Selamlar! Nasılsınız bakalım? Ben iyiyim teşekkür ederim.Umarım sizlerde iyisinizdir.Bugün söyleyeceğim bir duyuru yok o yüzden hemencecik bölümümüze geçelim
Neyse hadi çok uzatmadan yeni bölümümüze geçelim.İyi okumalar sizleri seviyorum ❤❤❤😚😚😚
Chionie'nin ağızından;
Rüya Perisi hâlâ,eskiden Kabus Perisinin durduğu yere bakmaya devam ediyordu.Kocaman bedeni bulunduğu bölgenin tamamını kapladığından dolayı pek bir şey duyamıyordum
Arkamdan Dylan'ın yeniden inlemesini duyunca,Rüya ve Kabus Perisini boşverip arkama doğru döndüm,yere doğru çömeldim.Ellerim ile Dylan'ın yerde duran ellerini kaldırdım,Sol kolunu omuzuma attım ve yavaş hareketlerle onun dizlerinin üzerine oturmasını sağladım.Aynı şekilde onun karşısına geçip bende dizlerimin üzerine oturdum
Gözlerimi,onun gözlerinden ayırmazken,O hâlâ başını ovalamaya devam ediyordu.Yüce Antik Kraliçeler adına! Kabus Perisi sana ne yaptı da kafam bu kadar döndü be?
Dylan,her ne kadar sol eli ile başını okşasada bana doğru,hafiften kısık gözlerle bakıyordu.Gözlerinde,uyuyacak derecede bir kısıklık yoktu,sanki çok güneşli bir alanda gibi bir yerdeymiş te ileriyi görmeye çalışan derecede bir kısıklıktı
Dylan,kısık gözlerle bana gülümsedi.Gülümsemesi bile içimde oluşan ve bir süreliğine beni rahatsız eden korkunun bir anda puf diye yok olmasını sağlamıştı.Bunda Kabus Perisini yenmemizin bir etkisi de olabilir bilmiyorum.Gerçi bizim işimizi Rüya Perisi yapmıştı ama...Her neyse şu an benim için tek önemli olan Dylan'dı
"Merhaba,Buzul Kız...Orada beni kendime getirttiğin için sana çok teşekkür ederim.Sen olmasaydın,O Kabustan asla kurtulamazdım.Kurtulamazdık"dedi Dylan neredeyse fısıldayan sakin bir sesle
Dylan,Bu cümleyi söyledikten sonra elini başından çekmiş ve kısık olan gözleri biraz daha açılmıştı,Şu gözleri tam açık değildi ama tamda kapalı değildi.İkisinin arasında benim bile tarif edemeyeceğim bir yerdeydi
Rüya Perisinin,yaptığı şeyden dolayı affalladığım için Dylan'ın kendine gelmesine bir tepki verememiştim ama artık beni bu konuda durduracak kimse olmadığından şu ana kadar içimde biriktirdiğim heyecanı şimdi dışarı atabilirdim
Resmen Dylan'ın boğazına bir panter gibi atladım ve onu bitmek bilmez sevgimle sıkıca sararken bir yandan da yanaklarını deli gibi öpmeye başladım.Sonuç olarak artık O korkunç,Kabus,İblis Formundan ve Kabus Perisinden kurtulduğumuz için ufak tefek bir kutlama yapmalıydık.Asıl kutlamayı,Evime,Gerçek dünyaya,krallığıma,Aileme ve arkadaşlarıma dönünce yapacaktım
Ah! Şimdiden onları çok özledim,Eminim ben geri gelince o kadar çok mutlu olacaklardır ki,İçlerindeki,gidişimin üzüntüsü aniden yok olacak ve geri gelişimin sevinci ile dolacaktı.Bunu biliyordum,Bilmememin imkanı yoktu
Dylan olduğu yerde kahkahalar atarken,ben ise kobra yılanı gibi sarmaya ve deli gibi öpmeye devam ediyordum
"Cidden,beni bu kadar mı özledin? Buzul Kız?"dedi Dylan hafiften alaylı bir sesle
"Evet! Seni çok çok özledim be Kil Kafam! O korkunç Kabustan uyanamayacağını ve burada sonsuza kadar kaybolacağını zannettim..."dedim.Sesim aniden neşeli bir tondan üzgün bir tona geçmişti
Bakışlarımı ondan ayırmadan bakıyordum.Dylan,Romantik bir şekilde benim gözlerimin içine baktı,Güzel bir gülümseme ile gülümsedi ve sağ elini saçlarımın arkasına koyarak saçlarımı okşamaya başladı

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez Prenses-3:Rüya Alemi
FantasyChionie'nin Antikleri yenmesinin üzerinden 1 sene geçmiştir.Bu sene içerisinde savaş olmadan rahat bir yaşam sürmüşlerdir ancak şu an 17 yaşında olan Prensesimiz yeni bir maceraya girecektir Ancak bu macera Manevi Dünyada değildir İluzyonlar Dünyas...