Selamlar! Nasılsınız bakalım? Ben iyiyim teşekkür ederim.Umarım sizlerde iyisinizdir.Bugün söyleyeceğim bir duyuru yok o yüzden hemencecik bölümümüze geçelim
Neyse hadi çok uzatmadan yeni bölümümüze geçelim.İyi okumalar sizleri seviyorum ❤❤❤😚😚😚
Chionie'nin ağızından
Önümdeki bulutlu duvarı geçerken duvarın oldukça kısa olduğunu ve sadece yumuşak ve kalın bulutlardan başka bir şey olmadığını fark ettim. Pamuklu duvarlardan geçiyormuşum gibi hissediyordum.4 saniye sonra bulut duvarını tam anlamıyla geçtim ve gerçekten büyük görünümlü bahçe gibi bir yere ulaştım.
Sarayımdaki Büyük Bahçe gibiydi.Evimdeymişim gibi hissetmem beni gülümsetti,Sadece bir ailem eksikti.
"Chionie?"
Dylan'ın boğuk sesiyle adımı seslenişini duydum.Sesi arkamdan geliyordu.Gözleri kapalı bir biçimde ve bulutları iterek Bulut Duvarı'ndan geçen Dylan'a baktım. Duvarı geçince 2 saniye kadar gözlerini kapattı ve yavaşça açtı ve güzel bahçeyi gördü.
Gözleri hayranlıkla açıldı ve tıpkı benim gibi gülümsemeye başladı.Bulut Duvarından geçtikten sonra rahat 6 adım ileriye gitmiştim.O da benim gibi yaptı ve yanıma doğru yürüdü
Birlikte Bahçeye yada daha uygun olan çimli araziye bakmaya başladık.Etrafımız yemyeşil ve kısa çimlerle kaplıydı,Çevreden gelen çiçeklerin güzel kokusu insanı büyülemeye yeterdi,Yukarıda bir güneş yoktu ancak masmavi ve pamuk gibi bembeyaz bulutlar vardı ve etraf sıcaktı.Bazı yerlerde gürül gürül akan şelaleler ve akarsular vardı
Bu tatlı güzel alanın çok ilerisinde ise tıpkı arkamızda bulunduğu gibi bir bulut duvarı vardı
"Arkadaşlar? Sanırım öldük ve şimdi cennetteyiz"Derek, Lysbeth'in elini tutarken sol yanıma geldiler.İkisinin de yüzünde hoş bir gülümseme vardı.
"Sana katılıyorum sevgilim" dedi Lysbeth
"Sevgili Albredo'mla gittiğimiz yerlere çok benziyor... Keşke o da burada olsaydı"
Mollie, Dylan'ın hemen yanındaydı ve çocuğunun yürüyüşünü izleyen gururlu bir anne gibi kollarını göğsüne koymuştu. Aşıkının adını söyledikten sonra içini çekmişti ve onun burada olmasını istediğini söylemişti
"Merak etme, biz bu Kabustan kurtulduktan sonra onunla yeniden buluşacaksın."
Dylan, Mollie'ye baktı ve güven verici bir şekilde gülümsedi, Mollie onun sözlerinden çok memnun görünüyordu ve karşılığında ona küçük bir gülümseme göndermişti
Solumdan gelen bir yere düşme sesi duydum ve hızlıca soluma döndüm.Derek yerde mutlu bir şekilde gülümseyerek uzanıyordu.Kollarını kafasının arkasına almıştı,bacaklarını da uzanır bir pozisyonda dururken üst üste koymuştu.Tıpkı Plajda uzanıyor gibi duruyordu
"Şöyle bir iki dakika dinlensek olur mu?"
Lysbeth ile göz göze geldim.O da gülümsedi ve omuzlarını silkti.Yere yavaşça oturdu ve bağdaş kurarak sevgilisinin yanına geçti
Sağıma doğru döndüğümde ise Mollie'nin çoktan yere oturmuş elindeki birkaç çiçek ile çiçek taç yaptığını fark ettim.Herkesin bu rahatına karşı koymamaya karar verdim
Çünkü içimde rahatlatıcı ve resmen uzanıp uyumamı isteyen bu his beni buradan ayırmamaya çalışıyordu.Burada birkaç dakikalığına oturmamı istiyordu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez Prenses-3:Rüya Alemi
FantasyChionie'nin Antikleri yenmesinin üzerinden 1 sene geçmiştir.Bu sene içerisinde savaş olmadan rahat bir yaşam sürmüşlerdir ancak şu an 17 yaşında olan Prensesimiz yeni bir maceraya girecektir Ancak bu macera Manevi Dünyada değildir İluzyonlar Dünyas...