13. Bölüm

60.9K 3.4K 445
                                    


Evlilik işini yeni öğrenmiş olan damat tarafının aksine kız tarafında iki hafta boyunca hummalı bir çalışma vardı. Çeyiz toparlanıyor, eşyalar valizlere diziliyor. Erkek tarafına bohça hazırlanıyordu.

Kızlarının hiç bir şeyi eksik olmasın, boynu bükük kalmasın diye herkes elinden geleni yapıyordu. Zaten düğünsüz gidecekti...

Çarşı işlerine ve alışverişlere Nigar katılmadı. Bunun böyle olmasını kendisi istedi.

Bir yerlerde yanlış kişilerle karşılaşıp Demir'in evlilik konusunu öğrenmesinden çekindi.

Nişanlısını hiç bir şekilde şüpheye düşürmemeyi seçti. Nikah günü giyeceği kıyafeti bile kardeşi ve amca kızları gidip beğendi, resmini Nigar'a mesaj attılar ve onun bedenine yakın olan birisi deneyerek aldılar.

Nigar'ın babası Demir'in babasını arayarak nikah gününü haber verdi ve o günün akşamına kadar Demir'i ayak altından çekmesini söyledi.

*

Nikahın önceki gününde akşam yemeği vaktinde geldi Kazım. Yeni dünürlerinin evine gidip kapıyı çaldı. Kapıyı açan Nigar'ı görünce eli ayağına dolanmadı değil. Kız bu iki hafta içerisinde daha da güzel olmuştu sanki.

"Hoşgeldin" diyen kıza "Hoş buldum" dedi. İki hevesli göz birbirini buldu. Yarından itibaren birbirlerine ait olacaklardı. Bu gerçekle sarsıldılar. Çok şey söylenmeliydi ama ne söylense boştu. Acemice gülümsediler.

Kazım elindeki Adana'dan getirmiş olduğu tatlı paketini uzattı. Paketi alırken Nigar'ın parmakları değdi eline... O parmakların ucundan kendi bedenine geçen elektrikle koca bedeni bir an sarsıldı. Sabır... sabır dedi içinden. Kadınının onu öperek karşıladığı, sarıldığı günlerde gelirdi belki.

İçeri girecekken arkadan gelen kişi Kazım'ı yana doğru iteledi; "Yol ver yol"

"Yenge? Yengemiz sen misin bacım?"

Eli kolu dolu bir adam burnundan soluyan Kazım'ın önüne geçerek elindeki poşetleri Nigar'ın eline tutuşladı. Sonra alelacele geri döndü kendisine emanet edilen, Kazım'ın arabasının arkasına park ettiği kendi arabasındaki diğer malzemeleri kaptı getirdi.

İkinci gelişinde "Ben Kadir yenge, Kazım'ın teyze oğlu. Sen şunları al, ben kalanları getiriyorum." Bir tur daha arabasına gitti. Ne olduğunu anlamayan Nigar kapıda kalmış, Kazım sıkıntıyla ofluyordu.

Üçüncü turda geldikten sonra Kadir elindekileri bırakıp "Bunları Hacer teyzem gönderdi. Eee? Nereye geçiyoruz? Açlıktan ölüyorum." Diye karnını ovuşturarak sordu.

Nigar "Buyurun, Hoş geldiniz" diyerek Kadir ve Kazım'ı ailesinin yanına götürdü.

*

Kazım'ın Mardin'de birini bulduğunu, gelin getireceğini duyan Kadir "Kazım'a birini bulabilenler bana hayde hayde bulur" diyerek Kazım'ın yakasına yapışmış, ısrar etmiş yalvarmış ancak adamın şiddetli itirazlarını aşamayınca soluğu teyzesi Hacer'in yanında almıştı.

Hacer, Kazım'a kızı Sevim'in hazırladığı hediyelikleri veremeyeceğini bildiğinden bu bahaneyle her şeyi Kadir'in arabasına yüklemiş oğlunun peşine takmıştı.

Kadir bir parça... epeyce büyük bir parça ana kuzusu olduğundan görüştüğü kızlar iki üç günde arkasını dönmeden kaçıyordu. Kendisine kalsa adını paylaştığı Kadir İnanır gibi bir adamdı.

Annesi kısmetini bağlamışlar senin diyordu. Sevgili annesi yüzünden kızların kaçtığına inanamayan Kadir'e bu açıklama gayet makul görünmüştü.

Kanlı NigarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin