Bu İlk Rüyam *smut

28.9K 365 55
                                    

   

*smut içerir.

     Bir yunan hikayesi mutluluğun yerinin tanımını şöyle anlatır;
   "Tanrılar mutluluğu direkt insanlara vermezler . Çünki insanlar hazır önlerine koyulan yemeğin bile değerini bilmeyen aciz varlıklardır . Tanrılar bu yüzden mutluluğu saklamak ister . İnsanlar arasın ki değerini bilsin diye... Biri göklerin en uzağına saklayalım der ,Bir ötekisi denizlerin en derinine . Biri ise ormanlar en kuytusuna diye belirtir. En sonunda biri çıkar ve der ki ;
   İnsanların içlerine saklayalım. Oraya bakmak akıllarına gelmez "

    Bu hikâyenin gerçek olmasını o kadar çok istiyorum ki ama bu bir masal kadar gerçek dışı bir hikaye . Yıllar boyunca mutluluğu içim de aradım.
      Yıllar boyunca da onu bulabileceğime inandım ama işte doğru olmayan bir şey uğrunu yıllarım boşa gitmişti .
      Bu efsanenin aksine benim mutluluğumu da o adamın içine saklamışlardı. O adam ise bir gardiyan misali benim özgürlüğe kavuşamama izin vermiyordu .
       Çünki onun arayacağı bir mutluluğu kalmazdı ben onun içindeki benim mutluluğuma ulaşırsam. En azından o öyle düşünüyordu.
  "Dön arkanı İlke. " dedi ,mutluluğumun gardiyanı olan Uygar . Yutkundum.
        Boğazım onun aletini yalamaktan yorulmuştu. O lafının ikiletilmesini sevmezdi . Emirlerine itâât etmek artık önemsediğim bir durum değildi . 
     Usulca arkamı döndüm ve onun beni  rahat edebileceği bir pozisyona sokmasını bekledim . Ne kadar hissiz de olsa sevdiğim adamla birlikte olmak nefesimi kesiyordu .
      Aletinin içime girmesini beklerken geri çekilip çekmeceyi açmasıyla afalladım. Çekmeceyi karıştırıp bir şeyler aradı .
    En sonunda aradığı şeyi bulup çıkardığında gözlerimin sonuna kadar açıldığına emindim .
      Bir tane kırbaç vardı , kırbaç beni korkutmadı çünkü ilk kez yapacağı bir şey değildi ama ince uzun ucunda top olan metal parçasıyla ne yapacağını bilmiyordum . O şeyi hayatımda ilk defa görüyordum. 
       "Önünü dön ve bacaklarını kaldır . " dediğinde tekrar yutkundum .  " O şey ne Uygar ? " dedim . Yüzünde iğrenç bir gülümseme oluştu. " görürsün " dedi ve aletime elini attı.
      Bir kaç kez çekip eline metal çubuğu aldı .  Düşündüğüm şeyi yapıyor olamazdı değil mi ? "O şeyi sakın içime sokma " dedim . Yüzüne anında bir öfke yayıldı .
       Onun kararlarını ve zevklerini sorgulamak bana düşmezdi.
     "Tamda onu yapacağım İlke . Boşalabilmek için bana yalvaracaksın ." Dedi . Ses tonu korkutucuydu . Onu reddedemezdim .
   Aletimin ucunu sıktığında canımın acısı ile inledim . Çıkan çıkıntıyı önce eliyle ovaladı . Gözlerim yanıyordu. Bu haraketi ile kesik kesik nefes aldığımı görünce elini çekti ve o metal şeyi aletimin küçük deliğine hizaladı. Kalbim deli gibi atıyordu.
     Korkuyordum . Aletimi dolduran soğuk metalle acı içinde çığlık attım.
    Büyük kemikli eli ağzımı bulduğunda parmaklarını yalamaya başladım . İnlemelerimin sesinin yüksekliğini kontrol edemiyordum .
   Kırbacı eline aldı ve belimden tutup beni domalltı . Hızlı hızlı vurmaya başladığında gözlerim dolmuştu.
     Elim aletime gitti . Hırlayıp kırbacı vurmayı bıraktı ve bulduğu ilk uzun şey ile ellerimi yatak başlığına bağladı.
     Tekrar kırbacı eline aldığında ilk eliyle kızarmış olan kalçalarımı okşadı ve bir kaç kez sert bir şekilde tokatladı.
     Kırbaç ile bir kaç kez daha vurduktan sonra elini tekrar ağzıma uzattı .  Dolmuş gözlerim ile ona baktığımda sadce öfkeyi ve zevk alma isteğini  görüyordum. Uzattığı parmakları yaladım.
   Yeterince ıslandığına karar verdiğinde parmaklarını çekti .  Parmaklarını deliğimde hissetmem ile içime girmesi bir olmuştu.
       Üç parmakta içime girdiğinde derince inledim .
   Aletimdeki doluluk git gide daha çok canımı yakıyordu. Parmaklarını içimden çıkardığında  sonunda onun büyük damarlı aletinin ucunu deliğimde hissettim .
      İçime hiç beklemeden girdiğinde çığlık atmamak için zor tuttum kendimi .
    Hiç beklemeden hızlanmasıyla kesik kesik inlemeye başladım. Hızlı vuruşlar beni delirticekken artık boşalmak istiyordum.
   "Yalvarırım boşalmama izin ver . " Dedim inlerce.  "Uygar..." Onun adıyla inlediğimde daha da hırslanıp vuruşlarını sertleştirdi.
     "Senin sahibin kim İlke ? " dedi derin bir şekilde .  " Uygar "dediğimde derince inledi . Ikimizin inlemeleri bir birine karışırken elini aletime attı ve beni o metal şeyden kurtardı. Rahat bir nefes aldım.
     O ise son vuruşlarını yapıyor gibiydi.  O kalın aleti içimde seyiriyordu. Eli ile benim aletimi sıvazlarken ben yatağa boşalmıştım. O ise biraz daha vuruş yaptıktan sonra içime boşaldı.
     İçimde biraz daha varlığını sürdürdükten sonra ellerimi çözdü ve içimden çıktı.
    Vücudum yorgunlukla yatağa düştüğünde gözlerim kapanıyordu. İlk bir kapı sesi geldi sonra da su sesleri.
      Banyo yaptığını anlamıştım. Uykuya dalmadan önce duyduğum tek ses çelik dış kapının açılıp kapanma sesiydi .
    Yine ve yeniden beni sadece kullanmıştı. Bana yanımda  uyuyacak kadar bile değer vermiyordu ...

*ta daaaa. Yeni ben ile tanışın. Muahhh
*Bu tanıtım bölümüdür sınav haftam biter bitmez hafta da en az 1 bölüm gelecektir . :)

onsra (gay)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin