Chionie'nin Antikleri yenmesinin üzerinden 1 sene geçmiştir.Bu sene içerisinde savaş olmadan rahat bir yaşam sürmüşlerdir ancak şu an 17 yaşında olan Prensesimiz yeni bir maceraya girecektir
Ancak bu macera Manevi Dünyada değildir
İluzyonlar Dünyas...
Selamlar! Nasılsınız bakalım? Ben iyiyim teşekkür ederim.Umarım sizlerde iyisinizdir.Geçen Hafta bölümün gelmemesinin sebebi Vize haftam olmasıydı.Bunun için kusuruma bakmayın
Neyse hadi çok uzatmadan yeni bölümümüze geçelim.İyi okumalar sizleri seviyorum ❤❤❤😚😚😚
İçimdeki düşünceleri bir kenara bırakıp Buluttan Duvara doğru yöneldim.Burada 2 ay kalmış olmamız,şu an yaşayacağımız şeylerden veya karşımıza gelecek olan şeylerden önemli değildi.Burada uzun bir süre kalacağımızı artık öğrenmiştim
Ama bu yine de kaçırdığım şeyler için üzülmeme engel değildi
Kimseye bakmadan derin bir nefes verdim ve bu sefer gözlerimi kapatarak Buluttan Duvarın içinden geçtim
Yüzüme aniden çarpan hafif sert bir rüzgar ile gözlerimi yavaşça açtım
Şu an buluduğum mekan enteresan bir mekandı.Etraf tıpkı ilk yerdeki gibi çimlerle doluydu ancak çimler siyah ve koyu grinin karışımı gibi bir renkle kaplıydılar,ortamda ilerideki ufak dağa doğru ilerleyen,sarmal bir nehir vardı.Nehirin üzerinde ise gri çimenlerde yapılma ufak adacaklar vardı.Bulutlar tıpkı koyun yünlerinden yapılmış gibi pofuduktu ve yukarıda duran güneşin çevresinde sarmal olmuşlardı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Güneş tüm ihtişamı ile parlamasınarağmen çevrede belirsiz bir karanlık vardı.Belki de bulutların güneşi kapatmasındandır bilemem ancak güneş,bulutların onu kapatamayacak şekilde güçlü parlıyordu
Hatta itiraf etmem gerekirse,burada duran güneş insanı hafiften tedirginliğe sokuyordu.O kadar parıldamasına rağmen yine de etrafta bir karanlık vardı.Sanki bana yukarıdan 'Hadi gel,benimle kapışta sana gücümü göstereyim' der gibiydi
Ve bu mekanda son kapışmak isteyeceğim şey Öfkeli bir Güneş olurdu
Gözlerimi güneşe kenetlemiş bir biçimde bakıyordum.Beni güneşe olan bakışlarımdan kurtaran şey Mollie'nin sesli bir şekilde şikayetlenmesi oldu
"Ah,Hayır! Bir kere daha Cam Kalkanını kullanma- Vay Canına..."
Cümlesinin yarısında durmuş ve gözlerini tıpkı benim gibi güneşe dikmişti.Benim bakışlarım Mollie'ye doğru dönük olduğundan güneşle ilgili herhangi bir bağlantıyı kaybetmiştim
"Mollie!"diye seslendim
Mollie,güneşe dönük olan bakışlarını hemencecik sağına doğru çevirdi ve beni gördüğü anda yanıma doğru yürüdü
"Çok korkunç duruyor..."
Elimi tutmuş ve gözlerimi yeniden güneşe dikmişti.Ben ona bakıyordum.Solumda birinin kıpırdandığını hissettiğim için hızlıca soluma doğru döndüm.Dylan gelmişti