19. Bölüm

86.9K 3.4K 502
                                    


Nigar kocasını gönderdikten sonra Kayınvalidesi ve görümcesinin yanına döndü.

"Kızım, az kendinden bahset. Nasılsın, necisin?"

Nigar şimdiden bilmeleri gerektiğini düşünerek genel hatlarıyla anlattı.

"Dünde bahsettiğim gibi Mardin'de yaşayan Adanalı bir ailenin kızıyım. Liseyi bitirdim. On dokuz yaşımda evlendim, iki yıl evli kaldım. Çocuğum olmayınca ayrıldık. Kazım'ı Metin abim, amcamın oğlu tanıştırdı. Konuştuk, anlaşıp evlenmeye karar verdik."

Görümcesi Sevim "Allah bir yastıkta kocatsın. Açıkçası abimle evlenmenize biraz şaşkınız. Az çok tanımışsındır, huysuzdur. Kadınlar biraz çekinir abimden. Mardin'de iki gün kaldı, hangi arada birbirinizi sevdiniz de evlenmeye karar verdiniz?"

"Huysuz görünüyor ama kötü biri değil bence, kalp kırmıyor." Hoşnutluğunu belli ettiğini fark etmeden iç çekerek "Hem dalyan gibi adam, beğenilmeyecek gibi değil"

Sevgi konusuna hiç girmedi. Henüz birbirlerini sevmiyorlardı ama evlenecek kadar etkilenmişlerdi işte. Zamanla o da olur inşallah diye düşündü Nigar.

"Üstelik..." başını mahzunca öne eğdi "Çocukları var... çocuğum olmuyor diye beni kötü görmez."

Sevim duraksayarak konuştu "Ben... Abimin evleneceğini duyunca biraz korktum. Üvey anne ezer diye. Elimde büyüdüler. Anneleri doğumda ölünce ben baktım. Çocuğun olmadı diye üzülme. Hem bak benimde bacağım aksıyor. İnsan alışıyor zamanla eksikliklere"

"Fark etmedim"

"Dikkat etmemişsindir... İkizler senin de çocukların oldular artık. İyi bak olur mu? Evladın say. Alışmaları zaman alacaktır."

Nigar hevesle cevapladı "Sabrederim ben, çok severim. Aklın kalmasın."

Bir süre sustular.

"Bana evi gezdirir misin?"

"Tabi, hadi gezelim madem."

Kayınvalidesi "Siz gezin, ben televizyon izleyeceğim. Havva'yı da yanıma yollasana Sevim." Diyerek onlara katılmadı.

*

Nigar'la Sevim iki katlı büyük evi baştan aşağı dolandılar. Bu sırada birbirlerini de biraz tanıdılar. Sevim Nigar'dan üç yaş büyüktü. İyi huylu, yumuşak başlı bir kadına benziyordu. Kayınvalidesinden emin olamamıştı. Evliliklerine bozulmuş gibi durmuyordu ama çok ilgilenmiş gibi de değildi.

Gezerken Sevim'in aksamasını fark etti Nigar, çok fazla değildi ama belli oluyordu.

"Bacağın? Kusura bakma, nedenini merak ettim."

"Yok ne kusuru. Babamların öldüğü kazada yaralandım. Ondan kalma. Canlı kurtulduğum için bile şanslıymışım. Öyle dedi doktorlar."

"Haklılar. Zor olmuş olmalı... bir anda üç kaybınız olmuş."

Dalgınlaştı Sevim "Zordu. Hepimize ayrı ayrı zordu. Abime de zor oldu. Bir anda bütün yük omuzlarına bindi. Daha lise sondaydı. İyi baş etti sağ olsun. Üstüne birde karısı doğumda ölünce..."

"Çok mu seviyorlardı?"

"Sevmek mi? Sanmıyorum. Görücü usulü evlendiler, sevginin hiç bahsi geçmedi. Yengem abimden çok korkardı. Sevemeyecek kadar çok. Abimse... evlenmesi gerektiğini düşünüyordu."

*

Akşama doğru görümcesi kendi evine gitti, peşinden çocuklar okuldan geldi. Yeni anne konusunda hala kararsızdılar. Kadın yakınlaşmaya çalışsa da fırsat vermeden çiftlikteki çocuklarla oyun oynamak bahanesiyle ortadan kayboldular.

Kanlı NigarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin