık bir his vardı
1 yıl boyunca rüyalarımda sadece Kraliçeler ile konuşuyordum ve hiçbir Kraliçe bu tarz bir şey göreceğimi söylememişti.Bu içimdeki sıkıntının hafiften artmasına sebep olmuştu
Orada bulunan Ay benimle konuşmuştu ancak adettendir,anlamadığım bir dilde konuşmuştu.İyi bir şey söylemişti belki ancak ben bu Kraliçe Mührünü kazandığım günden beri bu tarz görüntülerin sonuçlarının genelde kötü olduğunu biliyordum
Bu 1 yıl huzurun ardından bir problemin çıkmasını kesinlikle istemiyordum.2 yıl süren ve canımı neredeyse tehlikeye atan büyük problemlerin ardından birazcık huzur olsun istiyordum
Gözlerimin önündeki bir elin sağa sola sallanması ile gözlerimi kırpıştırdım ve kafamı yukarıya kaldırdım
"Dylan'dan Chionie'ye,Dylan'dan Chionie'ye.Orada mısın?"dedi Dylan
Tam karşımda duruyordu ve biraz şaşırmış bir biçimde bana bakıyordu.Ayağa kalktım ve kekeleyen bir sesle cevap verdim
"E-Evet buradım.S-Sorun yok.Hadi aşağıya inelim"dedim ve Dylan'ın elini tutarak odadan çıktım
Hızlıca yemek salonuna yürürken Dylan'ın endişeli sesini duydum
"Chionie? İyi olduğuna emin misin?"
Korkumu fazla belli etmemek amacıyla histerik bir biçimde konuştum
"Evet iyiyim"
Ben bile kendime inanmamıştım
"Chionie..."
"Sıkıntı yok Dylan ben eminim"
"Chionie,bir dakikalığına durur musun lütfen"dedi Dylan ciddi bir sesle
Yemek Salonunun birkaç adım ilerisinde duruyorduk.Dylan nazikçe ellerimi tutarken gözlerini gözlerime kenetlemişti.Siyah renkli gözlerinin içindeki endişeyi hissedebiliyordum
"Canını bir şey sıkıyor.Bundan adım kadar eminim.Ne oldu? Lütfen söyle bana"dedi sakin bir sesle
Derin bir nefes aldım ve gözlerimi kapatarak başımı Dylan'ın göğüsünün üzerine koydum.Koyu gri renkli kazağı alnımda yumuşak bir his bırakırken,lacivert renkli bir pantolon giydiğini gördüm
Soğuk bir yere gideceğimizden dolayı kalın giysiler giymeyi akıl etmiş Kil Kafam benim
"Bir rüya gördüm,Kil Kafa"
"Bunda bu kadar korkulacak ne var,Buzul Kız?"
"Bu öyle sıradan bir rüya değildi,Dylan.Her yerin bulutlarla kaplı olduğu bir saraydaydım.Gerçi oraya saray demek için bin şahit gerekiyor çünkü her yer yıkık döküktü.Neyse sonra orada Sarı renkli bir Yarım Ay vardı bana anlamadığım bir dilde bir şeyler dedi ve uyandım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez Prenses-3:Rüya Alemi
FantasyChionie'nin Antikleri yenmesinin üzerinden 1 sene geçmiştir.Bu sene içerisinde savaş olmadan rahat bir yaşam sürmüşlerdir ancak şu an 17 yaşında olan Prensesimiz yeni bir maceraya girecektir Ancak bu macera Manevi Dünyada değildir İluzyonlar Dünyas...