Bölüm 17- Sonunda Smut

787 28 3
                                    

"Jaehyun?!"

"Geliyorum tatlım! Johnny uçak rötar yaptıysa başka bir uçakla aktarma yap, ne demek yetişemeyeceğim! Ağlayacağım, ben her şeyi hazırlamıştım! Umarım yetişebilirsin canım, bekliyorum." Jaehyun telefonu kapattığında kapı açılmıştı hızlıca.

"Jaehyun gelsene içeri, ne yapıyorsun yatak odasında?!" Jaehyun alnındaki teri sildi.

"Geliyorum hayatım, tişörtümü değiştirdim. Hadi gidelim!" Jaehyun Taeyong'un açık bıraktığı kapı aralığından geçip salona ilerlediğinde, Taeyong da onun yatakta unuttuğu telefonuna ilerledi.

Jaehyun'da bu aralar bir haller olduğunu fark etmişti, durduk yere ortadan kayboluyor, onunla daha az ilgileniyordu.

Yatağa oturup, telefonun ekran kilidini açmıştı, ikisinin de şifresi evlendikleri tarihti.

İlk galeriye girmiş, ardından mesajlara tıklamıştı.

Johnny en üstteydi, birkaç dakika önce çevrimiçiydi. Onların mesajlarına tıkladı.

'Otele vardığında bana haber ver Johnny.'

'Tamam canım.'

"'Canım'?" Taeyong üst mesajları okumaya başladı.

'Taeyong çok şaşıracak!'

'Tabi ki, özellikle bir uke yerine seme olacağını öğrenince.'

...

'Bence uçağa binmeden önce bir daha buluşmalıyız.'

'Olmaz, dudağımı kanatmışsın, Taeyong anlayabilir.'

'Renjun Taeyong'a söylemek için sabırsızlanıyor.'

'Endişelenme, söylemeyecek. Ona planı açıkladım.'

'Dün Taeyong ile inlemelerinizi herkesin duyduğuna eminim.'

'Olabilir, o benim eşim. Zamanımızı iyi değerlendiriyoruz 🤭'

'Geldiğimde seni öpmek ve Taeyong'u görmek için sabırsızlanıyorum.' 

'Umarım yetişebilirsin. Seni bekleyeceğim!'

"Taeyong seni bekliyoruz canım!" Taeyong telefonu kapattı panikle annesinin sesiyle.

"Geliyorum anneciğim!" Jaehyun görüş açısına girdiğinde telefonu ona uzatmış, içeri geçmişti asık suratıyla.

Jaehyun son girilenlere bakıp, hemen Taeyong'a koştu.

"Ko-konuşabilir miyiz?" Taeyong kollarını göğsünde birleştirip ona dönmeden mırıldandı.

"Mesajları okudum Jaehyun." Jaehyun'un gözleri doldu, Taeyong'un onu terk edeceği endişesiyle yüreği sıkıştı. Daha önce hiç böyle olacağını düşünmemişti. Taeyong hayattaki tek varlığıydı ve o olmadan, diğeri de bir şeye benzemezdi.

"Bebeğim ben-" Taeyong mutfaktan doğum günü pastası gelirken onun lafını kesip pastanın yanına gitti.

"Sonra konuşuruz Jaehyun."

"Dilek tut güzelim!" Taeyong Jungwoo'mun dediğine gülümseyerek gözlerini kapattı.

'Eşimin bugün bana yalan söylememesini diliyorum.' gözlerini araladı ve üfledi. Bugün buna ihtiyacı vardı.

"Fotoğraf, fotoğraf çektirelim!" Doyoung'un hatırlatmasıyla arkadaşları hemen telefonlarını çıkartmış, Taeyong onları engellemek zorunda kalmıştı.

"Sakin olun, tek tek çekin. Hayatım yanıma gelsene." Taeyong çok popüler biriydi, ailesinden ve kendisinden dolayı birçok arkadaşı vardı ve hepsi de fotoğraf çekmeyi çok severdi.

Three Men One Love  JohnJaeYongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin