14

9.7K 615 39
                                    

Hızla lavabodan çıkıp masaya doğru gittim. Çantamı alıp tam gidiyordum ki Yiğit beni durdurdu

"Nereye..."

"Hava almaya"

Bakışları tutuğu elime gitti

"Eline ne oldu"

Elimi elinden kurtardım

"Önemli bir şey değil"

Cevap vermesine izin vermeden çıkışa doğru gittim. Arabaya binip deniz kenarına sürmeye başladım. Şuan bana iyi gelecek en iyi şey deniz havasıydı.

Bilinmeyen Alihan'dı en son düşüneceğim kişi hatta hiç düşünmeyeceğim kişi Alihan'dı. Bir erkeğin beni sevmiş olmasını bile zor kabullenmişken bu kişinin Alihan olmasını kabullenmek çok zor. Biz yıllarca düşmandık asla birbirimizi sevmezdik.

Ama o içinde koca bir sevda taşımıştı. Yıllarca uzaktan sevmişti. Bana dediği her şey daha anlam kazanmıştı. Doğru demişti biz imkansızdık. Ben onu hiçbir zaman onun beni sevdiği gibi sevmeyeceğim

Ben şimdi ne yapacağım

Alihan'dan

Sercan'ın yanağıma bastırdığı buzla ağzımdan acı bir inilti kaçtı

"Yavaş olsana zaten acıyor. Zalımın oğlu gavura vurur gibi vurdu"

Bıkınca bir nefes verdi ve koltuğa yayıldı

"Sana dedim öküz gibi bakma anlat diye ama sen maşallah gözünü bile ayırmadın çocuktan"

Sercan'a göz devirdim ve bende koltukta yayıldım.

"Her şekilde öğrenecekti sadece biraz acele oldu"

Hakan'ı kendime alıştırınca ona kim olduğumu söyleyecektim bekli o zaman şansım daha çok artardı. O onu bir erkeğim sevmesine bile tam alışamamışken o kişinin düşmanı olmasına alışması çok uzun sürerdi

Yani diyeceğim yine imkansızız. Yine gülün dikenleri göründü.

"Ya herkese söylerse"

Sercan'a göz ucuyla baktım

"Söylesin çok da sikimde. O öğrenmiş bütün dünya öğrense ne yazar"

Hafif doğrulup bana döndü

"Hakan sana okulu dar ederler. Hayat toz pembe değil her yer homofobik"

Güldüm

"Kimin götü yiyecekte bana okulu dar edecek. Buyur hodri meydan"

O da güldü

"Hem benim gülüm kimseye demez"

"Yaa o gülünü gördük bugün zavallı prens"

Gülerek dediği şeyle elimdeki buz torbasını ona attım.

"Hay sana mesajları okutan aklımı sikiyim"

Eliyle vücudunu kapattı

"Aaa Alihan namusuma mı göz diktin?"

Bana biraz yaklaştı

"Annem göster ama eletme dedi"

"Anneni siki-"

"Ohha Alihan ohaa"

Odaya giren ablamla konuşmam yarıda kesildi. Sercan güldü ve koltuğa yayıldı

"Yaa Verdacım merak etme annem kim belli olmadığı için bana giren çıkan yok"

Ablam Sercan'a senden adam olmaz bakışları atıp yanıma yaklaştı. Elini yüzüme koydu ve yanağımı incelemeye başladı

"Ne oldu sana"

"Gülün dikenleri battı ablası"

Bu sefer yanımdaki yastığı ona attım. O da tekrar bana attı tam tekrar ona atacaktım ki ablam bizi durdurdu

"Kesin kavgayı"

"Sen yeter ki iste aşkım"

Ablam konuşan Sercan'a döndü bu sefer

"Sende yavşamayı kes"

"Sen yeter ki iste balım"

Ablam sabır dilercesine yukarıya baktı

"Odamda krem var onu sana getiriyim"

Kapıya doğru yürümeye başlamasıyla Sercan'da peşinden gitti

"Balım sen şimdi bulamazsın ben sana yardım edeyim"

"Kendi odamda nasıl bulmayayım acaba velet"

Onların laf dalaşlarından bakışlarımı çekip elimdeki yüzüğe baktım.

Benim bu çocuğun kalbini fetih etmem lazım. Bu çocuğun en kısa zamanda bana aşık olması lazım

Kimsin | GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin