İhanet

62 3 0
                                    

Ya sanki ben birşey yapmışım gibi bana kızıyordu. Sanki çocuğa gel bana asıl diye ben söyledim. Ben ömrü hayatımda Bora kadar dengesiz bir insan görmedim insan olduğundan bile şüpheliyim. Öküz bu öküz. Ama beni evime götürüyordu o yüzden birşey söylemedim. Annem bugün gelmiceğini kapıyı kilitleyip uyumamı söylemişti. Daha önce hiç evde yanlız kalmamıştım. Kalmaktan kastım hiç yanlız bir gece geçirmemişti. Bir yanım Bora'dan kurtuluyorsun derken diğer yanım. Onu özleyeceksin diyordu karnımın ağrısıyla istemsiz olarak inledim
"Ah" Bora gözlerini yoldan ayırmadan "noldu" diye sordu hala çok sinirli görünüyordu.
"Yok birşey karnıma sancı girdi sadece." gerçekten kötüydüm. Karnım çok ağrıyordu. Ve ben kıvrandığımı belli etmek istemiyordum. Evime geldim ve Bora arabayı durdu bir süre bekledikten sonra inmediğimi görünce bakışlarını bana çevirdi.
"Neden Bora?"
"Ne neden?"
"Bana böyle davranma. Sanki o çocuğun bana asılmasını ben istedim. Bu kadar tripleneceğini bilseydim gelmezdim. Ayrıca sarhoştu napabilirdim. Gitmek istemedim ama beni zorla götürmeye çalıştı." off neden açıklama yapıyordum ki şimdi? Onane hem.
"Tamam Simay bişey demiyorum. Haklısın ani tepki gösterdim. Özür dilerim" böyle demesini beklemiyordum. Hatta tam tersine bana terslenip bağırır diye tahmin ediyordum. Yavaşca arabadan inmek için hamle yapınca bileğimden tuttu ve bianda dudaklarımdan öpmeye başladı. "Ben sana nasıl bağlandım bu kadar cadı? Seni başkasıyla görmek beni çıldırtıyo elimde olmadan kıskanıyorum. Özür dilerim Simay." oha resmen bir seni seviyorum demediği kaldı. Bu dedikleri hoşuma gitmişti. Gülmeye engel olmak için alt dudağımı dişlerken kendime engel olamayıp sırıtmaya başladım. "Gülünce daha seksi görünüyorsun. Lanet olsun çok güzelsin." insanın nasıl gönlünü alıcağını iyi biliyordu. Piç. Ama çok tatlıydı. "Teşekkür ederim. Ama daha fazla konuşma lütfen utanıyorum." diyip yanaklarımın kızarmasına engel olamadım. Oda çapkın bir şekilde gülümsedi. Ve önüne döndü. "Görüşürüz Bora" deyip arabadan inmek için tekrar hamle yaptım.
"Simay?" hemen geri oturdum.
"Efendim?"
"Bak istersen bana gidelim kötü görünüyorsun. Karnının ağrıdığınıda biliyorum. Merak etme seni yemem. Hem bu durumda başında biri olması iyi olur." aslında ondan ayrılmak istemiyordum. Ama böyle bişeyi kabul edemezdim. Annem duysa beni öldürürdü. Güldüm.
"Merak etme başımın çaresine bakarım" derken hala karnım ağrıyordu. Ama çok abartılı değildi.
"Sen bilirsin prenses. Ama bişey olursa ara. Biliyorsun sadece beni ara kimseyi değil. Hemen gelirim." hoşuma gitmiş bir şekilde gülümseyip "tamam" dedim ve arabadan inip kapıyı yavaşca kapattım. Apartmana girdiğimde hala arabanın içinden beni izliyordu ve girdiğimi görünce arabayı çalıştırıp gitti. Bende eve girdiğimde üstümü değiştirip hemen kendimi yatağa attım. Ve tavana bakarak bugün olanları düşünmeye başladım. İstemsizce suratımda aptal bir gülümseme oldu. Ben bu çocuga aşık mı oluyordum? Aslında Serpil'le okadar yakın değildim sadece 1 kez konuşmuşluğum vardı. Bu Bora'ya yavşamama engel değildi. Ellerim dudaklarıma gittiğinde hala gülüyordum. Aklım Bora'nın söylediklerine gitti. 'Ben sana nasıl bu kadar bağlandım cadı? Seni başlasıyla görmek beni çıldırtıyor.' ve gülmeme engel olamıyordum. Telefonumun alarmını kurup yastığa başımı koydum ve gözlerimi kapattım.

***

Saat sabah 04:08 evden tıkırtılar geliyor hey buda ne böyle hemen yataktan kalkıp elime odamdaki vazoyu alıp yavaşca kapımı açtım. Yavaş adımlarla salona geçince. Annemi koltukta uzanırken bulmayı hiç tahmin etmiyordum.
"Anne!" dedim ürkek bir ses tonuyla
"Evet Simay?"
"Neredesin sen tüm gece seni bekledim. Ayrıca beni korkuttun."
"Sana geç geliceğimi beni beklememeni söyledim tatlım. Ayrıca kapıyı iyice kilitle demiştim. Ama kilitlememişsin. Simay dikkat etmiyorsun." aah unutmuşum.
"Off anne tamam ya. Ben gidiyorum sabah konuşuruz bunları."
"Tamam" yavaş adımlarla odama gidip kapıyı kapattım. Ve sıcak yatağıma doğru yürüdüm.

***
Sabah 07"00 ve ben ilk kez yataktan isteklice ve mutluca kalktım. Bunun sebebi kesinlikle Bora idi. Kalkıp elimi yüzümü yıkadım ve hemen saçlarımı düzleştirmeye çalıştım. Bitirdikten sonra altıma kot şort üstüme ise siyah bir gömlek geçirdim. Altıma ise spor ayakkabılarımı giydim. Saat 07.50 olmuştu ilk kez bu kadar çabuk halletmiştim işimi. Ama yinede güzel olmuştum. Hafif bir makyaj yaparak mutfağa girdim. Annemin kahvaltıyı hazırlayıp beni gülerek karşılayacağını tahmin ediyordum ki ortada ne kahvaltı ne de annem vardı. Annemin odasına girdiğimde hala uyuyordu. Ee tabi haklı kadın sabahın köründe kalkıp bana kahvaltı hazırlamak zorunda mı? Değil zaten gecede saat 4 de yorgun bir şekilde eve geldi. Kimbilir ne kadar çalışıyor. Hemen üstten birşeyler atıştırıp para aldım. Ve çantamıda alıp evden çıktım. Ki görüğüm manzarayla şok oldum. Bora beni bekliyordu. Vay be ilginç.
"Bora?"
"Sonunda gelebildin bee ağaç olduk burda." bianda istemsiz bir şekilde sırıttım. Bu çocuk beni mutlu ediyordu.
"Hadi aptal aptal sırıtmayı kesde bin şu arabaya." diyip oda gülmeye başladı. Sensin aptal. Ököözz.
Arabaya bindim ve bakışlarını bacaklarıma çevirdi.
"Çok güzel olmuşsun. Ama altı daki fazla kısa. Hadi değiştir gel bekliyorum."
"Ya saçmalama annrm uyuyo bendede anahtar yok."
"Off Simay off sen benim başıma bela açıcaksın ama dur bakalım." deyip hafifçe sırıttı. Bende sırıttım. Arabayı çalıştırdı. Ve okula gidene kadar tek bir kelime etmedi. Bende etmemiştim çünkü uykum vardı. Kafamı cama yaslayıp etrafı izlemeye başladım. Okula gelmiştik Bora indi ve ardından ben indim. Arabayı kilitledi ve tahmin bile edemeyeceğim birşey yaptı. Elimi tuttu. Çok şaşırsamda birşey demedim. Hoşuma gitmişti. Bu şekilde sınıfa girdik ve Serpil'le Gülizar bir tafata oturmuş bişeyler konuşuyorlardı. Birden bakışları bize kaydı. Off ben Serpil' i tamamen unuttum. Serpil çok şaşırmıştı sanki dokunsan ağlayacaktı ve birleşmiş elimize bakıyordu. Hatta birtek o değil herkes bakıyordu. Allah'tan herkes sınıfta değildi. Serpil bir anda ayağa kalktı ve dışarı çıktı. Gülizarda bana imalı bakışlar atarak Serpil'in peşinden gitti. Bora'da beni, benim sırama oturtmuş birşeyler söylüyordu. Ama şuan Tamamen Serpil i düşünüyordum
Acaba neler hissetti?
Canı acıdımı?
Bunları düşünmem gerekiyordu.
"Geliceksin demi Simay?"
"Ha?" odunlukta sınırım yoktu.
"Bu akşam diyorum. Parti vericem ya gelicek misin?"
"Ha gelirim tabi." bana gülümseyip kendi sırasına gitmeye başladı oturdugunda bana göz kırptı ve önündeki Kağan'la konuşmaya başladı.

***
Bugün sorunsuz geçmişti. Allah'tan Serpiller bana birşey demeye kalkmadılar. Zaten Serpil bizi öyle görünce diğer hiçbir derse girmedi. Didem'de okula gelmemişti zaten. Gülizarda bana yüz vermiyordu. Hıh çokta umrumdaydı. Çantamı toplayıp tam kapıdan çıksarken Bora seslendi.
"Simay. Bir dakika." deyip eliyle bir işareti gösterip önündeki çocuğa birşeyler gösterip yanıma geldi.
"Bugün beraber takılalım. Akşamda partiye gelenleri beraber ağırlarız. Ha nerdesin?" aslında iyi bir fikir gibi geliyordu o yüzden kabul ettim. Bora'nın arabasına doğru ilerlerken o sırada yanımızdan Gülizar geçti bana kol atmayı ihmal etmemişti ve bana acır gibi bakıyordu. Aptal. Bora'nın arabasına bindiğimizde anneme arkadaşıma gidip ders calışcagımızı söylemek için telefonumu çıkartıp mesaj atıcaktım ki sarjımın bittiğini farkettim oflayınca. Bora bana baktı
"Noldu prenses?"
"Anneme mesaj atıcaktım ama sarjım bitmiş."
Kendi telefonunu çıkartıp bana uzattı.
"Al benden at. Arkadaşımın numarası dersin." dedi ve dışarda birini gördü ve arabadan indi.
"Ben şimdi geliyorum. Bekle" dedi
"Tamam" diyerek gülümsedim. Anneme mesaj attıktan sonra telefonu bir kenara koydum. Dışarı baktığımda. Bora uzakta bir çocuğu kenarı çekmiş birşeyler anlatıyordu. O anda telefon gözüme çarptı. Biraz kurcalamaktan birşey olmazdı. Elime aldım ve direkt hiç düşünmeden mesajlara girdim. Heran gelebilirdi. Bora Oktay diye birine
'Tamam abi kızı eve attım. Bana aşık olmak üzere. Neler yapacağımı bir ben bir allah bilir bana şans dile.:)' yazmış. Lan bu ne ? Karşı tarafta
'İyi şanslar kardeşim. Sen çok piçsin len. Zevkin bitince kızı paçavra gibi bir kenara atacaksın demi ahahah. Çakall:)' korkmaya başlıyorum. bora'da 'yok abi paçavra gibi atmak bana yakışmaz. Kirli don gibi atıcam. Ahahhaha.:)' demiş. Vay orospu çocuğu bu benden bahsediyordu. Sen görürsün Bora bey...

Sadece Sen.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin