Bakışma :))))

66 9 0
                                    

Sırama doğru yürüdüm o sırada zil çaldı ve ben utançtan yerin dibine girmek istiyordum. Neden bu kadar utandıgımı bilmiyordum ama o çocuk cok fazla yakısıklıydı üstündeki beyaz bulizi kaslarını fazlasıyla belli ediyordu Allah'ım aklımdan çıkaramıyordum onu. Bi anda içeriye o girdi ve bakıslarım ona kaydıgında şaşkınlıkla ona baktım oda bana bakıyordu biraz şasırmış görünüyordu ki bu ifade suratından hemen silindi ve yerini aptal ve sempatik bir gülüş aldı.
Aman Allahım çok tatlıydı içeriye öğretmen girdi ve günaydın bile demeden yoklama almaya başladı
"Simay gencer"
"Burda" dediğimde hoca beni süzüyordu
"Sanırım yenisin Simay?"
"Evet öyle hocam"
"Bize biraz kendini tanıtır mısın" ayağa kalktım ve bakıslarım bir anlıgına o çocuğa kaydı gözlerini kısmış bana bakıyordu
Lanet olsun derdi neydi bunun benimle
"Ben Simay Gencer Ankara'ya yeni tasındık. Buraya İzmir'den geliyoruz annem ev hanımı babam ise..."
"Evet canım baban?"
"Küçük yaşta onu kaybettim"
Hoca bir an bana acıyarak baktı ve biranda herkes bana acıyarak bakmaya başlamıstı hayır hayır amacım kendimi acındıtmak değildi.
"Peki canım teşekkürler. Oturabilirsin."
"Teşekkürler"
Bakışlarım tekrardan o cocuğa kaydı ve artık başka tarafa bakıyordu bu beni bi nevzede olsa rahatlatmıştı
"Bora"
"Buradayım"
Demek adı Bora'ymıs Ahh çok tatlı...

Ve yoklamada bitti hoca bugün ilk gün olduğu için bizi serbest bırakmıştı. Bu beni rahatlatmıştı cünkü hiç ders dinleyecek havamda değildim derken esmer sacı belinde güzel bir kız bana doğru gülerek yaklaşmaya başladı.
"Selam :)"
"Selam"
"Yeni geldin sanırım. Cok hoş görünüyosun takılamk ister misin"
"Olabilir :)"
Bunu söyledim çünkü yakında yanlızlıktan gebericem diye korkuyordum.
"Peki Simay'cığım gel o zaman seni arkadaşlarımla tanıstırayım"
Kalktık ve 2 tane güzel kızın yanın gittik kızlar beni görünce sohbetlerini bırakıp bana baktılar ardındanda gülümsediler
"Merhaba" dedim gülerek ikiside aynı anda
"Merhaba" diyince
"Ben Simay , siz ?" diye sordum
Sarısın olan ben Didem.
Kumral olan ise ben de Serpil dedi ve onlarla tanıstık yanıdmaki kız
"Aah pardon adımı söylemeyi unuttum ben de Gülizar "dedi ve samimi bir şekilde gülümseyerek elini uzattı elini sıktım. Kızlarla kaynaşmıstık zaten ögretmenlerin hepsi ilk gün olduğu için serbest bırakmıslardı onlara İzmir'deki güzel anılarımı anlattım seve seve beni dinlediler sonra konu erkeklerden açıldı. Didem
"Size kimi sevdiğimi söyleyeceğim ama sakın kimseye yetistirmeyin aksi halde kötü seyler olur" diyerek masum bir şekilde gülümsedi sonra bende "bana güvenebilirsin didem" dedim peki o zamn söylüyorum
"Kağan" dedi iki sıra arkamızda oturan esmer çocuğu göstererek yanındaki kumral cocukla derin bi sohbete dalmıstı aslında fena değildi. Amaan canım neyse ne. Didem bana dönüp
"Sen?" diyerek göz kırpı
Henüz yeni gelmiştim kimseyi tanımıyordum aynı sekilde bunu ona söyledim. Konu benden çekilince Serpil'e geldi Serpil ben söylemesem olmaz mı dedi ama Didem onu ikna etti ve söyletti Didem zaten şeytan bir kıza benziyodu sarı saçları güzeldi ama içinin güzel olduğundan emin değildim Serpil onun aksine daha saf masum ve sessiz duruyordu. Ki öyleydi buraya geldiğimizden beri çok konuşmamıstı bakısları sürekli Bora'nın sırasının oralardaydı. Ve hüzünlüydü Serpil en sonunda
"Bora" diyerek bize oturduğu sırayı çenesinin ucuyla gösterdi dalgın dalgın bişeyler çiziyordu. Ve çok tatlı görünüyodu.. Ne diyorum ben kendine gel Simay. Gülizar sasırmıs bir şekilde bir BOra ya birde Serpile bakıyordu oda yeni duymuş gibiydi
"Iyy kızım saçmalama okulun teşkosunun teki o baksana şu kılıga egosu tavan yapmış hem sana bakmaz o gözü yükseklerde ve çok yakısıklı napsın seni ayrıca.." dedi ama ben onun sözünü kesmistim ve onun kolun hafifçe vurup Serpil'i isaret etmistim gözlerinde hafif bi saskınlık olustu sonrasında Bora'ya bakarak
"Napayım gönül bu laf dinlemiyor ki. Elimde olan birsey değil Gülizar.
Sonra Bora ondan konustuğumuzu anlamışcasına bakıslarını bizim sırata çevirdi ve kısık gözlerle bir Serpil'e bir bana baktı. Serpil
"Hey buraya bakıyo sus başka şeyelerden bahset" diye gülerek Gülizar'a baktı. Sonra masadaki Bora muhabbeti bitti. Başka bi konu açıldıgında omuzlarımdaki sacı arkaya itmek icin hamle yapıcaktım ki Bora'nın bana gülerek baktığını gordüm önündeki kısa boylu çocukla konusurken gülerek bana bakıyordu.
Lan yoksa bunlar benim hakkımda mı konusuyorlardı. Bende ona ters ters baktıgımda yüzündeki gülümseme bir an silindi ve önüne döndü.
Zafer benimm.
Birinin bana tip tip bakmasından hiç hoşlanmam. Derken Didem
"Demi Simay?" dedi ama masadaki sohbeti bilmiyordum o yüzden sadece şaşkınlıkla bakmakla yetindim.
"Diyorum ki" kulagıma eğilerek fısıldadı
"Bakire misin?" bi anda şaskınlıkla gözlerim iri iri oldu ve kesin yanaklarım kızarmıstı Didem hafifce sırıtarak
"Hadi amaa bu utanılacak bir şey değil doğruyu söyle Simay"dedi ve bende utana sıkıla cevap verdim:
"Evet." güldü ve o anda tuvaletimin geldiğini farkettim ki zil çaldı herkesle vedalastım ve eve gitmek için çantamı toplayıp yola koyuldum. Tuvaletim gelmisti ve adımlarımı hızlandırdım. Daha okulun etrafından ayrılmamıstım hala ojul civarlarındaydim ki bir ses beni arkaya döndürdü bir Honda tam yanıbaşımda durdu ve içindeki piç
"İstersen gidecegin yere kadar bırakabilirim güzelim hatta istersen burdan bize geçeriz. Ha ne dersin ?" dedi ve saskınlıktan ve öfkeden gözlerim yuvalarından fırlıcakmıs gibi açıldı
"Sen ne sandın lan beni hayvan. Yürü git işine gerizekalı mıdır nedir." derken arabanın kapısını actı ve yanıma geldi
"Hadi ama güzelim sadece biraz eğlenicez" diyip kolumu sertçe kavradı "Bıraaakk!!" diye kıvranırken arkadan bir ses
"Bırak lan kızı, siktir git burdan orospu çocuğu" ikimizinde bakışları oraya kenetlenirken hiç ummayacacagım bir kisiyi gördüm...

Sadece Sen.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin